AİHM’den Abdullah Gül cezası
Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün geçmişte Cumhuriyet gazetesine açtığı dava Ankara'nın AİHM'de mahkum edilmesine neden oldu.
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-10-09 02:59:06
Yıl 2007. Türkiye, cumhurbaşkanlığı seçimi kampanyasında. Dönemin Türk Dışişleri Bakanı Abdullah Gül aynı zamanda cumhurbaşkanı adayı. Cumhuriyet gazetesi böyle bir ortamda "The Guardian" gazetesinin Gül ile yaptığı ve 27 Kasım 1995 tarihinde yayımladığı söyleşiden bazı bölümleri 29 Nisan ve 1 Mayıs günleri sürmanşetten okurlarına aktarıyor. Aktarılan bölümlerde Gül’e atfen “Türkiye Cumhuriyeti’nin sonu geldi. Kesinlikle laik sistemi değiştirmek istiyoruz” ifadelerine yer veriliyor.
Abdullah Gül davacı oluyor
Bu ifadelerin kendisine ait olmadığını söyleyen Gül, “itibarının sarsılmak istendiği ve şahsiyet haklarına saldırıldığı” gerekçeleriyle Ankara 25. Asliye Hukuk Mahkemesi önünde Cumhuriyet gazetesinden davacı oluyor ve gazetenin Gül’e atfen yayımlarının ve davaya konu olabilecek haberlerin yayımlanmasının ihtiyati tedbir kararıyla durdurulumasını talep ediyor. Mahkeme talebe ivedi biçimde yanıt verip, davaya temel oluşturan konuyla ilgili haberlerin durdurulması ve önlenmesi yönünde karar alıyor.
Mahkemenin 5 Mayıs 2007 tarihli kararında, “Cumhuriyet gazetesinin 29 Nisan ve 1 Mayıs tarihli davacı Gül’e atfen yayımlarının ve davaya konu olabilecek haberlerin yayımlanmasının tedbiren durdurulması ve önlenmesine” hükmediliyor.
Abdullah Gül bu arada Ankara Mahkemesi'ne sunduğu belgelerde, söyleşi yayımlandıktan sonra The Guardian gazetesiyle temasa geçtiğini ve düzeltme istediğini belirtiyor. İngiliz gazetesi 15 Aralık 1995 tarihinde yayımladığı bir haberde, Gül’ün “Cumhuriyet ve laiklik hakkında görüş belirtmediğini, sadece sosyo-ekonomik çerçevede toplumsal hoşnutsuzluğa atıfta bulunduğunu” belirtiyor.
Gül davayı geri çekiyor
28 Ağustos 2007 tarihinde cumhurbaşkanı seçilen Gül, Cumhuriyet gazetesine karşı açtığı davayı, karar duruşmasının hemen öncesinde, 15 Şubat 2008 tarihinde, geri çektiğini duyuruyor. Konu hakkında o tarihte yaptığı açıklamada, “Bulunduğum anayasal konum gereği davamı geri çekiyorum. Açılan davanın gerekçesi ne olursa olsun ülkemizde özlenen uzlaşı ortamına katkıda bulunacağı düşüncesini taşıyorum…” ifadelerini kullanıyor.
Gül’ün bu kararına rağmen Cumhuriyet gazetesi adına Cumhuriyet Vakfı, gazetenin o dönemki Genel Yayın Müdürü İlhan Selçuk, Yazıişleri Müdürü Güray Tekin Öz ve Yeni Gün Haber Ajansı, haklarındaki ihtiyati tedbir kararını, “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile güvence altına alınmış olan ifade özgürlüğü hakkının ihlali” olduğu gerekçesiyle 2007 yılında AİHM gündemine taşıdılar.
Ankara savunmasını sunmuyor
Davacılar, AİHM’ye sundukları iddianamede, ihtiyati tedbir kararıyla Abdullah Gül'ün “cumhurbaşkanı adayı olarak eleştiri karşısında neredeyse dokunulmaz konuma geldiğini” savundular. Türk hükümeti ise bu ifade özgürlüğü davasında AİHM’ye hiçbir savunma sunmadı. Ankara, Cumhuriyet gazetesinin ifade özgürlüğünün ihlal edilmediğine dair AİHM’ye hiçbir belge iletmedi. Hükümet, davacıların, ihtiyati tedbir kararının Türk Anayasası’nın Basın Özgürlüğü’yle ilgili 28’inci maddesine aykırı olduğu tezine de itiraz etmedi.
AİHM, bugün açıkladığı gerekçeli kararda, Cumhuriyet gazetesi ve diğer yayın organlarına konu hakkında getirilen ihtiyati tedbir kararını “orantısız ve demokratik bir toplumda gereksiz” olarak değerlendirdi. Bu değerlendirmeden yola çıkılarak oybirliğiyle alınan kararda, basına Abdullah Gül hakkında getirilen yayın yasağıyla Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ifade özgürlüğüyle ilgili 10’uncu maddesinin ihlal edildiğine hükmedildi.
Karar gereği Türk hükümeti davacıların her birine 2 bin 500’er euro manevi tazminat ödeyecek. Ankara davacılara toplam 5 bin 100 euro da mahkeme masrafı ödemekle cezalandırıldı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara