Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Bahçeli'den 'paralel devlet' sorusu

MHP Lideri Bahçeli, ''Devlet içinde yuvalandığı söylenilen paralel devletle mücadele savsaklanmamalıdır. Başbakan bu örgüte şimdiye kadar ne yapmıştır? Arka arkaya görevden aldığı bürokratlar bu örgütün mensupları mıdır?'' diye sordu.

12 Yıl Önce Güncellendi

2014-01-14 11:20:19

Bahçeli'den 'paralel devlet' sorusu

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu.

MHP Lideri'nin gündeminde HSYK'nın yapısında değişiklik öngören kanun teklifi ile yolsuzluk ve rüşvet soruşturması vardı.

Bahçeli, "Türkiye'nin bugünkü konusu her şeyden önce rüşvet ve yolsuzluk iddialarının aydınlatılması olmalıdır. Ayrıca devlet içinde yuvalandığı söylenen paralel yapı veya örgütle mücadele savsaklanmamalıdır" dedi.

Hükümetin HSYK düzenlemesini de değerlendiren Bahçeli, ''Hükümet, düzenlemeyi gözden geçirmelidir. Israr ettiği takdirde, Sayın Cumhurbaşkanı, kanun değişikliği önüne gelince aynen iade edecek ahlaki tutarlılığı göstermelidir" ifadesini kullandı.

Teklifin Anayasa'ya aykırı olduğunu söyleyen MHP Lideri, hakim ve savcıların yargısız infaza uğradığını öne sürerek, "Tüm devlet organları kendi Anayasal sınırlarına çekilmelidir" dedi.

Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkan satır başları şöyle:

''Hakim ve savcılar hükümetin emrine sokulmak istenmektedir. Hükümet düzenleme konusudaki ısrarınından vazgeçmeli. Sayın Gül Meclis'te grubu bulunan parti genel başkanlarını Çankaya'ya davet ederek bir çıkış yolu aramaya koyulmuştur. Sağduyunun hakim olmasını temenni ediyorum. 12 Eylül referandumundaki çizgimizi koruduğumuzu vurguladık. Hukuka saygı duyulmasını teklif ettik.

Başbakanın İstanbul eski Başsavcı vekilini iki kurye vasıtasıyla tehdit ettiği dahi ortaya çıkmıştır. Başbakan 11 yılda çeteleşmiştir. Mahkeme akrarını adli koluk olarak polisin yerine getirmesini engelleyenlere çete demeyeceğiz de kime diyeceğiz? AKP hükümetinin HSYK ile ilgili kanun teklifi Anayasa'ya aykırıdır. İktidar rotayı şaşırmıştır. Devlet organları kendi Anayasal sınırlarına çekilmeli.

Hükümet, derhal HSYK ile ilgili düzenlemesini gözden geçirmelidir. Israr ettiği takdirde, Sayın Cumhurbaşkanı, kanun değişikliği önüne gelince aynen iade edecek ahlaki tutarlılığı göstermelidir.

Türkiye’nin bugünkü konusu her şeyden önce rüşvet ve yolsuzluk iddialarının aydınlatılması olmalıdır. Ayrıca devlet içinde yuvalandığı söylenen paralel yapı veya örgütle mücadele savsaklanmamalıdır. Başbakan bu örgüte şimdiye kadar ne yapmıştır?

Arka arkaya görevden aldığı bürokratlar bu örgütün mensupları mıdır? 16 Aralık’ta fark edilemeyen bu örgüt veya çete, bir gün sonra yani 17 Aralık’ta nasıl gün yüzüne çıkmıştır? Hükümet çetelerle ittifak yaparak devlet mi yönetmiştir? Dost-modern darbe yapanların ayrıntılı bilgi ve belgesi ne zaman kamuoyuna çıkarılacaktır?

Başbakan’ın elinde kimin nerede görev aldığıyla ilgili önceden hazırlanan bir liste mi vardır? Başbakan kamu görevlilerini fişlemiş ve takibe mi almıştır? Eğer durum böyleyse, 12 Eylül Referandumunda fişlemelerin kaldırıldığını hangi yüzle, hangi ahlakla ve hangi gerekçeyle milletimize söylemiştir?

Bu aldatmaya AKP’ye oy vermiş kardeşlerim müstahak değildir. Yetmez ama evet’çiler bile layık olmayacaktır. Türkiye Cumhuriyeti’ni ayakta tutan sütunlar bir bir çökerse, sosyolojik, siyasal ve ekonomik kırılma hızlanırsa, ortada devletten, ortada vatandan ve ortada milletten eser kalmayacaktır. AKP hükümeti aklını başına almalıdır. Türkiye fırtınaya doğru sürüklenmektedir. Yaşanan kriz yönetilememektedir. Kokuşmuşluk her tarafa sinmiştir.

Devleti çalıştıracak, üzerindeki siyah peçeyi kaldıracak demokratik bir müdahaleye ihtiyaç vardır. Kuvvetler ayrımına bağlı kalarak, devlet organlarının uyum içinde çalışmasını sağlayacak bir inisiyatif gereklidir. Türkiye bu kadar sorun içindeyken iktidar devşirdiği yeni kuşak destekçilerle yeniden yargılama tartışmasına ivme kazandırmıştır. Başbakan’ın uzaktan uzağa sözde darbe davalarına atfen, “haksızlığa uğramış olanlar ve cezaevinde günahsız yatanlar var” var demesi tam bir suçüstü halinin itirafıdır. Anlaşılan Başbakan’ın kafası, rüşvet ve yolsuzluk şokundan sonra yeni çalışmaya başlamıştır. Geçmişte darbe davalarının savcısı olduğunu haykıran Başbakan şimdi bırakınız avukatlığı, mübaşir bile olamayacak bir siyaset çürümüşlüğünün tarafıdır.''

SON VİDEO HABER

Uçakta olay çıkarıp, 'Türkiye'yi satın alırım' diye tehdit etti

Haber Ara