'O olimpiyat İstanbul'a gelecek arkadaş!'

Zaman'da yer alan habere göre; Ama olacak... Tıpkı Devlet Bakanı Egemen Bağış’ın ifade ettiği gibi bu defa da “Olimpiyat ruhu çok büyük bir fırsatı kaçırdı. Sınıfta kaldılar. Bir sonraki kararlarında sınıfı geçme şansını onlara tanıyacağız.” Beşinci defa aday olduğumuz ve her defasında türlü bahanelerle döndüğümüz Olimpiyat Oyunları tertipleme hakkı için daha ne yapabilirdik ki. ‘Kıtalar Birleştiren İstanbul’ fikri, artık Olimpik Heyeti cezbetmiyorsa, ‘Denizleri bağlayan şehir’ olur sloganımız. Bizi bu konuda yıldıramayacaklar. Ama sabırla beklemeyi iyi biliriz. Milletimiz, tıpkı Avrupa Birliği örneğinde olduğu gibi ali cengiz oyunlarıyla Olimpiyat rüyasından vazgeçirilemez. Yarım asırdan fazla bir süre kapısında dikildiğimiz AB, kendi enteresan kriterlerini bahane ederek bizi yıldırabildi mi? “Ya hu siz çok beklediniz. İçeri girin de orada yine beklersiniz” diyen birileri çıkar diye ummayalım hiç. Bir daha her nerede tertip ediliyorsa o seçmeler, Devlet Bahçeli’nin tabiriyle Olimpiyatları “paket edip” Türkiye’ye getireceğiz.

Ne var ki, Buenos Aires’te gerçekleşen seçimlerden önce sarf ettiğimiz çabayı kimse inkâr edemez. Oyunlar henüz başlamadan Başbakan Tayyip Erdoğan’ın kırdığı havada kalma rekorundan (yaklaşık 16 saat) anlaşılıyor ki, bu efor gerçekten sümen altı edilmiş. Ne kadar istekli olduğumuz anlaşılabilirdi aslında. Uluslararası Olimpiyat Heyeti, yine bizdeki devasa potansiyeli es geçti. Ama İstanbul’da yapılacak olan 2024 Yaz ve Paralimpik Oyunları’nın rüyasını görür gibiyiz. Türk medyası olarak inanmak başarmanın yarısıdır dedik ve 2024 yılı yaz olimpiyatları haberlerini kaleme aldık. Bundan sonraki oyunlara işte böyle ipotek koyuyoruz. Şimdi Olimpiyat Heyeti düşünsün dursun! Zaytung Haber’e nazire yapacak haberler, Türkiye Olimpiyatları kaybetmez, ancak onlar İstanbul’u kaybeder dedirtecek.

İstanbul Afrikalı Saatçiler Odası Başkanı Youssef Sow, Afrikalı atletleri ağırladı

Yıllardır beklenen dev organizasyon kendini hissettirmeye başladı. 2024 Olimpiyat oyunları için İstanbul’a hareket eden milli takım kafileleri, Olimpiyat köyündeki yerlerini almaya başladı. İlk gelen ekiplerin başında uzun mesafe maratonda madalyaların favorisi olarak gösterilen Kenya Milli Takımı geliyor. Takım her kafile gibi havaalanında coşkulu bir kalabalık tarafından karşılanmadı. Ülkeye kaçak göçmen olarak girdiğini zanneden güvenlik ekipleri, atletleri Kumkapı’daki yabancılar şubesine götürdü. 15 gün yanlışlıkla nezarette kalan takım, çıkacağı müsabakalara son anda yetiştirildi. Olimpiyat Köyü’ne yerleştikten sonra bir nebze sakinleşen sporcular, ardından Afrikalı Saatçiler Odası’nın Aksaray’daki merkez binasında, Başkan Youssef Sow tarafından kabul edildi. Başkan Sow, kendi kıtalarını en iyi şekilde temsil edeceğinden emin olduğunu belirttikten sonra sporculara birer adet saat hediye etti. Saatler için teşekkür eden takım kaptanı Elias N’Diyou, saatlere güvendiğini ve kendi yarışları için bile kullanacağını söyledi.

