Erdoğan: Paralel yapılanmaya izin verilmeyecektir
Operasyondan 8 ay önce MİT tarafından Başbakan'ın uyarıldığını vurgulayan Zaman muhabirine Başbakan'ın yanıtı sert oldu.
12 Yıl Önce Güncellendi
2014-02-03 16:00:25
Almanya ziyareti öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Zaman muhabirine fırça üstüne fırça attı.
İŞTE O DİYALOG
17 Aralık’ta başlatılan operasyonla ilgili bir sorum olacak. Operasyondan 8 ay önce MİT tarafından , Reza Zarrab’ın söz konusu bakanlarla ilişkide olduğu MİT’in de sizi uyardığı yönünde bir rapor yansıdı. Böyle bir rapor sunuldu mu?
ERDOĞAN'IN CEVABI
MİT bir defa uyarı yapmaz. Tespit yapar. Bir diğeri de burayla ilgili olarak da bakın MİT’in bu tür raporlarına paralel yapının temsilcisi durumuna düşüyorsunuz.
Bunun üzerine gazeteci söz konusu haberin Taraf gazetesininin yayınladığnı ifade etti.
Bak MİT’in raporunu bilecek kadar ona nüfuz edecek kadar paralel yapı. Müşterek çalışıyorsunuz. Söylemediğinizi söylettiriyorsunuz. Sen değil, patronlarınız. Bu şekilde de bu işlere nüfuz etme yollarına gidiyorsunuz. MİT’in bu tür belgelerine nasıl ele geçiriliyor? MİT sürekli gizlilik kaydıyla çalışır. Bu halde sizlerin, yada oraların eline geçiyor? Burası çok tehlikeli bir gidiş. Bakın bu ülkeyi sevmek değildir.
İsmi geçen zat ile ilgili bana bugüne kadar hiçbir suç duyurusu gelmemiştir. Dolayısıyla patronlarınız da duymuştur herhalde.
İşte Erdoğan'ın konuşmalarından satır başları:
Biraz sonra bildiğiniz gibi sayın Merkel’in davetine icabetle Almanya’ya hareket edeceğiz. Merkel ile bir çalışma yemeğimiz olacak. Bunun ardından yine sosyal demokrat partinin lideri Gabriel ile bir görüşmemiz olacak. Ayrıca Almanya dışişleri Bakanı ile yine bir görüşmemiz olacak. Bunların dışında Almanya’daki vatandaşlarımızla yarın akşam şöyle geniş kapsamlı bir büyük salon toplantısı gerçekleştireceğiz. Bu akşam da yine Hollanda’dan gelecek bir grup değişik siyasi partilere mensup milletvekilleriyle görüşmelerimiz söz konusu.
Tabi Almanya ile köklü bir dostluğumuz tarihimiz var. bir çok alanda yakın işbirliği içindeyiz. Üç milyonu aşkın soydaşımız Almanya’da yaşıyor. Bunların da yaklaşık 1 milyona yakını Alman vatandaşı. Geçtiğimiz yıl iki ülke dışişleri bakanları eş başkanlığında, 2014 yılı Türk Alman bilim yılı ilan edildi. Bu ziyaretim ülkelerimiz arasındaki ikili ilişkilerin, çok yönlü ve kapsamlı ilişkilerin her alanda ileriye götürülmesine yönelik büyük bir önem arz ediyor. Şu anda Almanya federal parlamentosunda 11 Türk bulunuyor. Bu tabi önemli bir gelişme. Kabinede ise ilk kez Türkiye kökenli bir devlet bakanı yer alıyor.
ORTAK PROJELER ÜRETMELERİNE...
Almanya’daki yerleşik Türklerin sahip olduğu firmaların sayısı 80 bine yaklaşmıştır. Yıllık cirosu 40 milyar avrodur. Çalıştırdıkları personel sayısı 400 bine ulaşmıştır. Merkel ile Türk toplumunun sorunları ve beklentileri konusunda görüş alışverişinde bulunmayı düşünüyorum. Ortak projeler üretmelerine, Türk ve alman gençlerinin bilim adamlarıyla sanatçılar arasındaki etkileşimin artmasına önem veriyoruz.
