Enerjinin yüzde 21 Çoruh havzasından gelecek
Artvin Valisi Kemal Cirit, tüm HES'ler tamamlandığında, barajlar faaliyete girdiğinde Türkiye'nin hidroelektrik santral enerji potansiyelinin yüzde 21'ini Çoruh'un karşılayacağını söyledi.
12 Yıl Önce Güncellendi
2014-01-16 22:36:25
Vali Cirit, DSİ 26. Bölge Müdürlüğü salonunda düzenlenen 1. Çoruh Havza Yönetim Heyeti Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Çoruh Nehri'nin Bayburt'tan başlayan yolculuğunun Erzurum'dan Artvin'e ulaştığını, buradan da komşu ülke Acara Özerk Cumhuriyeti'nin başkenti Batum'dan denize döküldüğünü belirterek, "Çoruh 431 kilometrelik yolculuğunun yüzde 96'sını ülkemizde devam ettirmekte" dedi.
Türkiye'nin hidroelektrik enerji üretme potansiyelinin 71 milyar kilovatsaat olduğunu ifade eden Vali Cirit, şöyle devam etti:
"Sadece Çoruh Havzasındaki üretimimiz ise 16 milyar kilovatsaat. Yani tüm HES'ler tamamlandığında, barajlarımız faaliyete girdiğinde ülkemizin hidroelektrik santral enerji potansiyelinin yüzde 21'ini Çoruh karşılamış olacak. Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) ülkemizin prestij projelerinden biridir. GAP'taki enerji üretimimiz 27 milyar kilovatsaat. Yani toplam hidroelektrik enerji potansiyelimizin yüzde 38'ini GAP projesi kapsamında ürettiğimiz enerjilerden elde edeceğiz. Çoruh ile GAP'taki enerji üretiminin yaklaşık yüzde 60'ı kadar ilave bir enerjiyi, elektrik alanındaki kolektif sisteme dahil etmiş olacağız."
Türkiye'nin enerji üretiminin yüzde 60'ının termik santrallerden, yüzde 35'inin hidroelektrik enerji üretimlerinden, yüzde 4'ünün rüzgar, yüzde birinin de jeotermal ve atık gazlardan elde edildiğini anlatan Vali Cirit, "16 baraj ve 162 nehir tipi HES'in Çoruh Havzasında yapılması planlanmaktadır. Ülkemizde şu an itibarıyla 284 baraj, 486 gölet yapılmış ve işletmeye açılmış durumdadır. 70 barajın yanı sıra 550 göletin de inşaatı devam etmektedir" ifadelerini kullandı.
Vali Cirit, Bakanlığın sadece barajlarla ilgilenmediğini, bu barajlardan kaynaklı olarak Artvin'in tünellerle çevrelendiğini dile getirerek, "Sadece 45 tüneli DSİ Genel Müdürlüğümüz yapmış ve toplam uzunlukları 24 kilometredir. 6 tünel inşaatımız devam etmektedir. Karayolları'mızın 9 kilometrelik tünellerini de buna dahil ettiğimizde 56 tünel şu an fiilen kullanılmaktadır. Bunların da uzunluğu 37 kilometredir. Bunlar ülkemizin başarı hikayesidir. Türkiye 21. yüzyılın en önemli ülkelerinden biri olacak" diye konuştu.
"Maksadımız havzanın rasyonel idare edilmesiyle alakalıdır"
Orman ve Su İşleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sedat Kadıoğlu ise Türkiye'de 25 havza olduğunu kaydederek, bu havzalarla alakalı 25 koordinatör vali belirlendiğini, buna yönelik olarak her hafta bir havzayı ziyaret ettiklerini söyledi.
Bakanlığın geçmişte 25 havzayla ilgili çalışma yaparak havza koruma eylem planı hazırlandığını belirten Kadıoğlu, "Geçen yılın sonunda ülkemizdeki 25 havza ile ilgili koruma eylem planlarımıza ait çalışmalarımız bitti. Tabii sonuçlarını henüz biz de tamamlamış değiliz. Bu çalışmaları aldıktan sonra inşallah sizlere dağıtacağız. Ardından her havza ile alakalı fotoğrafı daha net şekilde hep beraber göreceğiz. Tabii bizim maksadımız havzanın sadece kirlilik boyutunu değil, havzanın ve suların tek elden daha rasyonel şekilde idare edilmesiyle alakalıdır" dedi.
"Türkiye su zengini değil, su fakiri bir ülke de değil"
Kadıoğlu, Türkiye'nin su zengini ya da su fakiri bir ülke olmadığını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gerek yer altı gerek yüzeysel sularımız aşağı yukarı aynı seviyede kalmaktadır ancak nüfusumuz gittikçe artıyor. Bu durum dünyada da öyledir. Yani dünyadaki su rezervlerine baktığımız zaman çok değişmiyor. Sanayi artıyor, turizm artıyor, kırsaldan kentlere göçler artıyor. İşte bunların sonucunda çeşitli problemler meydana geliyor. İşte bu problemlerin revize edilmesi ve bu problemlere 'dur' dememizin ana maksadı havza planlaması çalışmalarının yapılmasıdır. Bu çalışmalar bundan sonraki süreçte ülkemiz adına çok verimli ve sağlıklı hizmetler getirecektir."
Her belediyenin atık su arıtma tesisi ve çöp depolama alanının yapılmasının fizibil olmadığı, bu çalışmaların bölgesel yapılması gerektiğine işaret eden Kadıoğlu, "Hem Bakanlık hem de işletme açısından çok daha sağlıklı olduğunu düşünüyorum. Bu manada havza koruma planları mutlaka havzada bulunan havza heyetinin oluşmasıyla birlikte yapılacaktır" ifadelerini kullandı.
Kadıoğlu, Türkiye'nin Avrupa Biriliği ile ilgili çeşitli çalışmalar yaptığını da ifade ederek, "Türkiye AB'ye aday bir ülkedir. Başta çevre faslı olmak üzere çeşitli başlıklar açılıyor. Çevre ile alakalı açılan en önemli fasıl hiç şüphesiz su ve su havzaları konusudur. Bu faslın bir de kapanış kriterleri vardır. Su ve su ile alakalı plan ve kıyı politikalarının belirlenmesi konuları vardır. Bu konudaki çalışmaların çok ama çok önemli olduğunu paylaşmak istiyorum" dedi.
Su Yönetimi Genel Müdürlüğü Havza Yönetimi Dairesi Başkanı Nermin Çiçek de Çoruh Havzası ile ilgili slayt sunumu eşliğinde katılımcılara, havzada yapılması planlanan çalışmalar hakkında bilgi verdi.
Toplantıya, Erzurum Vali Yardımcısı Abdurrahman İçyer, Bayburt Vali Yardımcısı Ali Gökay, DSİ 26. Bölge Müdürü Muammer Keleş, Orman Bölge Müdürü Salih Akbaş, Doğa Koruma ve Milli Parklar 12. Bölge Müdürü Mustafa Bulut, Artvin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kurtul Özel, Artvin, Bayburt ve Erzurum'dan ilgili daire amirleri de katıldı.
Kaynak: AA
SON VİDEO HABER
Haber Ara