Karabağ gazisi Zaur Hesenov’un ardından

Karabağ gazisi Zaur Hesenov’un ardından

Kafkasya’nın en zengin, en stratejik ülkesi olan, hatta Dünyanın en zengin ülkeleri Kuveyt ve Katar kadar petrol rezervleri olan Azerbaycan’da Aralığın 25-de milletvekilinin haksızlığına dayanamayıp kendini yakan Karabağ gazisi Zaur Hesenov saat 22.15 hayata veda etti.

Ey H. Zaur; sen kendinle beraber bizimde vatana olan sevgimizi yakıyorsun. Ölümünle aslında ölü gibi yaşayan diri insanlara ders veriyorsun. Tüm bu olanların yanında da iyi yöneticilerden, hukuktan, adaletten, demokrasiden, Müslüman ülke olmaktan bahsediliyor ya da öyle lanse ediliyor. Allah aşkına sizlere soruyorum; bir milyon göçmeni olan bir milletin yöneticileri; Dünyanın en zengin, en kibirli insanları olabilir mi?

Petrol ülkesinde, gaz ülkesinde insanlar geçim sıkıntısı yaşar mı? En büyük davamız Karabağ’dır diyen ülke yöneticileri Karabağ gazisini açlığa, hukuksuzluğa ve adaletsizliğe terk etmek suretiyle onu kendisini yakmaya kadar (mecbur etmek) eder mi ? Petrol ülkesinin yüz binlerce vatandaşı kendisine hiç bir iş ve sigorta hakkı verilmeyen başka ülkelerde kaçak bir şekilde en zor ve meşakkatli işlerde aylık 300 dolara çalışır mı? Topraklarının %20’si işgal altında olan bir ülkenin idarecileri kendi halkının hakkını, hukukunu, gelirini gasp eder mi? Bir Hukuk devletinde Cumhurbaşkanı’nın, Başbakan’ın, Bakanların ve üst düzey bürokratların sadece ölünce mi görevleri sona erer?

Hukuk devletinde polis, istihbarat teşkilatı, Bakan, Milletvekili ve onların birinci dereceden akrabaları Hâkimleri telefonla arayarak emir ve talimat verebilir mi?

Hukuk devletinde bütün görsel medya, sistemin hamiliğini, avukatlığını yapar mı, tek işi ve görevi, sistemi temize çalışmak mı olur?
Sahi demokratik bir ülkede muhalif görüşlere yaşam hakkı tanınmaz mı?

İki tane diploma sahibi olan bir vatandaş işe girmek için 10 bin dolar rüşvet veremediği için taksi şoförlüğü yapar mı?

İnsanoğlunun en değerli varlığı olan sağlıktan sorumlu olmak için, can atan doktor adayları tıp fakültesine para vererek girebilir mi?

Adaleti savunacak olan hâkimler, savcılar daha ilk aşamada hukuksuz bir şekilde sınava girmeden, sınavdan iyi puan alan gariban ve fakir çocukların hakkını gasp ederek üniversitenin hukuk fakültesine kayıt yaptırabilir mi?

Azerbaycan için Müslüman ülke diyorlar burada sizin zihinlerinize ve kalplerinize sesleniyorum, titremesini istediğim benliklerinize soruyorum, Müslüman ülkede Camiler kapatılır mı,Müslüman ülkede başörtüsü yasak olur mu, Adaletli ve Müslüman bir ülkenin en iyi dostu işgal devleti ve bebek katili olan İsrail olabilir mi? Müslüman bir ülkede dini kitapları okumak yasak olur mu?

Ne kadar acı ve düşündürücüdür ki Azerbaycan’da yaşanan haksızlıklar, hukuksuzluklar adaletsizlikler ve insan hakları ihlalleri sözüm ona çağdaş, insan hak ve hürriyetlerine saygılı medeni Dünya’nın gözleri önünde ve bilgisi dâhilinde yaşanıyor.Her zaman ve her yerde olduğu gibi sözde medeni Dünya üç maymunu oynuyor; duymuyor, görmüyor, bilmiyor; çünkü bilmek işlerine gelmiyor. Eğer görürlerse tek kelime dahi ederlerse rantlarına, kirli paralarına ve ticaretlerine zarar gelecek. Ne güzel işte; el ele vermiş mazlum Orta Asya Kafkasya halklarının hakkı olan yer altı ve yer üstü kaynaklarını tüketiyor; Coniler, Andreyler, İvanlar, Netanyahular…

Bazen Kafkasya’nın varoşlarında mazlum ve mağdur insanlar soruyor, biz kaç varil petrol ediyoruz acaba çağdaş ve medeni Dünya’nın gözünde? Ya da kaç metreküp gaz…

Sözlerime son verirken diktatör rejimlere hatırlatmak istiyorum ki bu Dünya Firavun’lara Karunlara kalmadı size mi kalacak? Afrika’nın en büyük diktatörü Kaddafi’ye ne oldu bir bakın Dünya’nın bütün süper güçleri kendi arkasında olan Hüsnü Mübarek şimdi nerede?

O muhteşem sarayların ve Ortadoğu’nun şımarık çocuğu Başar Esad’ı en son bir sığınakta görmüşler uyuyamıyormuş korkudan öldürdüğü hakkını yediği ve zindanlarda çürüttüğü insanlar gitmiyormuş gözlerinin önünden …

Artık bu Dünya eski Dünya değil, artık halk her şeyin farkında. Artık insanlar, Müslümanlar ne istediğinin farkında, kendilerine şerefi ve izzeti verecek siyasetin ne olduğunun farkında. Biliyorum elbette ki istediklerini elde etmek o kadar da kolay olmayacak, biliyorum bu dava bedelsiz olmayacak. Elbette ki tüm değişiklikler için sabır, sebat, metanet ve zamana ihtiyaç vardır. Ama şu asla unutulmamalıdır gece ne kadar uzasa da sabah yakındır.