Son yıllardaki bu kriz ortamına rağmen Türkiye ile Almanya arasındaki iktisadi istikrar bozulmamıştır. Ticaret hacmimiz artıyor. İş adamlarımız arasında gün geçtikçe yeni ticari ortaklıklar kuruluyor. Vize muafiyeti meselesini de en kısa zamanda aşmayı arzuluyoruz. Bölgesel ve uluslararası konularda da görüş alışverişinde bulunacağım.
17 ARALIK SORUŞTURMASI
İran ziyaretinizin dönüşünde ekonomide ABC paketinin olabileceğini söylemiştiniz. Bunu biraz netleştirebilir misiniz? Ne zaman göreceğiz bu önlemleri? İçişleri bakanlığının paralel devlet soruşturması başlattığına yönelik haberler var. bu soruşturma hangi kurumlarda, hangi iddialar üzerinde başlatıldı? Bu soruşturmanın, 17 Aralık soruşturmasına gölge düşürebilir mi?
Türkiye İran arasındaki süreçte biliyorsunuz önlemler diye bir şey söz konusu değil. sadece İran’a yönelik yaptırımlar söz konusu. Bunlar içerisinde tabi BM Güvenlik Konseyi mensubu ülkelerin, bazılarının bunu rahatlıkla aştığını görüyoruz. Ama bazı ülkeler için ise bu yaptırımlar engellenebiliyor. Bizim 2012 dış ticaret hacmine baktığınız zaman, 21,5 milyar dolara ulaşmıştı.
BURADA EĞER ANLAŞMAYA VARABİLİRSEK...
Fakat 2013 yüzde 35 gerilemeyle, bu yaptırımlar sebebiyle çok ciddi bir düşüş ve 13,5 milyar dolar gibi bir seviyeye geriledi. Bizim Türk-İran olarak 2015 itibariyle bu rakamı 30 milyar dolara çıkarmaktı. Doğalgaz ve petroldeki yeni fiyat ayarlamaları hususunda, enerji bakanlarımız görüşmelerini yapacaklar. Burada eğer bir anlaşmaya varabilirsek, varmamız halinde bu ticaret hacmi bizim süratle artabilecektir.
Bunun yanında çok farklı bizim onlara verebileceğimiz ürünler var. Bunlarla ilgili vergiler noktasında arkadaşlarımız karşılıklı olarak çalışmalarını yaptılar. Bazı indirimlere gitmek suretiyle, yani kazan kazan esasına dayalı olarak, o zaman bizim ihracatımız da ithalatımız da bu kalemlerin sayısı artacaktır.
ALIŞILMADIK ÖNLEMLER DEMİŞTİNİZ?
Bunlar yanlış anlaşıldı, benden böyle ifadeler olmadı.
Paralel yapılanmaya yönelik soruşturmaya gelince, sadece içişleri bakanlığımızın değil, tüm istihbari çalışanlarımızın, bu yöne çok daha farklı şekilde eğilmek, çünkü devletin içerisindeki böyle bir yapılanma bizim bir beka meselemiz haline gelmiştir. Buna da bizim fırsat vermemiz mümkün değildir. Gereği neyse bunlar da yapılacaktır.
Siyasetin yeniden dizayn edilmesiyle ilgili söylemleriniz var. bugün de Zaman gazetesinde bir anket yayınlandı. Ak Parti’nin oyu yüzde 34,6, cumhurbaşkanı olarak şahsınızın oyu yüzde 16. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün göreve davet edilmesiyle ilgili söylemleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
SEN İNANIYOR MUSUN BUNA?
Bunu değerlendirmeme gerek yok da, sen inanıyor musun buna? Senin mensubu olduğun gazete başka bir anket yayınlamıştı. Seninkine mi inanalım, buna mı inanalım?
Ben de diyorum ki senin mensubu olduğun gazete de bir anket yayınladı. İşte bu anketin adı paralel yapı firmasının anketidir. Tamam? Bunlar duymaz uydururlar, dert başka. Bunlar kendilerine göre bu ülkede bir irade oluşturabileceklerini zannediyorlar. Bunu oluşturamayacaklar.
Geçen hafta sayın Erdoğan Bayraktar ile görüştüğünüz, onu ikna ettiğiniz konusunda bilgiler var. öyle bir görüşme gerçekleşti mi?
