Askerî alanlarda betonlaşma tehlikesi
Milli Savunma Bakanlığı’nın yürüttüğü çalışma ile askeri alanların şehir dışına taşınması ve boşalacak arazilerin imara açılması gündemde. Uygulama hayata geçerse büyük şehirlerde ‘yeşilin son kalesi’ kışlalar da betonlaşma tehlikesi ile karşı karşıya kalacak. Uzmanlar, kışla arazilerinin halkın nefes alabileceği yeşil alanlar olarak kalması gerektiği görüşünde.
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-08-12 02:13:14
Zaman'da yer alan habere göre; İstanbul genelinde çarpık şekilde yükselen binaların arasında, askeri bölge ve mezarlıklar yeşil alan olarak korunmuş durumda. İmar yasağı olduğundan çarpık yapılaşma bu bölgelerde son buluyor. Yerleşimin yoğun olduğu Esenler, Maslak, Kağıthane’de yeşil kalan alanları askeri bölgeler oluşturuyor. İstanbul’da askeri alanların boşaldıktan sonra imara açılması örneği Sarıyer’deki Zekeriyaköy’de karşımıza çıkıyor. 2010 yılında hava füze üssü olarak kullanılan 500 dönümlük yeşil alan boşaldıktan sonra, bölgede iki kattan fazla ev yokken, 5 katlı bloklar kurularak yapılaşmaya açılmış durumda.
Askeri alan içinde kalıp orman siciline kayıtlı yerler de var. Tuzla Piyade Okulu, Maslak’taki 3. Ordu Komutanlığı sınırları içinde yer alan yeşillik alanlar orman siciline kayıtlı. Bu bölgelerin Orman Kanunu’na tabi olduğu için yapılaşmanın söz konusu olmadığını belirten Marmara Belediyeler Birliği Başkanı Recep Bozlağan, “İstanbul’da askeri alan içinde kalan bazı bölgeler ormanlık vasfını yitirmiş bulunuyor. Esenler Belediyesi sınırları içerisinde kalan Metris ve Topkule kışlalarında orman yok. Ancak tescilde Orman Kanunu’na tabi olabilirler. Aynı şekilde İstanbul’daki askeri bölgeler içinde kalan küçük koruluk şeklinde ormanlık araziler de var. Askeriye buralardan kalktığı zaman bu araziler ne olacak? Eğer sicile orman diye girmişse Orman Kanunu’na tabi olacak.” diyor. Bozlağan, ormanlık arazi dışında kalanların ise kentsel dönüşüm kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savunuyor: “Şehrin içinde arsa kaynakları sınırlı. Askeri araziler bu açıdan çok önemli. Kentsel dönüşüm ihtiyacını karşılamak için değerlendirilmesi gerek.”
Nurettin Sözen döneminin İmar Planlama Daire Başkanı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Mehmet Yıldız da her dönemde birçok askeri alanın imara açılarak yapılaşmanın olduğunu söylüyor. Hazine arazilerinin önce belediye tarafından sosyal ve kültürel tesis alanına dönüştürülerek imara açıldığını ifade eden Yıldız, “Daha sonra buralara tapu çıkartılıyor. Belediyeler adına kaydedildikten sonra yeni bir plan şekli geliyor. Çoğu benzin istasyonu, ticaret merkezi ve konut olarak yapılıp satılıyor. Eğer bu alanlarda sosyal donatı olarak kullanılmazsa İstanbul’un geleceği kararır.” diye konuşuyor. Askeri alanların devredilmesinin Bedrettin Dalan’ın belediye başkanlığı döneminde başladığını hatırlatan Yılmaz, şu ifadeleri kullanıyor: “Mesela Maslak’ta 42 kooperatif, 4. Levent’te karayolcular gibi birçok kooperatif belediye aracılığı ile devredildi. Hatta Zeytinburnu’ndaki tank fabrikasının devri için protokol de yapılmıştı.”
İstanbul’daki kışlaların imara açılmasının, gerekli olan yeşil alanlarında elden gideceğini söyleyen TMMOB Mimarlar Odası da kışlaların yeşil kalması uyarısı yapıyor. Kamu mülkündeki alanların o bölgedeki donatı ihtiyacının giderilmesi yönünde kullanılması gerektiğinin altını çizen İstanbul Şehir Plancıları Odası Başkanı Tayfun Kahraman, “Askeri alanları kamulaşmaya açmak demek kentteki bütün damarları tıkamak demektir. Bu alanların yeşil alan olarak kullanılması ve kamu mülkiyetinde kalması sağlanmalı.” çağrısında bulunuyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı Şehir Planlama Müdürlüğü’nün çevre planlaması raporunda ise şu ifade dikkat çekiyor: “Milli Savunma Bakanlığı’nın programı dahilinde askeri alanına çıkarılması halinde, bu alanların öncelikle sosyal ve teknik altyapı (eğitim, sağlık, kültürel tesis, mezarlık, yeşil alan vb.) alanları olarak kullanılması öngörülmüştür.”
SON VİDEO HABER
Haber Ara