Türkiye’nin güvencesi Patriot’lar

Suriye’nin muhtemel füze saldırısına karşı, Türkiye’nin elindeki en büyük koz, NATO’dan gelen ve Gaziantep, Kahramanmaraş, Adana’ya yerleştirilen Patriot bataryaları. Sınıra konuşlandırılan Stinger ve I-Hawk füzelerinin, eski teknolojiye sahip olması ve balistik füzelere karşı yetersizliğinden dolayı Türk hava sahasını korumasının mümkün olmadığı ifade ediliyor.

Zaman'da yer alan habere göre; Suriye’ye düzenlenecek süresi ve kapsamı sınırlı tutulacağı belirtilen müdahalenin çok geç olmadan başlaması bekleniyor. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, muharip güçleriyle katılmasının öngörülmediği operasyona, lojistik destek sağlayacağı kaydediliyor. Askerî kaynaklar, İncirlik Üssü’nün devreye girebileceğine işaret ediyor.

Operasyonda öncelikle Suriye’nin hava savunma sistemleri hedef alınacak. Bu hedefler ABD savaş gemilerinden fırlatılacak ‘cruise’ (seyir) füzeleriyle vurulacak. Ardından nokta hedeflere savaş uçakları tarafından icra edilecek harekâtın düğmesine basılacak. Müttefikleri tehdit edebilecek unsurların başında Suriye’nin elindeki Rus menşeli BUK-M2E hava savunma bataryaları ve modern uçaksavar sistemleri bulunuyor. İç savaş sırasında özellikle ordu hiyerarşisinde büyük zaafa uğrayan Esed’in elindeki en büyük koz ise yine Rus yapımı olan MİG 29 savaş uçakları.

Türkiye ise, kendi uzun menzilli hava savunma sistemine sahip değil. Bu sistemlerin tedariki için açılan 4 milyar dolarlık ihale hâlâ sonuçlanamadı. Bu şartlar altında 7 aydır aktif olan Patriot bataryaları, ülkenin güvenliğinin sağlanmasında kilit rol oynayacak. Esed, Türk topraklarına Scud füzeleriyle saldırma girişiminde bulunursa, istihbarat unsurları devreye girecek. Scud rampalarının ateşlenmeye hazır hale gelmesi en az 15-20 dakika sürüyor. Bu süre zarfında rampalarının elektronik istihbarat ya da özel kuvvetler eliyle yerinin tespit edilerek, savaş uçakları ya da cruise füzeleriyle imha edilmesi mümkün. Askerî kaynaklar, Suriye’nin Türkiye’ye saldırmasını uzak bir ihtimal olarak değerlendiriyor. Böyle bir durumda NATO’nun 5. maddesinin devreye gireceği ve müttefiklerin Suriye’ye karşı topyekûn bir harekâta girişebileceği kaydediliyor.

Türk topraklarını koruyacak olan Patriot sistemleri, Soğuk Savaş döneminde gelişen Sovyet bombardıman uçağı ve seyir füzesi tehdidine karşı ABD’nin ve Avrupa’daki müttefik ülkelerin korunması amacı ile geliştirildi. Yaklaşık 70 km menzile sahip bu füzeler etkin koruma sağlıyor. Füzelerin menzilinin tek başına bir anlam taşımadığını vurgulayan savunma uzmanı Arda Mevlütoğlu, radarlar, savaş uçakları, insansız hava araçları, uçaksavarlar, elektronik istihbarat teknolojileri gibi tüm unsurların birlikte değerlendirilmesi gerektiğinin altını çiziyor. Ankara eğer hava savunma için gerekli tüm bu birleşenleri müttefik ülkelerle koordineli bir şekilde kullanırsa, Patriotların yeterli olacağı değerlendiriliyor.

Öte yandan TSK’nın şu anda elinde, daha önce yurtdışından satın aldığı nükleer-biyolojik-kimyasal koruyucu elbiselerden bulunuyor. Ayrıca Savunma Sanayii Müste-şarlığı’nın açtığı ihale kapsamında üretilecek yeni 142 bin elbisenin de teslimatı başlamış durumda. Söz konusu elbiseler Kara, Deniz, Hava Kuvvetleri ve Jandarma Genel Komutanlığı ile Özel Kuvvetler Komutanlığı’nın ihtiyacı için tedarik ediliyor. ABD Dışişleri Bakanlığı verilerine göre, dünyanın en büyük dördüncü kimyasal silah stoku Suriye’de bulunuyor. Silahların önemli bir bölümünün Halep yakınlarındaki El Safir’de tutulduğu belirtiliyor. Suriye ordusunda halen hardal, sinir ve VX gazı stokları istihbarat raporlarına yansımış durumda.

Türkiye’nin güvencesi Patriot’lar

Suriye’de Beşşar Esed’in kendi halkına karşı yaptığı kimyasal katliamın ardından, ABD’nin liderlik edeceği askerî operasyon için geri sayım başladı. Müdahale senaryoları üzerinde çalışan Türk ordusu da alarmda.