Yalandan haber bülteni
12 Yıl Önce Güncellendi
2014-03-10 12:22:28
Son günlerde gündemi takip etmekte zorlanıyoruz. Sabah çıkan bir ses kaydı, öğlen ortaya atılan bir dinlemenin dökümleriyle eskiyor, sabahki ses kaydını eskiten dinlemeyi ise akşam sızdırılan belgeler gölgede bırakıyor. Eskiden bir gündemi bir haftalık süre zarfında eni konu hazmettiğimiz günlerin rahatlığını düşünüyorum da “Eski günlerin kıymetini bilememişiz.” demekten kendimi alamıyorum. Elimizde telefon, telefonumuzda sosyal medya olduğu halde yine yetişemiyoruz, yine yetişemiyoruz. Başparmaklarımız ekran yenilemek için yapılan yukarıdan aşağı çekme hareketinden bıkıp, usandılar artık.
“Yalandan Haber Bülteni” olarak bu hengame içerisinde sizlere en yalan, en uyduruk, en asparagas haberi ulaştırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Ekip arkadaşlarımız gece gündüz demeden uyuyorlar. Ta ki haberlerin yayınlanacağı Perşembe sabahına kadar. Perşembe sabahından başlayan çalışmalar karınca misali bir gayret ile programın yayınlanacağı saate kadar sürüyor. Ülkenin tartışmasız en pembe yalanlarını sizler için derliyor, sizler için topluyoruz.
Bu hafta da sizler için tam bir hafta yattık, bu sabah büyük bir şevk ile uyandık, program saatine kadar ne çıkarabildiysek işte. Şimdi oturuş şeklinizi uygun hale getiriniz. Çünkü YHB (Yalan Haber Bülteni) başlıyor.
Evet, sayın seyirciler! İstanbul, Eyüp güne esrarengiz bir olay ile uyandı. Sabahın erken saatlerinde elinde bir kavanoz dolusu böcek olan bir adam, Fahri Korutürk Caddesi’nden yukarıya doğru dört arkadaşıyla birlikte yürüyordu. Tam bu sırada esnaftan birkaç kişi adamcağızı tartaklayıp kavanozundaki böcekleri sorgulamaya başladılar. Esnaf birdenbire ikiye bölünmüştü. Bir kısmı amcanın yeni bir dinleme operasyonunun parçası olabileceğini vurgulayarak kendisini güvenlik güçlerine teslim etmek istediklerini ifade ederlerken diğer grup esnaf bir kavanoz böceğin dikkat çekmesinin saçma olduğunu, amcanın daha fazla sıkıştırılmaması gerektiğini söylüyorlardı. Tartışmaların ardından çıkan arbede güvenlik güçlerinin müdahalesiyle kimsenin burnu kanamadan atlatıldı.
(Arkadaşlar bağlantımız hazır mı? Okuyorum o zaman.) Olaya müdahale eden polis, önce esnafı teskin etti sonra gelen şikâyetler doğrultusunda amcayı gözaltına aldı. Gözaltına alınan amca sorgusunun ardından az önce serbest bırakıldı. Şimdi 3G canlı bir bağlantı ile sorgudan yani çıkan, teri anlında amcanın yanına gidelim. Yalandan Haber Merkezi farkıyla bu esrarengiz olayın iç yüzünü hep beraber öğrenelim. Evet, Kenan sendeyiz.
İyi akşamlar sayın seyirciler, olay amca, şimdi yanımda. Sorgudan yeni çıktı, ailesi kapıda bekliyor, lafı uzatmadan sözü hemen ona bırakmak istiyorum “Efendim dinleme operasyonu için bazı esnafların dükkânlarına böcek yerleştirmeye çalıştığınız doğru mu?”
“Ya Allah aşkına nereden çıkartıyorsunuz bunları bilmiyorum. Yok öyle bir şey. Ne işim olur böcekle, dinlemeyle. Sabahtan beri polislere anlata anlata dilimde tüy bitti. Ben bildiğin sade vatandaşım, benim dinleme operasyonu ile uzaktan yakından alakam yok.”
“Peki efendim, sizi, elinizde bir kavanoz böcek ile görenler var, buna ne diyeceksiniz?”
“Bak arkadaşım, dün gece Bursa’dan bindim otobüse. Günübirlik bir tur ile dört emekli arkadaş, hanımlarımız duymadan bir İstanbul kaçamağı yapalım demiştik. Sabah namazını Eyüp Sultan’da kılıp akşama kadar İstanbul’u gençler gibi gezecektik. Fakat rahat neredeee? Değil hanım duymadan gezmek, bütün akrabalar duydu maşallah. Efendim ben deden toruna ipek böcekçisiyim. İpekböceklerimi koza sardırana kadar ellerimle beslerim. Aslında sizlere de göstermek isterdim ama kavanozuma el koydular. Gerekli tetkikatı yaptıktan sonra geri vereceklermiş. Bir görseniz dut yaprağını nasıl yiyorlar. Ben hem hobi olarak hem de üç beş kuruş kazanmak için ipek böcekçiliği yapıyorum. Ama esnaf, polisler, siz haberciler belki de ülkenin yarısı, ipek böceğini duymadıysanız ben ne yapabilirim? Ama gördüğü her böceğin dinleme için kullanılacağı korkusu nasıl bir psikolojidir anlayabiliyorum. Memleketçe öyle günler yaşıyoruz ki halet-i ruhiye diye bir şey bırakmadılar adamda. Neyse lafı fazla uzattım. İşte, olayın aslı budur.”
Evet Hande, amca bütün şeffaflığı ile haberimizin iç yüzünü anlattı. Onu daha fazla yormayalım. Zaten teyzemiz kapıda bekliyor. Kameraman arkadaş o tarafa dönerse salladığı bastonundan amcaya neler yapabileceğini anlayabiliriz pekâlâ. Söz tekrar merkezde.
Evet, sayın seyirciler şimdilik bizden bu kadar. Bir başka Perşembe, bambaşka yalandan haberlerle buluşmak üzere. Yüzünüzden gülücük, kulağınızdan pembe yalan eksik olmasın. Esen kalın.
Erhan Genc
SON VİDEO HABER
Haber Ara