İDSB: İnsanların gözü önünde insanlık ölüyor
Suriye'de inanılmaz şartlar altında hayata tutunmaya çalışan insanların gıdadan barınmaya, giyimden ilaca her şeye ihtiyacı olduğu, çocukların açlık ve soğuktan hayatını kaybettiği ortaya çıktı.
12 Yıl Önce Güncellendi
2014-02-04 16:16:17
İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği (İDSB) Genel Sekreteri ve İnsani Yardım Platformu Koordinatörü Ali Kurt, Suriye'de inanılmaz şartlar altında hayata tutunmaya çalışan insanların gıdadan barınmaya, giyimden ilaca her şeye ihtiyacı olduğunu belirterek, "Açlıktan ve soğuktan çocuklar, bakımsızlıktan yaşlılar, yaralılar, anneler, babalar ölüyor. Aslında duyarsız insanların gözü önünde insanlık ölüyor" dedi.
Suriye'de, başta çocuklar olmak üzere kadın, yaşlı ve hastaların hayata tutunabilmeleri için İDSB koordinasyonu, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Anadolu Ajansı'nın da aralarında bulunduğu çok sayıda kurum, sivil toplum kuruluşu ve sendikanın desteğiyle 22 Ocak'ta başlatılan "Sana İhtiyacım Var" kampanyası, 53 ülkede faaliyet gösteren ve sayıları 250'yi bulan sivil toplum kuruluşunun aracılığıyla uluslararası boyuta taşındı.
Anadolu Ajansı'nın medya desteği verdiği kampanyanın uluslararası ayağının tanıtımı için Bahariye Mevlevihanesi'nde basın toplantısı düzenlendi.
İDSB Genel Sekreteri ve İnsani Yardım Platformu Koordinatörü Kurt, toplantıda yaptığı konuşmada, Suriye'de 3 yıldır devam eden iç savaşta hayatını kaybeden insanların sayısının 150 bini bulduğunu söyledi.
Suriye'nin toplam nüfusunun yarısının evlerini terk etmek zorunda kaldığını, 3,5 milyon insanın sığınmacı durumuna düştüğünü aktaran Kurt, sözlerine şöyle devam etti:
"İnanılmaz şartlar altında hayata tutunmaya çalışan bu insanların gıdadan barınmaya, giyimden ilaca her şeye ihtiyacı var. Açlıktan ve soğuktan çocuklar, bakımsızlıktan yaşlılar, yaralılar, anneler, babalar ölüyor. Aslında duyarsız insanların gözü önünde insanlık ölüyor. Suriyeli kardeşlerimiz çaresizlik içinde kahroluyor. Bir bombardımanda bütün mal varlığını kaybeden varlıklı insanlar dahi ekmek kuyruğunda karnını doyurmaya çalışıyor."
Uluslararası toplumun maalesef bu dramı sadece seyrettiğini vurgulayan Kurt, "Cenevre 2 görüşmeleri de tahmin edildiği gibi sonuçsuz kaldı. Bu zulmün ne vakte kadar devam edeceği noktasında kimse net bir bilgiye sahip değil" diye konuştu.
Kurt, BM, AGİT, İTT, Arap Ligi gibi uluslararası kuruluşların beylik açıklamalar dışında hiçbir şey yapmadığını ifade ederek, şunları kaydetti:
"Bırakınız savaşı durdurmayı insani yardım konusunda bile zevahiri kurtarmak dışında kayda değer bir faaliyet görünmüyor. Tahammül edilmez işkenceler altında can veren insanların fotoğrafları da diplomatik çevreleri harekete geçirmeye yetmedi. Üç yıldır güvenlik koridoru ve uçuşa yasak bölge çağrılarına kendi şahsi çıkarları istikametinde kulak asmayan çarpık düzen, olanca vurdumduymazlığıyla üç maymunları oynuyor."
