Maden sektörünün gözü Suriyelilerde

Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Arslan Erdinç, sektörlerinde en büyük sıkıntının işçi bulamamak olduğunu, bunun için Suriyeli mültecileri çalıştırmak istediklerini söyledi. Erdinç, Bu konuda başta Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan olmak üzere valilerle görüştüğünü ve Ankara’da haber beklediklerini ifade etti.

Denizli’nin Honaz ilçesine bağlı Kocabaş beldesine, "Ege Maden İhracatçıları Birliği Mesleki Eğitim Merkezi" adıyla yapılacak okulun protokolü ve çek takdim töreni valilikte düzenlendi. Törene Vali Abdülkadir Demir, İl Milli Eğitim Müdürü Sebahattin Akgül, İl Özel İdaresi Genel Sekreter Vekili İsmail Edip Yılmazlı, Honaz Belediye Başkanı Turgut Devecioğlu, Kocabaş Belediye Başkanı Muzaffer Taşgeldi, Birlik Başkanı Erdinç, Denizli Maden ve Mermerciler Derneği Başkanı Mehmet Çelikkol katıldı.

Törende konuşan Arslan Erdinç, traverten ve maden ocaklarının Denizli’de bulunmasının hem üretim hem ihracat yönüyle büyük bir önem kazandırdığını söyledi. Denizli sayesinde Türkiye’de doğaltaş ihracatında büyük bir yer edindiğini belirterek,

“Bunun neticesi de büyük bir talep artışı oldu. Sanayi ve fabrikalar kuruldu. Bunun için birçok eleman ihtiyacı doğdu. Çalışmalara başlandı. Tatbiki olarak fabrikalarda bu arkadaşlarımız öğrendi işleri. Bu işi bilen Afyonkarahisarlılar, Sinoplular Afyon'da ocaklar açtı, fabrikalar kurdu. Denizlililer bu yolda aynı şekilde devam etti. Neticede Denizli’nin en önemli sanayi ve ihracat kollarından birisi oldu.

Bir de Denizli, lokasyon itibarıyla Muğla, Antalya, Bucak, Burdur, Afyonkarahisar gibi mermer bölgelerinin tam ortasında. Bu da çok çok önemli. Biz daha önceki yıllar söz vermiştik, Denizli’de bir eğitim merkezi açılması konusunda. Bu sene finansmanımızı da ayarladık, inşaatın başlaması için 500 bin liralık para veriyoruz.” dedi.

Kurulacak eğitim merkezinde sektörün ihtiyacı olan eleman yetiştirileceğini belirten Erdinç, “Üniversitelerden eleman yetişiyor fakat sektörde çalışmıyor. Teknik okullardan geliyor, yine çalışmıyor. Bu işte yine çalışanlar devam edip çalışıyor. Bu eğitime ilkokul mezunu da üniversite mezunu da katılacak. Eğitimcilerimizin kararı doğrultusunda, bizlere de danışarak mutabakat şeklinde 3 ile 6 aylık kurslar olacak. Burada ocaklarımızın ihtiyacı olan vasıfta, çeşitli işleri yapacak kişiler hem tatbiki hem de teorik olarak yetiştirilecek.” diye konuştu.

Mesleki Eğitim Merkezi’nde verilen kursun sonunda belge alınacağını belirten Erdinç, “Avrupa’ya giriş sürecinde Türkiye’den de birçok diplomalar istendi. Bunları da biz bu çalışan arkadaşlara sağlamış olacağız. İşi sadece çıraklıktan gelerek yapmanın ötesinde tatbikatları mükemmel olacak, bu arada teorik olarak da öğrenmiş olacaklar.” dedi.

