Gül: Halkın meşru taleplerine kulak tıkayan rejimlerin akıbeti belli
Cumhurbaşkanı Gül, 10 Aralık İnsan Hakları Günü mesajında temel hak ve özgürlüklere dikkat çekti. Özgürlükleri genişleterek geriye gitmiş tek bir toplumun olmadığını belirten Gül, “Halkın özgürlük, haysiyet ve onurlu yaşam gibi meşru taleplerine kulak tıkayan rejimlerin akıbetinin ne olacağı bellidir.” ifadelerini kullandı.
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-12-11 02:37:59
Zaman'ın haberine göre; Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 10 Aralık İnsan Hakları Günü nedeniyle yayınladığı mesajda bugünün, çağdaş insan hakları sözleşmelerinin temelini oluşturan İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabulünün 65. yılının kutlandığına dikkat çekti. Gül, “1948 yılında BM Genel Kurulu’nda İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi kabul edilirken, tüm insanların eşit haklara sahip olmasının, bir yandan bireysel özgürlük, refah ve gelişmenin, diğer yandan küresel barış ve adaletin de güvencesi olduğu ilan edilmiştir.” dedi. İnsan Hakları Beyannamesi’nin, hiç şüphesiz evrensel bir yaklaşımın neticesi olduğunu anlattı. Cumhurbaşkanı, “Yüzyıllara dayanan insanlık medeniyetinin ve ortak aklının en müşahhas tezahürüdür. Dünya barışı ve güvenliğinin teminatıdır. Tarih, evrensel insani değerlere bağlı ülkelerin daha huzurlu, istikrarlı ve müreffeh olduğunu göstermektedir. Bu temel değerlere sahip çıkarak ve özgürlüklerin alanını genişleterek geriye gitmiş tek bir toplum yoktur. Aksi yönde hareket edenlerin acı akıbetleri ise ortadadır. Günümüzde de halklarının özgürlük, haysiyet ve onurlu yaşam gibi meşru taleplerine kulak tıkayan rejimlerin akıbetinin ne olacağı bellidir.” ifadelerini kullandı.
İnsan haklarının evrensel değerlerinin herkese eşit şekilde uygulanmasının dünya barışının temel unsurlarından biri olduğunu ve bu doğrultuda uluslararası işbirliğinin önemini hatırlatmakta yarar gördüğünün altını çizdi. Şunları söyledi: “Türkiye, insanı temel alan bir kültür ve medeniyetten beslenmektedir. ‘İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın’ ilkesini kendine şiar edinen bir devlet geleneğine sahibiz. Esasen, Evrensel Beyannamede ifadesini bulan hak ve özgürlükler, toplumumuzun en temel yapı taşlarıdır. Yüzyıllar boyunca ‘insan’ı temel alarak, farklılıklardan zenginlik, ahenk ve güç çıkartmayı başarabilen bir geleneğin mirasçılarıyız. Günümüzde de toplumumuzun bünyesinde barındırdığı çeşitlilikleri, ülkemizi çok daha güçlü kılacak şekilde karşılıklı saygı ve sevgi çerçevesinde geleceğe taşıma kararlılığımız tamdır. Anayasamızla güvence altına alınan temel hak ve özgürlüklerle ilgili olarak, insan hakları alanında dünyadaki ilerlemelere paralel biçimde hayata geçirilen reformların temelinde yatan anlayış budur. Maksadımız, ilave düzenlemelerle vatandaşlarımızın hak ve özgürlüklerini genişletmek ve en yüksek standartlara taşımaktır.”
Haber Ara