İşte Türkiye ve AK Parti'ye oynanan 'kara' oyun

Aralarında siyasetçi, akademisyen ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarının yer aldığı bir grup, "Temiz Seçim Platformu" adı altında "Oyları kimin verdiği değil, kimin saydığı önemlidir." sloganıyla bir oluşuma gitti. Peki, bu platformda hangi isimler var? Platformda başta eski bakanlardan Yaşar Okuyan ve Hikmet Sami Türk olmak üzere, 21'inci Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Başkanı Ümit Özdağ, yazar Nihat Genç ve DP eski Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek gibi isimler var.

Kamuoyundan yakından tanıdığımız bu isimler hangi kaygıyla ya da amaçla 'Temiz Seçim Platformu'nu oluşturdu? Bunlara göre, 2007 yılından bu yana yapılan seçimlerde yanlışlıklar ve hileler var. Yine bunlara göre, seçimlerde kanunsuz işlemler yapılarak halkın aldatıldığını savunuyor. Temiz Seçim Platformu'nun iddiaları bunlarla da sınırlı değil. Buna göre;
-2007'den beri, seçimin dürüstlüğüne ve şeffaflığına ilişkin birçok olumsuzluk yaşandı.

- Kayıtları seçmen kütüğünden bilgisi dışında silinen seçmen sayısı yüz binler düzeyindedir.

- Parmak boyasının kaldırılması mükerrer oya olanak sağlamıştır.

- Suriyeli göçmenlere (iltica edenler de kapsanıyor), seçmen olmayanlara, ölülere, yurtdışından olanlara, üretilen hayali seçmenlere oy kullandırtılacağı endişesi kamuoyunda yaygındır.

- Seçimlere güven azaldı.

- AK Parti özellikle kendisine oy vermeyecekler üzerinde tuhaf oyunlar oynamakta, sahte üye kaydedip itiraz etmeyenleri engellemiş olmakta, habersiz ikametgah değişiklikleriyle kafalar karıştırılmakta, böylece "sanal" kişilerin oradan oraya taşınması sağlanmaktadır.

- Toplam 200 bin sandık vardır. Her sandıkta 10 mükerrer oy kullanılsa 2 milyon oy demektir!

- Ana muhalefet partileri zaman geçince sandığı terk etmekte; ondan sonra, mükerrer oy kullanma, oy sayımı ve bunun çizelgeye aktarımında kim bilir neler olmaktadır!

- Ortaya çıkarılan her hile "münferit bir adli olay" olarak değerlendirmekten vaz geçilmeli, derinine inilmelidir!

Platform adına açıklama yapan Yaşar Okuyan, Türkiye'nin seçimlerde SEÇSİS yazılımı kullandığını anımsattı ve benzer versiyonun kullanıldığı ABD'de hile yapıldığının tespit edildiğine işaret etti. Okuyan, ayrıca Almanya ve Yunanistan'da da bilgisayarlı seçim sisteminin kullanılmasının yasaklandığını kaydetti.

Okuyan ayrıca amaçlarının geçmiş seçimler üzerinden hesaplaşma değil bundan sonraki seçimlerin dürüst olmasını sağlamak olduğunu dile getiriyor.

Temiz Seçim Platformu'nun iddialarının odağında yer alan Yüksek Seçim Kurulu bu iddialara ne diyor?

Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Sadi Güven, daha önce yapmış olduğu açıklamada son günlerdeki iddialara cevap verdi. Güven, seçim sistemiyle ilgili yazılıma dışarıdan müdahaleyle girilebileceği ve bu yolla seçim sonuçlarının değiştirilebileceği şeklindeki iddiaların tamamen yersiz ve gerçek dışı olduğunu söyledi.

Burada kritik olan birkaç soru daha var. YSK nasıl bir yapıya sahip? YSK'daki üye sayısı kaç ve bu üyeler seçilirken hangi kriterler göz önünde bulunduruluyor? Yoksa YSK üyeleri iktidar yanlıları mı?

Yüksek Seçim Kurulu'nda 6'sı yargıtay, 5 ise danıştay olmak üzere yoplam 11 yüksek mahkeme üyesi bulunmaktadır. Türkiye'deki seçmenin yüzde 97-98'ini temsil eden AK Parti, CHP, MHP, BDP ve Saadet Partisi temsilcileri YSK'nın daimi üyesidir. Bu üyeler, kurulun komisyonlarına ve tüm toplantılarına aktif olarak katılıyor ve YSK'da siyasi parti temsilcilerinin katılamadığı, katkı sağlamadığı hiçbir karar alınmıyor. YSK'da temsilcisi olan siyasi partilerin teknik ekiplerine, kurulun elektronik yapısıyla ilgili detaylı sunum yapılıyor, gerekli bilgilendirmeler büyük bir titizlikle aktarılıyor.