Varil bombalarıyla çoluk çocuk, sivil ayrımı yapılmaksızın gerçekleştirilen katliamlara tüm dünyanın sessiz kaldığını dile getiren Kurt, "Kimyasal silah kullanılmamasını adalet anlayışları ve savaş hukuku için yeterli görüyorlar. İnsanlık onurunun bu kadar acımasızca çiğnendiği dönemler insanlık tarihinde çok nadirdir. 21. yüzyılda gerçekleşen bu ölçüsüz olaylar karşısında asıl açmazın algı sorunu değil, olsa olsa insanlık sorunu olduğu kanaatini taşıyoruz" şeklinde konuştu.
Suriye'de problemler başladığından bu yana mağdurun ve mazlumun yanında yer aldıklarını ifade eden Kurt, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Açlıktan, soğuktan, ne zaman geleceği belli olmayan bombardımandan, insanlıktan nasipsiz işkencelerden insanların acımasızca katledildiği bir ortamda kimin ne ölçüde haklı olduğunun ne önemi var? İki kişinin, zalimin ve mazlumun etnik yapısı, dini, düşüncesi sorulmaz. İnsanlar zulüm ve işkence altında ölürken, namuslar kirli savaşın objesi olmuşken, masum bebekler hedef gözetmeksizin yapılan bombardıman enkazı altında can verirken, insanlık onuru bu kadar çiğnenirken sessiz kalınamaz."
Bu amaçla, İDSB koordinatörlüğü ve AFAD kamusal desteğiyle oluşturdukları İnsani Yardım Platformu çatısı altında bir araya geldiklerini ve "Sana İhtiyacım Var" kampanyasını başlattıklarını kaydeden Kurt, bu kampanyaya çok sayıda sivil toplum kuruluşunun destek verdiğini söyledi.
Kurt, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bugün bu kampanyayı uluslararası boyuta taşıyoruz. İDSB bildiğiniz gibi 53 ülkeden 250'ye yakın sivil toplum kuruluşunun bir araya geldiği, birlik ve beraberliği hedeflediği çatı kuruluşumuzdur. Üye ülkelerin hemen hepsinden kardeşlerimiz tüm dünyanın kucakladığı bir kampanya ile Suriyeli kardeşlerine el uzatıyorlar. Kendileri yardıma muhtaç olan ülkeler bile Suriye'ye yardım etmek için seferber oluyorlar. 'Sana ihtiyacım var' kampanyasına 'I need you', 'Ahtacu ileyk' başlıklarıyla tüm dünyadan sivil toplum kuruluşları destek veriyor. Bu çağrıyı uluslararası kuruluşların, diplomatik çevrelerin de görmesini ve destek vermesini arzu ediyoruz."
TGTV Başkanı Akbulut
Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı (TGTV) Başkanı Hamza Akbulut da Suriye'de utanç verici bir dramın yaşandığını söyledi.
Akbulut, Türk milletinin Suriye konusunda çok duyarlı olduğunu ve başından beri yardımlarını esirgemediğini belirterek, bu yardımların devam etmesinin çok önemli olduğunu dile getirdi.
Suriye'de insani durumun çok ağırlaştığını vurgulayan Akbulut, "Milyonlarca kişi evinden ayrılmak zorunda kaldı. İç savaş nedeniyle arada kalan ve ulaşılamayan binlerce insan var. Açlık tehdidi altında yaşayan, milyonlarca yardım bekleyen var. Bombalarla, toplu infazlarla, işkencelerle binlerce insan katledilmiştir" diye konuştu.
Akbulut, Suriye'de açlık ve ölümlerin sonunun gelmediğini kaydederek, "Yapacağımız yardımlarla bunu değiştirmeliyiz. Yardıma muhtaç bu insanların yanında olmalıyız. Çok önemli bir imtihanla karşı karşıyayız. Sorumluluğumuzu hatırlamamız lazım. Aynı tarihe, kültüre, inanca sahip kardeşlerimize yardım elimizi her zaman uzatmalıyız. Herkesi de bu yardıma ortak olmaya çağırıyoruz" ifadelerini kullandı.
Haber Ara