Ulusal Kanal'da Gezi şoku
Gezi eylemlerine ilişkin yayınlarda halkı suç işlemeye alenen tahrik ettiği gerekçesiyle Ulusal Kanal Sorumlu Müdürü Naci Eriş hakkında 1 yıldan 13 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-11-13 19:48:43
Dilekçede, 30 Mayıs 2013 tarihinden itibaren devam eden 'Gezi Parkı Olayları' olarak bilinen eylemelerin toplumun huzurunu bozduğu ve asıl amacının hükümeti devirmek olduğunu belirtildi. Ulusal Kanal'da yapılan yayınlarda ise toplanma yeri, eylem saati yazılarak iletişim araçları ile koordine edilip halkı kin ve galeyana teşvik edildiği iddia edildi.
Yapılan şikayet üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma tamamlandı ve iddianame hazırlandı.
İddianamede, 30 Mayıs 2013 ile 23 Haziran 2013 tarihleri arasında Ulusal Kanal isimli televizyon kanalında yayınlanan haber bülteni ve haber programlarında, eylem alanından çatışma ve kargaşa görüntüleri eşliğinde, eylemlerin artması ve yayılması için taraftar toplamaya yönelik kışkırtıcı nitelikte ifadelere başvurulduğu belirtildi. Ayrıca Taksim eylemlerinin farklı illere sıçramasına zemin hazırladığı düşünülen anonslar yapıldığına da yer verildi.
Doğru ve tarafsız haber verme ilkeleri çerçevesinde hareket etmesi gerekirken, Ulusal Kanal yayınlarında olaylar doğrulanmaksızın, abartılı, infiale sevk edici, son derece sert ve şiddet içeren bir anlatım dili kullanıldığı anlatıldı.
Yayınlarda "Devrim yapıyoruz, hükümeti yıkıyoruz, herkes sokağa, isyan ediyoruz, halkı isyana çağırıyoruz, isyan ceza yasasında yasak olsa da o yasağı deliyoruz." şeklinde halkı açıkça sokağa inmeye teşvik eden, kontrolsüz bir kitle hareketinin oluşmasına zemin hazırlayıcı ifadeler kullanıldığı öne sürüldü.
'Bugün sokağa çıkılmayacaksa ne zaman çıkılacak' türünden ifade, alt yazı, yorum ve yorum aktarımlarının sıklıkla ekrana getirilerek şiddet eylemlerinin desteklendiği, özendirildiği, halkın şiddet ve isyana teşvik edildiği, suç işlemeye alenen tahrik edildiği de iddialar arasında yer aldı.
Kemal Beyazıt'ın dilekçesinde, yapılan yayınlarda Başbakana Recep Tayyip Erdoğan ile kızına karşı küçük düşürücü ifadeler kullanıldığı iddiası ile ilgili olarak da iddianamede, hakaretin görevle ilgili olmayıp, şahsi şikayeti gerektirmesi nedeniyle Kemal Beyazıt'ın şikayet hakkının bulunmadığı bilgisi verildi.
Yayınlarda Ulusal Kanal için yardım çağrısı yapıldığı iddiasına ilişkin de RTÜK'ün görevine girdiği belirtildi. İlgili yasa gereği idari para cezasına karar verildiği ve Türk Ceza Kanunu'na göre suç oluşturmadığı anlatılan iddianamede, bu konuyla ilgili herhangi bir işlem yapılmadığı ifade edildi.
Şikayet konuları ile ilgili olarak Ulusal Kanal Sorumlu Müdürü Naci Eriş hakkında 'Halkı suç işlemeye alenen tahrik etmek' suçundan 9 aydan 7,5 yıla kadar hapis cezası istendi. İddianamede, suçun zincirleme olarak birden fazla yapılması artırım gerekçesi olarak gösterilen iddianamede Eriş'e 1 yıldan 13 yıla kadar haps cezası verilmesi talep edildi.
Soruşturma kapsamında Eriş'in alınan ifadesine de iddianamede yer verildi. Olayları canlı olarak ve hiçbir yorum katmadan kamuoyuna ulaştırdıklarını belirten Eriş'in, "Yayınlarımızda emniyet görevlilerinin uyguladığı şiddet ile bu sırada göstericilerin yaşadıkları aktarıldı. Uluslararası camiada dahi bu olaylar demokratik bir tepki olarak kabul gördü. Günlerce kamuoyunu meşgul eden, tüm dünya tarafından yakından izlenen olayların aynen yansıtılması dışında halkı suç işlemeye teşvik ve tahrik niteliğinde, yasalara karşı gelinmesine yönelik hiçbir yayınında bulunmadım. İletişim kanalları kullanılarak olayları koordine etmedim. Kamuoyunu bilgilendirme ve haber verme hakkını kullandım." şeklinde ifade verdiği anlatıldı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara