'Paralel değil çürümüş yapı'
Eski MİT Müsteşar Yardımcısı Öneş, ‘paralel devlet' yerine “devlet içinde çürümüş yapılar, devleti çürütmeye müsait yapılar” demeyi tercih ederek mücadele için de parlamentonun devreye sokulması gerektiğini söyledi.
12 Yıl Önce Güncellendi
2014-01-06 10:20:34
Yıllarca devlet içindeki paralel yapılanmalarla mücadele eden MİT eski Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş, paralel yapılanmanın AK Parti döneminde ortaya çıkmadığını belirterek bununla mücadele yöntemlerini Star'a anlattı. Son günlerde çok karmaşık ve gerçekten ciddi gelişmelerle karşı karşıya kalındığını belirten Öneş, Suriyeli Türkmenlere giden MİT bağlantılı TIR olayının "Demokratik, hukuk devletinde kurumsallaşmış yapıda olamayacağını söyledi. Öneş, TIR'a müdahalenin 17 Aralık'tan itibaren meydana gelen gelişmelerle düşünüldüğünde devletin kurumsal yapısında, hukuk sisteminde ciddi şekilde çürüyen noktaların olduğunu gösterdiğini söyledi. Öneş, "Bu ciddi tedbirler alınması gerektiğini gösterir. Emniyet, yargı ve istihbarat kuruluşları arasındaki koordinasyonun olmadığını gösterir. Bunun kasıtlı şekilde yapıldığı gerçekse, bu olayın kabul edilmesi mümkün değildir ve yapılması gereken idari, hukuki tedbirlerin süratle alınmasıdır" dedi.
ORTADAN KALDIRILMALILAR
İcişleri Bakanı ve Başbakan'ın açıklamalarına göre TIR'da Suriyeli Türkmenlere yardım malzemesi olduğunu kaydeden Öneş, şunları kaydetti: "Böylesine bir yardım her zaman olabilir. Şunu da işaret etmek lazım. Suriye'ye yönelik bu tip operasyonlarda kasıtlı olanı ve olmayanı ile Türkiye'den Suriye'deki muhaliflere yönelik silah taşıma durumuyla ilgili yönlendirmeler var. Bu da tabii ki Türkiye'nin dış politikası bakımından, yaratılan algı bakımından önemli. Devlet terbiyesi içinde, demokratik bir Türkiye içinde yetkililerin Türkmenlere yardım açıklamasına itibar etmek lazım.
Eğer gerçekten bu olay paralel devlet denilen yapının operasyonel yaklaşımının devamı ise demokratik bir hukuk devletinde olmaması gereken durumdur. O bakımdan iktidarıyla muhalefetiyle değerlendirmesi gereken bir yapı varsa, ortadan kaldırılması gereken bir konu."
ÇÜRÜMÜŞ YAPIYI ANCAK MECLİS YOK EDER
Öneş, "Tam olarak nedir paralel devlet?" sorusuna şu cevabı verdi: "Ben paralel devlet tabirini kullanmak istemiyorum. Sadece devlet içinde çürümüş ve çürümeye müsait yapıların devleti çürütmeye müsait yapıların oluştuğunu söyleyebiliriz. Böylesine bürokrasi içinde farklı vesayet yapılarının oluşup geliştiğini görmek çok üzücü. Paralel devlet ile tek mücadele yolu, hukukun üstünlüğü yolu. İdari tedbirlerin de sübjektif kararlarla değil, hukukun üstünlüğünün şekillendirdiği, anayasanın dayandığı uluslar arası hukuk çerçevesinde meseleye bakmak, partizanca davranıştan uzaklaşmak lazım. Sadece hukuk gerekiyor. Demokratikleşen Türkiye'de bu gibi durumların devam etmesi mümkün değil. Mücadele için nitelikli demokratikleşme, kurumsallaşma, evrensel değerlerle meseleye bakış, devlet yönetiminde ideolojik yaklaşımların dışına çıkılması, ve ideolojik yaklaşımla seçmene hitaptan uzaklaşılması, demokratik değerlerle meseleye bakış gerek."
EN GENİŞ DEMOKRATİK İTTİFAK
Cevat Öneş, Başbakan Erdoğan'ın paralel devletle mücadelede işinin kolay olmadığını belirterek şöyle dedi: "Bana göre parlamentoyla birlikte demokratik adımları en geniş demokratik ittifakları kurarak yapılabilirse, çok kolay. O bakımdan içinde bulunduğumuz şartlarda parlamentonun devreye sokulması. Muhalefetle oluşacak azami müşterekte birliktelik kurulmalı. Biz yeni anayasayı inşa edememekle ne büyük fırsat kaçırdığımızı daha iyi anlıyoruz. Yeni anayasa yapmak için hala şans var."
MUHALEFETLE BİR ARAYA GELMELİ
Cevat Öneş şöyle konuştu: "Başbakan Erdoğan bu işin uluslararası boyutu da olan bir komplo olduğunu dile getirdi. Bu konuya ilişkin TBMM'de muhalefet partilerinin başkanlarıyla bir toplantı yaparak durumu kendilerine açıklamalı. Paralel devlet denen yapıyla mücadele için hem yeniden yapılması hem de değişmesi gereken yasa maddelerini konuşmalı. Muhalefet de konuyla ilgili olarak evrensel hukukun gereği olan çıkarılması düşünülecek maddelere destek vermek suretiyle mücadelede adım atmalı. Aynı zamanda iddia edilen yolsuzluklara ilişkin de bir TBMM araştırma komisyonu kurulmalı. Her kurum da kendi içindeki çürüklere ilişkin olarak raporlarını hazırlamalı ve TBMM ile paylaşmalı. Parlamentoda yer almanın sorumluluğu bunu gerektirir."
Haber Ara