Dolar

34,8956

Euro

36,6577

Altın

3.010,32

Bist

10.058,63

Paralel yapının şizofren dediği polisin test sonuçları geldi!

Paralel yapının fişlemelerini belgeleyen polis memuru Fatih Kutbay akıl sağlığının tespiti için 5'inci defa hastaneye yatırıldı. Testlerde zekâ düzeyi 120 çıkan Kutbay daha önce 4 kez sağlam raporu almıştı...

12 Yıl Önce Güncellendi

2014-02-08 03:09:19

Paralel yapının şizofren dediği polisin test sonuçları geldi!

Paralel yapı Türkiye'de 1 milyon fişleme yaptı iddialarının sahibi eski polis Fatih Kutbay, daha önce 4 kez "ruh sağlığı yerinde" raporu almasına rağmen, Kutbay Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları hastanesine sevk edildi. Erzurum TMK savcılığının talimatı ile Ankara'daki evinden alınıp teste sokulan Kutbay'ın IQ'su ortalamanın üzerinde kabul edilen 120 çıktı. Erzincan'da Emniyet'in bilgisayarından "Paralel Yapının" hazırladığı fişleme belgelerini kopyalayarak suç duyurusunda bulunduktan sonra hayatı kararan eski polis Fatih Kutbay, SABAH'a konuştuktan sonra apar topar Ankara Terör Ekibi tarafından evinden alındı. Polis eşliğinde Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne sevki gerçekleştirildi.

5 GÜNDÜR HASTANEDE
Daha önce 4 kez "sağlam" raporu almasına rağmen yine hastaneye yatırılan ve 5 gündür hastanede bulunan Kutbay yine SABAH gazetesine konuştu. Akıllı olduğunu herkesin bildiğini belirten Kutbay "5 gündür hastanedeyim. Dün IQ testi yaptılar benimkisi 120 çıktı. Eğer akıl sağlığımın yerinde olmadığı raporla gösterirlerse, söylediğim hiçbir şey kabul görmeyecek. Buradan çıktığım anda bildiğim her şeyi savcıya anlatacağım. Kaybedeceğim hiçbir şey kalmadı. Bu uğurda ne gerekiyorsa yapacağım" dedi. Aynı hastane Kutbay'a 6 Ocak 2011 tarihinde Atipik Affektif Bozukluk' (Kendisine veya aile bireylerinden her hangi birisine her an kötü bir şey olacağı korkusu, ölüm korkusu yaşamak) tanısı koymuştu. Kutbay ise 4 farklı hastaneden "sağlam" raporu almıştı. "Oğlumu derin yapılanmanın içinden kurtarın" diyen baba Bekir Kutbay da şunları söyledi: "Yaşadıklarımız cemaatin bir aileyi yok etme çabasıdır. Oğlum fişlemeleri şikâyet etti diye Ergenekon örgütüne sokmak istediler. Ardından defalarca akıl sağlığı yerinde değil diyerek rapor almaya çalıştılar. 4 raporun ardından 'kati' rapor diye yeniden hastaneye yatırdılar. Paralel yapının gazeteleri oğlum için şizofren diye yazdı. Oğluma 'deli' raporu verseler gider başka bir hastane 'sağlam' raporunu yine alırım. Ona deli damgasını vurmalarına izin vermeyeceğim." Cemaate 3 yıl hizmet ettiğini de belirten baba Kutbay sözlerini şöyle sürdürdü: "Yaşadıklarımızı kitap haline getirdim. Çok kişiyi rahatsız edecek. Hizmet'te 3 yıl göre yaptım. Görevim gazetede çıkan haberlere karşı propaganda yürütmek ve cemaat toplantılarından sonra gençlere kancayı takmaktı. Kısa süre sonra gerçek yüzlerini gördüm ve ayrıldım. Oğlum ileriye dönük olarak anlatacakları, yapılan ayrıntılı fişlemelerin ortaya çıkması ihtimali birilerini korkutuyor."

FİŞLEMELER NİYE ÖNEMLİ?
Balyoz davasında yeniden yargılama talebini reddeden heyette yer alan kadın hâkim Nalan Can'ın, "paralel yapı"nın fişleme skandalına takipsizlik kararı veren savcı Hasan Can'ın eşi olduğu ortaya çıkmıştı. Savcı Hasan Can, dönemin başsavcısı İlhan Cihaner'in Fethullah Gülen ile ilgili başlattığı soruşturmayı da kapatıp Erzurum'a göndermişti. Erzincan'daki fişleme kayıtları gerçeği ortaya çıkaracakken soruşturmaya takipsizlik verildi. Ve takipsizlik kararının Ergenekon, Poyrazköy gibi davalarda bilgisayarlardan çıktığı ileri sürülen fişleme kayıtlarının gerçekliğinin çürütülmesine engel olduğu yorumlandı. Erzincan'da somut ve gerçek fişleme yapıldığını söyleyen Avukat Celal Ülgen, "Paralel yapı hem fişleme yapıyor hem de fişlemeyi kendilerine karşı gördükleri kişiler yapmış gibi onları suçlamak için kullanıyordu" dedi.

Haber Ara