Japon karatecilerin Eminönü’nde ayakkabıları çalındı

Olimpiyatların en dikkat çekici ekiplerinden Japon takımı, çalışmalarını yoğun bir şekilde sürdürüyor. Özellikle savunma sporlarında iddialı olan takım, antrenmanlara bir gün ara verdi. Arayı fırsat bilen Japon sporcular, ellerindeki kameralarla tarihi yapıların yoğunlukta olduğu Suriçi’ni gezdi. Eminönü balıkçısında kendilerine ikram edilen balık ekmeğe hayran kaldı. Ardından Yeni Cami’yi gezmek üzere içeri giren ekibin ayakkabıları çalındı. Hırsızlık soruşturmasını yürüten ekipler, özel olarak üretilen ayakkabıları Tarlabaşı’ndaki bir depoda buldular. Bağcıkları değiştirilerek satılmak istenen ayakkabılar, sporculara iade edilecek.

Brezilya Milli Takımı, Kasımpaşa’da mahalleli ile maç yaptı

Merakla beklenen Sambacılar, Olimpiyatlar için hazırlıklarını, Kasımpaşa Recep Tayyip Erdoğan Stadyumu’nda sürdürüyor. Sıcağın etkisiyle birbirleriyle su savaşı yapan favori ekibin antrenmanı da gayet neşeli geçiyor. İlk maçlarında San Marino ile karşılaşacakları için rehavete kapılmış gibi görünen futbolcular, bugün de İstanbul’da Boğaz turu yaptı. Gezi sırasında eline tutuşturulan simit parçalarını martılara atan deneyimli kaleci Juliano Gerard de Souza, “Martılara hayran kaldım çünkü onlar ufacık simit kırıntılarını ağızlarıyla yakalıyor.” diyerek, şaşkınlığını ifade etti. Bu arada Kasımpaşalı çocukların davetini kıramayan futbolcular, mahalle arasındaki boş arsada bir dostluk maçı yaptı. Maçı 11-3 mahallenin çocukları kazandı.

Koreli sporcunun attığı cirit, simitçinin tezgâhını devirdi

Deniz kıyısındaki tek olimpiyat stadyumu olma özelliği taşıyan İstanbul Olimpiyat Stadyumu, ilginç bir olaya sahne oldu. Harem’de sahil şeridindeki, stadyuma ısınma antrenmanları yapmak üzere gelen Joe Min Kim, resmi olmasa da büyük bir rekora imza attı. İdmanı izleyen Türk seyirciler ile iddiaya girdiği öğrenilen 34 yaşındaki Koreli ciritçinin attığı cirit, tribünleri aştı. Ancak stat dışındaki simit satıcısının tezgâhına isabet eden cirit, tezgahı devirince simitçiyi isyan ettirdi. Sivaslılar Derneği’nin de karıştığı olaylarda, simitçi antrenman yapılan stadı basmak istedi. Belediye zabıtaları, satıcıyı zor sakinleştirdi.

Amerikalı basketbolcu Metrobüs’te koltuk kavgası yaptı

Amerikan Basketbol Takımı, her turnuvada olduğu gibi bu oyunların da favori ekibi. Altın madalyaya ambargo koyan takımda, kafileye sonradan katılan L.A. Lakers pivotu Jamal Williams, kendisini görüntülemek için sıraya giren medya mensuplarını atlatmak istedi. VIP çıkışı yerine normal kapıyı kullanarak kameraları atlatan dev pivot, metrobüse zor da olsa bindi. Kalabalık arasında kolayca seçilen basketbolcu, hayranlarıyla bir süre fotoğraf çektirdi. Yolculuk sırasında oturanlardan yer isteyen Williams, yer vermek istemeyenlerle sözlü münakaşa yaşadı. Boyunun uzunluğu nedeniyle, tavana kafası çarpan 2.37’lik dev, arka taraftaki koltuklara ancak sığabildi. Sporcu, düğmeye basmasına rağmen durmayan şoföre de sözlü sataşmada bulundu. Kendisine yakışmayan sinirli tavırlarından dolayı yolcuların tepkisini aldı.

