Aşık, Milliyet’teki “Devlet dediğin” başlıklı yazısında, Güneydoğu’da olup biteni şöyle yorumladı:
“Devlet, Lice’de karakol inşaatına karşı oturma eylemi yapan PKK yandaşlarına günlerce müdahalede bulunmuyor.
Altıncı günün sonunda atılan taş, maytap, havai fişek ve ses bombaları sonucu 9 askerimiz yaralanıyor. Eylemciler müdahaleyi protesto için Bingöl - Diyarbakır karayolunu trafiğe kapatıyor, araçların kontak anahtarlarını alıp kimlik kontrolü yapmaya başlıyorlar. Kontroller sırasında uzman çavuş olduklarını tespit ettikleri iki askerimizi rehin alıyorlar.
BDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Zübeyde Zümrüt arabuluculuk yapıyor. PKK’lılar adına karakol yapımından vazgeçilmesi sözü istiyor...
Aptullah Öcalan İmralı’dan yolladığı haberde resmen devleti tehdit ediyor:
“Her an çatışma olasılıkları devrededir...”
BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Apo’nun şartlarını açıklıyor:
“Yerel yönetimler özerklik yasası ve Demokratik Sivil Toplum Yasası’nın çıkarılmasını istiyoruz...”
AKP’nin bir Güneydoğu politikası yok... Sadece adım adım Apo’nun taleplerini yerine getiriyor. CHP’nin politikası var mı? O da yok. CHP Güneydoğu politikasını eski bir PKK avukatı olan Sezgin Tanrıkulu’na devretmiş, onur kırıcı gelişmeleri onur meselesi yapmadan izliyor...
Türk halkı “Cenazeler gelmiyor ya...” diye uyutuluyor... Güneydoğu’da “devletin cenazesinin kaldırıldığı” gözlerden böyle kaçırılıyor...”