Haziran’ın ağzından anlatılan hikâyenin kurgusu Deniz ve Raffi isimli iki erkeğin Haziran’a olan aşkları etrafında şekilleniyor. Haziran’ın annesi Melek Hanım İzmir’de öğretmenlik yaparken çocukları Haziran ve ondan sekiz yaş küçük olan Nisan dünyaya geliyor. Nisan’ın doğumundan sonra hastalanan Melek Hanım, Haziran henüz 11 yaşındayken hayata veda ediyor. Haziran’ın hayat hikâyesinde annesini kaybetmiş küçük kızın yaşadığı travma belirleyici rol onuyor: Küçük yaşta annesini kaybeden Haziran acısını içine atıp kendini ailesine; 3 yaşındaki kardeşi Nisan ve babası İbrahim’e adıyor. Bundan sonra hayatında belirleyici olacak kararlar alırken tercihlerini ailesinden yana kullanıyor. Başka bir tabirle, duygularından ziyade mantığının sesiyle hareket etmeye başlıyor.
Baba İbrahim Bey’in annesi Şefika Hanım ve kardeşi Şebnem, İstanbul’da Dolapdere’de yaşamaktadırlar. Melek Hanım’ın vefatından sonra Haziran’ın ailesi İstanbul’daki bu eve taşınıyorlar. Dolapdere’deki bu evde birbirine kenetlenen aile, mutlu ve huzurlu günler yaşıyorlar.Okul yıllarını geride bırakan Haziran küçük bir yerel gazetede çalışmaya başlar. Gazete sahibinin ahbabı olan tüccar Raffi Etelyan, gazetenin sürekli okurlarından biridir. Haziran’ın yazılarını beğenir ve tanışmak için yemeğe davet eder. Yazılarının beğenilmesi ve davet edildiği yemek Haziran’ı gururlandırır. Gururlu olduğu kadar heyecanlıdır da. Roman Haziran’ın bu yemek daveti için hazırlık yaptığı sırada başlıyor. Romanda işlenecek olan hikâyenin kahramanları Raffi ve Deniz’de bu yemekte karşımıza çıkıyor.
Raffi, tanıştıkları andan itibaren Haziran’a ilgi duymaya başlar. Raffi’nin ilgisine duygusal olarak kayıtsız kalamayan Haziran, aynı gün tanıştığı Raffi’nin aile dostu olan Deniz’e karşı da yakınlık hissedecektir. Her iki erkek de Haziran’dan hoşlanırlar ancak Raffi ilgisini aşikâr ederken Deniz ketum davranır. Yukarıda da söylediğimiz gibi, duygularından ziyade aklını kılavuz edinen Haziran, hem kendisi için hem de ailesi için Raffi’yle birlikte olmanın en doğru seçim olduğunu düşünür ve bu yönde kararlar alır. Roman boyunca çeşitli tesadüflerle Deniz ve Haziran’ın yolları kesişir. Kader, çiftin bir arada olması için elinden geleni yapar. Yaşadığı hayatının yükünü hafifletmek için Raffi’yle evlenme planları yapan Haziran bu defa da verdiği bu kararın yükü altında ezilmeye başlar. Bir yazarın ne anlattığı kadar nasıl anlattığı da önemlidir. Mirace İrem’in anlatımı külfetsiz ve akıcı. Hikâyeyi bir film seyrediyormuşçasına gözünüzde canlandırabiliyorsunuz. Bu sayede romanı hiç ara vermeden okumak mümkün. Romanda anlatılan hikâye 1975 yılında başlıyor. Bu tarihten sonra yaşanan bazı toplumsal olaylar; kanlı 1 Mayıs ve 1980 askeri darbesi gibi, romanın arka planında karşımıza çıkıyor. Bu gibi detaylar romanın atmosferini gerçekçi kılıyor.
