Küresel ısınma için ilginç 'fare' yorumu

Sabah'tan Ali Değermenci, İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu ile küresel ısınma ve ortaya çıkacak sorunlara karşı önlemleri konuştu.

"KÜRESEL ISINMA FARELERİN SAYISINI ARTIRACAK"

"SU BÜTÇESİ YAPILMALI"

Türkiye kuraklıkla karşı karşıya mıdır?

Dünyanın birçok yerinde yağışlar artarken bir başka yerinde de kuraklıklar yaşanmaktadır. Aşırı sıcaktan dolayı yangın, aşırı yağmurdan dolayı seller oluşmaktadır.

Türkiye aslında yarı kurak bir iklime sahiptir. Kışın kuzeyden gelen hava sistemleri ile yağış alıyor. Yazın da güneydeki sıcak havanın etkisinde kalıyor. Aslında kurak sayılabilecek bir ülkeyiz. Gecen yıl Ege, Batı Akdeniz Güney Doğu hariç tüm Türkiye'de kuraklık oldu. Metoorolojik olarak yağışlar eksik
oldu.

"ÖNÜMÜZDEKİ AYLARDA YAĞMURLAR GELİYOR"

Şubat'tan sonra Türkiye'de nasıl bir iklim olacak?

Şubat ile birlikte İlkbahara mevsim normallerinin üzerinde bir yağış bekleniyor. Yağışlar daha çok yağmur şeklinde olacak. İlkbaharda hava sıcaklıklarının da mevsim normallerinin üzerinde olması bekleniyor. Havanın sıcak olması nedeniyle yağışların yağmur olarak yağacağını düşünüyoruz.

Yağışlar gecen 4 aylık süredeki yağışları karşılayacak mı?

Bu hafta sonu itibarı ile İstanbul ve çevresinde çok kuvvetli yağışlar bekliyoruz. Kuraklık hemen hemen hafifleyecek. Hatta birçok yerde kuraklık hissedilmeyecek. Problem yağmur eksikliği değil, kar eksikliği olacak. Önümüzdeki yıl biz kardan dolayı problem yaşayacağız. Kar eksikliği ırmak ve derelerdeki akışın eksilmesine, yeraltı sularının azalmasına neden olacak.

"FARELER ARTACAK"

Bir de kar ve soğuk olmamasından dolayı tarla fareleri ve haşerelerde artış olaçak. İlkbahar ve yaz aylarında fare ve benzeri haşerelerle mücadele etmek zorunda kalınabilecek.

Kışlar çok soğuk olmayınca ve kar çok yağmayınca toprağın altındaki haşereler daha fazla ayakta kalıyor. Daha erken toprağın üstüne çıkıp daha çok yumurta ve yavru yapınca çoğalmalarına neden olacak. Bunlarla mutlaka mücadele yapılması gerekiyor.

"KİŞİ BAŞINA DÜŞEN SU MİKTARI AZALACAK"

Önümüzdeki yıllarda iklim nasıl olması bekleniyor?

Meteorolojide dönemsel bir değişim olmaz. Bazen peş peşe kuraklık olabileceği gibi peş peşe aşırı yağışlı da olabilir. Türkiye sanayileştikçe nüfusu arttıkça suya olan talep artıyor. İlkim değişikliğinden dolayı su azalırken, nüfus göç hareketlerinden dolayı suya olan talep artacak. Talep artışından dolayı su kıtlığı da meydana gelebilir. Önümüzdeki yıllarda Türkiye'de kişi başına düşen su miktarı daha da azalacak.

Bugün dünya küresel ısınma tehdidi ile karşı karşıya mıdır?

Dünya 1850 yılından itibaren yani sanayileşme ile birlikte küresel ısınma ile karşı karşıyadır. Bugünlük bir durum değildir. Dışarıya salınan karbondioksit miktarı son 200 yılda iki katına kadar çıkmıştır. Dünyada sera gazı etkisi arttı ve iklim değişikliği oluştu.

Önümüzdeki 10 yılda neler beklemeliyiz?

Önümüzdeki dönemde orman yangınlarında artışlar olacaktır. Yeraltı sularında tuzlanmalar olabilir. Kuraklık yüzünden büyük kentlere göçler artabilir.

Büyük kentlere başka yerlerden getirilen sular iller arasında soruna neden olabilir. Kene ve sivrisinekten insanlara gecen hastalıklarda artışlar olabilir. Son dönemde bu tür hastalıklar görülmeye başladı bile.

Bazı bölgelerde ise yağış miktarında artış olacak. Mesela Karadeniz bölgesinde yağışlar artacak. Yağışlar az az uzun sürre değil de bir anda aşırı miktarda olacak. Bundan dolayı da seller meydana gelecek.

İklim değişiklikleri yeni problemler ortaya çıkarmayacak. Mevcut problemleri artıracak.

Tuz gölü tehdit altında mıdır?

Tuz gölüne gelen sularda azalmalar oluyor. Tarım ve benzeri nedenlerle göle gelen sularda azalma olduğundan gölün küçülmesi söz konusu oluyor.
Konya bölgesinde şekerpancarı ekimine teşvik verilmemeli. Çünkü şekerpancarı çok su isteyen bir bitkidir.

"SU BÜTÇESİ YAPILMALI"

Küresel ısınma tehlikesine karşı neler yapılabilir?

Büyük kentler suya göre planlanmalı. Nüfus – su oranına göre yeni yerleşim alanları açılmalı. Kesinlikle Türkiye'de 3-4 tane daha İstanbul gibi cazibe merkezleri oluşturması gerekiyor. Bir yere yığılmaları önlemek lazım.

Artık yerel yönetimler su bütçesi yapmalıdır. Su bütçesini kuraklıkla mücadelede kullanmak gerekecek. Yerel yönetimler suyu yönetmeyi bilmeleri gerekiyor. Türkiye barajlarla suya çok büyük yatırımlar yapıyor. Çok zahmetlerle yapılan bu işlerin iyi kullanılması gerekiyor.

Küresel ısınma için ilginç 'fare' yorumu

İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu ile küresel ısınma için ilginç yorumda bulundu...