Pilav yiyen iki Çinli masa tenisçinin zehirlendiği yalan çıktı

İki Çinli tenisçi dün yedikleri araba pilavından zehirlendi haberi yalan çıktı. Arkadaşlarının methettiği pilavdan yemek üzere kamptan ayrılan Çinli tenisçiler, bilinmeyen bir sebeple yoğun bakıma alındı. Ön tetkiklerde hiçbir sağlık problemi olmayan sporcuların pilavcıyla fiyat konusunda tartıştıkları ve darp edildikleri anlaşıldı. Sporcuların ilk beyanında, “Akşamüzeri Samatya’daki Hamdi’nin yerine gittik. Uzun bir kuyruk vardı. İkişer tabak pilav yedik. Bize iki tabak için 15 TL hesap isteyince tartışma başladı.” dedi. Sözlerine devam eden sporcu, “Bu pirinci biz üretiyoruz, bu kadar pahalı satamazsın dediğim için olay alevlendi.” diyerek tartışmanın nasıl başladığını anlattı.

Finalde karşılaşacağımız tüm güreşçiler dopingli çıktı

Güreş branşımız, zahmetsizce gelen altın madalyayı kutluyor. 65 kiloda güreşçimiz Hasan Taşçı ile karşılaşacak, Macar, Beyaz Rus, Çinli ve Fransız güreşçilerin ardı ardına dopingli çıktığı haberi, Dünya Güreş Federasyonu’nu kuşkulandırırken, bir türlü madalya alamayan Türk Takımı’nı ise teselli etti. Karşılaşacağımız tüm rakiplerimiz doğrudan diskalifiye edildi ve altın madalya alma hakkı Türk sporcumuzun oldu. Yapılacak seremonide ödüllendirilecek sporcumuz buruk bir sevinç yaşıyor. Niçin müsabakaya alınmadıklarına anlam veremeyen sporcular, iki akşam evvel kendilerine ikram edilen Osmanlı şerbeti hariç bilmedikleri hiçbir sıvı veya gıda almadıklarını belirtiyor.

Boşnak hentbol takımı, Yenibosna’yı ziyaret etti

İstanbul’un en kalabalık semtlerinden biri olan Yenibosna, Bosna-Hersek’ten gelen ziyaretçilerini ağırladı. Hentbolcular semtin ismini duyduklarında nasıl bir yer olduğunu çok merak etmişler. Sokakları ve mimari yapısından çok etkilendiklerini ifade eden takım kaptanı Hamid Şekeriç, parkta oturup Yenibosna sakinleriyle bir süre sohbet etti. Semtte, kendini adeta buranın yerlisi gibi hisseden takım, moral depoladı. Takım ertesi gün kendilerini makamına davet eden Mustafa Sarıgül’ü de ziyaret etti. Sporculara üzerinde ‘Çare Sarıgül’ yazılı atkı hediye edildi.

Dere yatağına yapılan tenis kortunu su bastı

Alibeyköy İsmail Yurtseven Tenis Kortu, son yağışlarda sular altında kaldı. Belediye Konut İdaresi tarafından 2016 yılında dere yatağına yapılan tesislerde çalışan Ukrayna Tenis Milli Takımı, mağdur oldu. Ani bastıran yaz yağmuru karşısında tüm malzemelerin suya ve çamura bulandığını ifade eden Teknik Direktör Aleksiy Jordanov, “Bu şekilde turnuvaya devam etmemiz mümkün değil. Sporcularımdan birkaçı ‘4 yıldır beklediğimiz turnuvadan böyle ayrılmamalıydık, bu su baskını bizi spordan soğuttu.’ diyerek üzüntülerini ifade etti. Bu arada olay mahalline gelen Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, yetkililerden bilgi aldı ve sporcuları teselli etti. Tüm zararı kendisinin karşılayacağını beyan etti.