‘İŞSİZLİK YOK, İŞ BEĞENMEMEK VAR’

Yıllardır işçi bulamıyoruz diye bar bar bağırdıklarını belirten Erdinç, “Türkiye’de işsizlik yok, iş beğenmemek var. Herhalde sosyal yardımlarda işin ucu biraz kaçtı. İnsanlar, devletten işsizlik parası alıyor. Yeşil karttan faydalanıyor. Birçok hayır kurumu da var, bazıları dağıtacak insan bulamıyor. Bu şekilde olunca insanlar çalışmamayı yeğliyorlar ya da sıcak odalar, bürolar istiyorlar. Biz ilanlar veriyoruz. Defalarca televizyonlarda, gazetelerde beyanatlar verdim ama istedikleri müdürlük, gelip fabrikada çalışmak istemiyorlar. Halbuki fabrikada şarlar değişti. Eskiden 10-15 kiloluk parçalı taşları iki üç kişi sırtlar, kucaklar götürürdü. Şimdi bir aracın vakumlu aletiyle yönlendirilip istenen yere konuyor. Ekonomi Bakanımız Zafer Çağlayan çok haklı gördü bunu, Kabine'ye götürdü. Kabine'de her nedense kabul edilmedi. Kabul edilmeyen şudur:

Kasım ve mart ayları arası bizim yoğun sezonumuz. Misafir işçi getirelim. Fabrikalar bugün yüzde 50’nin altında kapasiteyle çalışıyor. Vasıfsız işçi olmamasından dolayı, çünkü bazı birimleri var fabrikanın, vasıfsız işçi birkaç gün içinde rahatlıkla yetiştirilebilir. Ben meslektaşlarımdan her gün onlarca telefon alıyorum, ‘Başkan çare bul, işçi bul.’ diye. Şu anda mermerciliğin en büyük sorunu, ebatlı mal üretecek fabrikalarda işçi olmayışıdır.” ifadelerini kullandı.

'MADENDE İŞÇİ PROBLEMİNE SON ÇARE SURİYELİLER'

İşçi bulamamaktan dolayı son olarak hükümete Suriyelileri istihdam etmek için başvurduklarını anlatan Erdinç, şunları kaydetti: “İnsanlar mağdur olmuş, savaştan gelmiş, belirli şartlar altında devletimiz tarafından bakılıyorlar ama işin maddi ve psikolojik yönü var. Çalışmayan insan bunalıma girer. Çalışmayan insana parası yeterli olmaz. Sadece karın doyurmakla dilenci durumuna düşer. Bu insanlara iş verelim, ekonomiye katkı sağlayalım. Hem onlar mutlu olsunlar. Maden bugün lokomotif sektördür, 5 milyar dolara ulaştı. 5 milyar doları katlarız. Herkes otomotiv sektörünü büyütüyor, derler ki lokomotif sektördür, aslında katkısı 2,5 milyar dolardır. Neden 25 milyar dolar ihracat yapıyor?
Geri kalan ithalat ihracatı, yüzde 80 ithalat yapan sektörün ülkeye faydası sınırlı ama maden ve mermercilik sektörü yüzde 100 katkı sağlıyor. 5 milyar dolar direkt, 15 milyar dolar dolaylı olarak yan ürünlerle ihracata katkısı var. 35 milyar dolar da ülkeye direkt katkısı var madencilik sektörünün. Türkiye’de en fazla istihdam sağlayan madencilik sektörüdür. Bu konuda devletimizden işçi temini konusunda destek bekliyoruz. Şu an tek çözüm olarak Suriyelileri düşünüyorum.”

Vali Demir ise bu yıl okul için 13 protokol yaptıklarını, bunlarla 11 milyon 550 bin liralık hayırsever katkısı sağlandığını açıkladı. Demir, şunları kaydetti: “Bugün de Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu olarak karar aldılar. Bizim Kocabaş'a yapacağımız Maden İhtisas Organize Sanayi Bölgemiz'in içinde faaliyette bulunacak olan mesleki eğitim merkezi için 500 bin liralık katkı sağladılar. Burada önemli olan, organize sanayi bölgemizin bir an önce faaliyete geçmiş olmasıdır. Şu anda münacatlar tamamlandı, tüzel kişilik oluşmak üzere, yıl sonuna kadar bu tamamlanacak. Zaten orada 20'ye yakın fabrika var, önümüzdeki yıl hemen faaliyete geçmiş olacak.”