Görüşme yaptım. Ama benim ikna etme gibi gayretim söz konusu değil. çünkü Erdoğan bey ikna edilecek bir kardeşimiz değil ki. benimle 20-25 yıllık geçmişi olan bir arkadaşımız. Bu geçmişte, nereden nereye birlikte nasıl yürüdüğümüz belli. Oradaki kullanmış olduğu yanlış ifadeyi düzeltmek onun görevidir. Onun için de ikna gayreti içine girmem gerekmez. Onun buradan pişman olması lazım.
Dolmabahçe’de demokratikleşme paketi konusunda toplantı vardı. İçeriğine ilişkin değerlendirme alabilir miyiz sizden?
Dün demokratikleşme paketiyle ilgili yaptığımız çalışmayı ele aldık. Daha önce idari boyutuyla çözüldü halledildi. Ama yasal sürece yönelik bunu da parlamentoya gönderdik. Bunun yanında bizim üç paketimiz daha var. biri adalet bakanlığı, bir diğeri içişleriyle alakalı bir diğeri de şeffaflaşmayla alakalı. Biliyorsunuz özel yetkili mahkemeleri süratle kaldırma çalışması içerisindeyiz. İki TMK ile alakalı olarak orada bir düzenlemeye gidiyoruz. Bunları ceza kanunu içerisinde alacağız. Burada en önemli olan, tutukluluk süresi daha önce 10 yıldan 7,5 yıla indirilmişti. Biz dün yaptığımız çalışmayla bunu 5 yıla indirme kararı verdik. Meclis’ten de bunun çıkmasıyla, öyle zannediyorum ki yüzlerce binlerce insan bundan istifade edecek.
Önemli olan bir adımda şu. Adli kolluk meselesi. Adli kollukta artık herhangi bir savcı, istediği gibi, ki yaptıkları zaten kanunsuzdu. Ben, sen sen sen bazı polisleri toplayıp, hadi git şurayı bas, şunları topla gel. Böyle bir şey olamaz. Hiçbir üstün, aslından haberi yok. Ne emniyet müdürünün, ne valinin haberi var. kalkıp bu tür adımların atılması ortadan kaldırılıyor. Bu geçiş sürecinde, bir defa valinin bu iş emir komutasında olacak veya emniyet müdürünün emir komutasında olacak. Valinin emniyet müdürünün haberi olmadan asla adli kolluk emri verilemez.
Kaldı ki dünyanın bir çok yerinde zaten adli kolluk müessesi de yok. Oluşturulur, şimdi biz AB’nin de böyle bir talebi sebebiyle, dedik ki biz adli kolluk gerekirse kurumu oluştururuz.
Başbakanlık teftiş kurulunun raporuyla ilgili ayrıntılar yer aldı. Şöyle söyleniyor, başbakanlık korumalarından alt kademelerde bir yöneticinin sızdırdığıyla ilgili…
Sevgili kardeşim sen ayrıntıları öğrenmişsin. Ben bu ayrıntıları bilmiyor. Beni de bir bilgilendirirsen çok daha mutlu olurum. Başbakanlık teftiş kurulu çok gizlilik kaydıyla, ankara başsavcılığına bunu gönderiyor. E şimdi bundan sizin haberiniz oluyor. İşte paralel devlet bu, paralel yapılanma bu. Paralel devlet yok diyenler başını iki elinin arasına alsın da bir düşünsün. Çok gizlilik kaydıyla başbakanlık teftiş kurulu ankara başsavcılığına aylardır en ufak bir şey çıkmıyor, bu şimdi ortaya çıkıyor. Benim haberim yok, senin haberin var. Hadi sen açıkla.
17 Aralık’ta başlatılan operasyonla ilgili bir sorum olacak. Operasyondan 8 ay önce MİT tarafından , Reza Zarrab’ın söz konusu bakanlarla ilişkide olduğu MİT’in de sizi uyardığı yönünde bir rapor yansıdı. Böyle bir rapor sunuldu mu? MİT bir defa uyarı yapmaz. Tespit yapar. Bir diğeri de burayla ilgili olarak da bakın MİT’in bu tür raporlarına paralel yapının temsilcisi durumuna düşüyorsunuz.
SON VİDEO HABER
Haber Ara