Dikmen'deki Emniyet Genel Müdürlüğü binalarına 20 Eylül 2014 gecesi düzenlenen saldırıda yaralı ele geçirilen tutuklu sanık Serdar Polat'ın yargılanmasına başlandı.
Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesindeki ilk duruşmaya, terör örgütü DHKP/C üyesi olduğu iddia edilen Polat ile avukatları katıldı.
Duruşmanın başında söz alan Polat, salonda silahlı polis memurlarının bulunduğunu, güvenliğinin cezaevinden itibaren jandarma tarafından sağlandığını belirterek, salondaki polis memurlarının çıkartılmasını istedi. Polat, "Burada bulunmama sebep polislerdir. Bir arkadaşım öldü" dedi.
Mahkeme Başkanı Hasan Şatır, adil yargılamayı engelleyecek bir durumun söz konusu olmadığını, polislerin güvenlik gerekçesiyle salonda bulunduğu söyledi.
Duruşmada, kimlik tespiti ve iddianamenin özetlenmesinin ardından sanıktan savunmasını yapması istendi.
Savunmasının hazır olmadığını belirten Polat, "Avukatımla dosya üzerinde net olarak görüşemedik. Savunma için ek süre talep ediyorum. Cezaevindeki cam bölmeli yerde avukatımla görüşürken gelip geçen bakıyor. Bu onur kırıcı bir şey. Bununla ilgili Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonuna dilekçe yazdım. Bir tanesini de size getirdim. Bir kez de mahkemeniz aracılığıyla ulaştırılmasını istiyorum" diye konuştu.
Sanık avukatları da Polat ile cezaevinde görüşmek için uygun yer tahsis edilmesini isteyerek savunma için süre talep etti.
Verilen aradan sonra Mahkeme, sanık ile avukatlarının görüşmesi için uygun yer temin edilmesi konusunda cezaevine müzekkere yazılmasına, sanığın sunduğu dilekçenin Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonuna gönderilmesine karar verdi.
Sanığın tutukluk halinin devamına da karar veren mahkeme, duruşmayı erteledi.
"Ağırlaştırılmış müebbet hapis" talep edilmişti
Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin'in hazırladığı iddianamede, Polat'ın, TCK'nın, "cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzenin ortadan kaldırılması, bu düzen yerine başka bir düzen getirilmesi veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs edilmesine" ilişkin 309. maddesi uyarınca "ağırlaştırılmış müebbet hapis" cezasına çarptırılması istenmişti.
Polat'ın terör amacıyla "nitelikli adam öldürmeye teşebbüs", "kamu malına zarar vermek", "sayı ve nitelik bakımından vahim silah bulundurmak" gibi bir dizi suçtan da ayrıca mahkumiyeti talep edilen iddianamede, ölen Muharrem Karataş hakkında ise kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği bildirilmişti.