Temiz Seçim Platformu'nun iddia ettiği gibi SEÇSİS yazılımı hilelere açık bir sistem mi? Almanya, ABD ve Yunanistan'daki seçimlerde hile yapılan yazılımla Türkiye'deki SEÇSİS arasında ne gibi bir benzerlik var, bunlar benzer sistemler mi?

Haber7'nin YSK'dan aldığı bilgilere göre, Türkiye'deki Seçim sisteminin ABD ve Yunanistan'ın seçim sistemiyle benzerliği olmadığı gibi bilişim sistemimizin de çok daha güvenli olduğu belirtilmiştir. Bu nedenden dolayı, sistemin güvenliğine ilişkin iddiaların gerçekle ilgisi yoktur.

Radikal Gazetesi yazarlarından Tarhan Erdem de dünkü köşe yazısında konuyu ele almış ve Temiz Seçim Platformu'nun iddialarının yersiz olduğunu, bu iddiaların Türkiye'deki seçimlere gölge düşürülmek istendiğini ve iddiaların sadece sözde kaldığını, iddiaları güçlendirecek örneklerin olmayışının da söylenenlerin havada bıraktığının altını çizdi. Dedikoduya dayanan iddialara haklılık kazandıracak birlikteliklere omuz verilmeyeceğini iddia eden Erdem, çok kritik bir soru soruyor:

"İktidarın yanlış değerlendirmeleriyle katılaşmış kutuplaşmadan da yararlanarak, ülkemizde büyük emeklerle kurulmuş seçim nizamı, güvensizlik ortamına dönüştürülmek mi isteniyor acaba? Bu hevesin bir adım bile atamaması için sade yurttaşlar da söylenenlerin karşısında durmalıdır. TSP'yi anlamak olası değil; kuşku duyulan, şeffaf ve dürüst olmayan işlemlere itiraz edildi de tutanağa mı geçirilmedi veya üst kurul da kabul etmedi mi veya itirazlar zorla mı önlendi? " (Yazının tamamını okumak için tıklayın)

Yüksek Seçim Kurulu ve Türkiye'deki seçimlere olan güveninde ufacık bir güvensizliğin olmadığına dikkat çeken Erdem, Temiz Seçim Platformu'na ders niteliğinde sözlerle son vuruşu yaptı:

"YSK ile de halkla da hiçbir sorunum yok! Kanunsuz işlemleri seçim kurulları mı yapıyor yoksa partiler mi? Kanunsuz işlemlere itiraz edilir; yıllar sonra halkı aldatmak için birtakım genel, dayanaksız, kanıtsız iddialar ortaya atılmaz, seçim hukukunun kuralları vardır. Bu kurallar zamanında işletildi de sonuç mu alınmadı? Güven azalmadı, güven yok edilmek isteniyor!"
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Tarhan Erdem'in ortaya attığı bir iddiayı değerlendirerek, "Seçimleri nasıl sıhhatsiz, nasıl güvensiz, nasıl hileli bir seçim olduğunu ortaya koymak için çalışma yapalım ve Türkiye'nin seçimlerini hileli gösterelim diye bir yapı kurulabilir mi? Maalesef şimdi bizde böyle bir yapı, böyle bir platform oluşturan insanlar var. Şimdi oturup çalışıyorlar, seçimlere şaibe karıştırmak için. Allah, Allah. Türkiye yıllardır seçim yapar, seçimlerde biliyorsunuz bütün partiler yarışır. Yani 1980'den sonra yapılan bütün seçimleri hep beraber biliyoruz, seçime giren hiçbir parti 'Seçime hile karıştırıldı da ben bu yüzden bu seçimi kabul etmiyorum' dediğini duymadık. Türkiye'nin en iyi yaptığı, en şeffaf yaptığı, en sağlıklı yaptığı işlerin başında seçimler gelmektedir" ifadelerini kaydetti.

Bozdağ şunları söyledi: "Şu anda sermayeden epey imkanı olan CHP'nin arkasında önünde uğraşıyorlar. Yani bu iş parayla oluyorsa, dağıtsınlar parayı getirsin CHP'yi iktidara. Yani varsa öyle bir şey. Şu anda baya zenginlerle iş tutuyorlar. Bunların tamamı millete saygısızlıktır, millete hakarettir, bu milletin şerefine ve asaletine küfür anlamı taşır. Ama maalesef bunu yapıyorlar. Şimdiye kadar bu yaptıkları para etmeyince şimdi seçimlere hile karıştırıldı, seçimlerde şaibe oldu, seçimlerde böyle oldu, şöyle oldu diye bir platform oluşturmuşlar, bir mühendislik oluşturmuşlar, şimdiden Türkiye'yi karalama kampanyasına başlamış durumdalar."