Dolar

34,8459

Euro

36,6446

Altın

3.023,04

Bist

10.063,80

28 Şubat’ta, 500 yıllık yazma eserler çürümeye terk edilmiş

28 Şubat sürecinde, üniversitelerde yalnızca öğrenci ve akademisyenlere değil, kütüphanelerdeki kıymetli elyazması eserlere bile zarar verildiği ortaya çıktı. İstanbul Üniversitesi'nde dönemin rektörü Kemal Alemda-roğlu'nun emriyle 500 yıllık paha biçilemeyen elyazması kitaplar, rutubetli depolarda çürümeye terk edilmiş.

12 Yıl Önce Güncellendi

2013-09-06 03:10:33

28 Şubat’ta, 500 yıllık yazma eserler çürümeye terk edilmiş

Zaman'ın haberine göre; 28 Şubat sürecinde, başörtülü öğrencilere yönelik ağır uygulamalar ve ikna odalarıyla gündeme gelen İstanbul Üniversitesi’nde zulümden elyazması tarihi kitapların da nasibini aldığı ortaya çıktı. Ergenekon davasında 15 yıl 8 ay hapisle cezalandırılan Kemal Alemdaroğlu’nun rektörlüğü döneminde edebiyat fakültesi kütüphanesinde yer alan 500 yıllık elyazması eserler toplatılıp depolara kaldırılmış. 8 yıl boyunca uygun olmayan şartlarda tutulan kıymetli eserler rutubet ve fareler sebebiyle büyük zarar görmüş.

Depoya kaldırılan eserler arasında Katip Çelebi'nin Cihannüma (Elyazması-Hicri 1145), Firdevsi-i Rumi'nin Süleymannâme (El yazması- Hicri 1061), Şeyh Sadi'nin Bostan (El yazması- Milâdi 1618), İbn-i Ferişte'nin Şerhi Menâr (Milâdi 1671) isimli eserlerinin yanı sıra Müteferrika baskısı Nazmîzâde Murtaza Efendi'nin bir eseri (Milâdi 1729), Konstantin Ipsilanti'nin Fenn-i Muhasara (Miladi 1794) ve yine Müteferrika baskısı Tarih-i Raşit Efendi (Hicri 1153) gibi önemli eserler yer alıyor.

Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Muhammet Nur Doğan, o günleri hâlâ unutamadığını belirtiyor. Üniversite yönetiminin bölüm kitaplıklarını bilinçli olarak tasfiye ettiğini dile getiren Doğan, şahit olduklarını şöyle anlatıyor: “Elinde telsizle subay gibi geldiler. Utanç verici bir şekilde kitapları bir suç aleti gibi topladılar. Kitaplar, zimmet ve sayım yapılmadan depolara atıldı. Sonra o kitapların bir kısmının da sahaflarda satıldığını duyduk.” Sanat tarihçisi Süleyman Faruk Göncüoğlu da, asistanlık döneminde yaşanan bu olaya bizzat şahit olduğunu belirterek, “Tarih ve Sanat Tarihi bölümünün kitaplığını perişan ettiler. O kitaplıklar 100 yılda oluşmuştu.” diye konuşuyor.

Yönetimin emriyle kitapların taşınmasında görev alan Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İshak Keskin, yaşadıklarını, “Kültür hazinemize yapılan bir saygısızlıktı. Kitapları, içim kan ağlayarak taşıdım.” sözleriyle anlatıyor. Dönemin İÜ Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanı Prof. Dr. Meral Alpay şu an 75 yaşında olduğunu, hastalık sebebiyle fazla bir şey hatırlamadığını söylüyor. Üniversite yönetiminin kararı gereği bölüm kütüphanelerini bir araya topladıklarını belirten Alpay, o günkü şartlara göre kitapları en iyi şekilde taşıdıklarını dile getiriyor. Bazı kitapların kaybolduğu iddiasını ise kabul etmiyor.

Haber Ara