'HDP dindar Kürtler ve Alevilerle buluşmalı'

İnsan hakları aktivisti Bilgen, ayrıca ekonomik sorunların Türkiye siyasetinde birinci sırada belirleyen olduğuna dikkat çekerek, bu nedenle işsizlik ve gelir dağılımındaki adaletsizlik gibi ekonomik sorunları da dikkate alacak bir politika yürütülmesi gerektiğini söylüyor.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) MYK'sına seçilen insan hakları aktivisti ve yazar Ayhan Bilgen, ANF'nin sorularını yanıtladı.

Bilgen, son 2 yılı geride bırakan HDK'de, düne göre bugün "kendi iç güvenini daha çok oturtmuş ve birlikte çalışma yeteneğini daha çok geliştirmiş bir irade"nin var olduğuna dikkat çekti.

"Reel siyaset, toplumsal bir iştir ve geniş toplumsal kesimlerinin sorunlarının siyasetin ana gündemini oluşturması gerekir" diyen Bilgen, HDK ve HDP'nin önümüzdeki süreçte, toplumun geniş kesimlerinin sorunlarına göre politika yapması gerektiğini söyledi.

Bilgen, “HDK ya da HDP içerisindeki kesimlerin kimlikleri ile ilgili vurgulardan çok, yoksulluk ve yolsuzluk gibi, toplumun farklı kesimlerinin gündeminde olan, özellikle seçmen davranışlarını belirleyen gündemlere yönelmesi gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

'EN RENKLİ YAPI AMA'

HDK ve HDP'nin, bugün açısından Türkiye'nin en renkli, en çeşitli ve en çok farklı kimliği bir arada bulunduran bir siyaset zemini olduğunu kaydeden Bilgen, şöyle konuştu: "Ama bu çeşitliliğin bir zenginlik olması ancak temsil ettiği toplumsal kesimlerin, başka sorunlarını da kendi gündemine almasıyla mümkün olacaktır. İnsanlar, inkar edilen, yok sayılan etnik ve inançsal kimliklerinin siyasette ifade edilmesinden dolayı büyük bir güven duyacaklardır. Bu anlamda belki de ön yargılar, korkular yıkılacaktır. Ancak bu yetmiyor.”

HDP MYK üyesi Ayhan Bilgen, ekonomik sorunların Türkiye siyasetinde birinci sırada belirleyen olduğunu söyledi ve ekledi: "İnkar ve asimilasyon politikalarının hafife alınmasından bahsetmiyorum. Öznenin kendisi, çok kimlikli fotoğrafı ile topluma güven verecektir. Ama bunların varlığı toplumun geniş kesimlerinin siyasal tercihinin buraya yönelmesi için yetmez. Toplumun geniş kesimlerinin hangi sorunlar üzerinden mağduriyet yaşadığını görmek önemli. Yapılan anketlerden, toplumsal sorgulamalardan, saha araştırmalarından, seçmen davranışlarından bildiğimiz kadarıyla, hala Türkiye seçmeninin yüzde 80'e yakın kısmı, sandığa gittiğinde, ekonomik sorunlarla ilgili tercihleri yönünde davranıyor. İşsizlik, gelir dağılımındaki çarpıklık, yaşanan bir ekonomik kriz varsa, bunun etkisini hissederek pozisyon alıyor.”

“Bu söylediklerim bugünkü duruma ya da geçmişe yönelik bir eleştiri değil. Bunlar olması gerekenlerdi” diyen Ayhan Bilgen, “Seçim atmosferinde Türkiye'de dikkate alınmaya değer bir siyasal özne olma iddiasındaysak, BDP'nin üzerinde bir potansiyele hitap etmesi gerekir. Bu da doğal olarak toplumun geniş kesimlerinin, özellikle ekonomi ile ilgili kaygılarını kapsayabilecek bir pozisyon almayı gerektirir”dedi.

Bilgen, HDP ve HDK'nin önümüzdeki dönemde dindar kimliği ile AKP'ye oy veren Kürt kitlesi ile CHP içerisindeki Alevi Kürt kitlesi ile buluşması gerektiğini söyledi. AKP'ye oy veren Sünni Kürt kitlenin hayal kırıklığı yaşadığını ve yeni bir siyasal adres arayışı içinde olduğunu söyleyen Bilgen, “CHP içerisindeki Alevi Kürt kitlesinin de CHP'nin muhtemel ulusalcı reflekslerinden kaygılanıp, yeni arayışlar içerisinde olabileceği düşüncesindeyim. Bunlar çok geniş toplumsal kesimler. Diğer sorun alanlarını önemsememek anlamında söylemiyorum ama bunları bir adım daha öne çıkartmayı başarmak gerekir" diye konuştu.

'YENİ KADRO VE PROGRAM'

HDP MYK üyesi Ayhan Bilgen, her iki kesimle buluşmak için öncelikle yeni kadrolara ihtiyaç olduğunu söyledi, "Sonuçta o kesimin kendisini daha rahat ifade edeceği hem yerel örgütlerinde hem belki seçim süreçlerinde daha etkin ifade edebileceği isimlere buraların açılmasını sağlamak lazım. Genişleme ancak böyle mümkündür" dedi.

İkinci olarak ise söylem ve söylemin tutarlı bir programa kavuşturulması gerektiğine dikkat çekti.

BDP'nin dindarlar ile Alevilerin birlikte siyaset yapabileceğini gösterdiğini söyleyen Bilgen, bu başarının Türkiye genelinde gösterilmesi gerektiğine dikkat çekti.

Bilgen, "Bu açıdan sosyalistler, daha demokrat dindar insanlar, daha özgürlükçü yaklaşan toplumsal kesimler kolaylaştırıcı bir işlev göreceklerdir. Türkiye'nin geneline hitap etme konusunda bir ciddi geçiş dönemi inşa edilmesi, ara tanışma kanallarının açılması açısından işlev göreceklerdir" diye konuştu.

HDP MYK üyesi Ayhan Bilgen, sistemin, dindarlara sosyalist devrimciler ile ilgili empoze ettiği düşüncelerin kırılmasının önemli olduğunu söyledi, “Türkiye'de devrimciler, sosyalist hareket insanların kılık kıyafeti ile uğraşmaz. İnsanların din hizmetlerinden faydalanma ihtiyacını kendileri için bir sorun olarak görmezler. Onların sorun olarak gördükleri bunun bir sömürüye dönüşmesidir, inancın sömürüsüne dönüşmesidir. Dindar insanların da bundan rahatsız olmaması gerekir” dedi.

HDK ve HDP'nin bu konuda eski siyaset tarzının dışına çıkmasının önemli olduğunu anlatan Bilgen, "Belli bir tarz, alışkanlık ve terminoloji var. Bu terminolojinin karşı tarafta nasıl bir kaygı ya da ön yargı oluşturduğunun farkında olmayabilir. Bu bir kasıt ya da dışlama değil ama farkında olmadan eski ezberler, eski şablonlar, eski kamplaşmalar üzerine oturan sözler söyleyebilir. Bu konuda herkesin çok dikkatli olması gerekiyor.”

'HDP dindar Kürtler ve Alevilerle buluşmalı'

HDP MYK üyesi Ayhan Bilgen, HDK ve HDP'nin önümüzdeki dönemde AKP'ye oy veren dindar Kürtler ve CHP içerisindeki Alevi Kürtler ile buluşmanın kanallarını yaratması gerektiği görüşünde.