'Öcalan adadan çıkarılmalı'
DEMOKRATİK Toplum Kongresi Sağlık Meclisi, Şanlıurfa'nın Halfeti İlçesi'ne giderek Abdullah Öcalan'ın kardeşi Mehmet Öcalan'ı ziyaret etti. Kardeşinden Öcalan'ın sağlık durumuna ilişkin bilgi alan Türk Tabipler Birliği (TTB) Diyarbakır Şube Başkanı Kemal Kardaş, 'Abdullah Öcalan'ın mutlaka tam teşekküllü bir hastanede tüm kontrollerinin yapılması lazım. Bu yüzden o adadan çıkarılarak hastaneye getirilmesi gerekiyor. Ayrıca, sağlık koşullarından dolayı Öcalan bir daha o adaya geri götürülmemelidir' dedi.
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-07-15 12:43:22
DTK Sağlık Meclisi üyeleri, 'Burada çat diye kalbim dursa süreç ne olacak?' diyen Abdullah Öcalan'ın, Şanlıurfa'nın Halfeti ilçesine bağlı Ömerli Köyü'nde bulunan kardeşi Mehmet Öcalan'ı evinde ziyaret etti. Heyette bulunan DTK Sağlık Meclisi üyeleri Mehmet Öcalan'la görüşüp, İmralı'da ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasını çeken Abdullah Öcalan'ın sağlık durumu hakkında bilgi aldı. Son ziyaretinde ağabeyi Abdullah Öcalan'ı bitkin, sinirli ve halsiz gördüğünü belirten Mehmet Öcalan şunları anlattı:
"İmralı'da 14 yıldır bulunan ağabeyimle yaptığım son görüşmede gözünün sürekli yaşardığını ve silmek için defalarca eliyle ovaladığını gördüm. Ağzından, burnunda ve boğazında biber sürülmüşçesine yanmalar olduğunu söyledi. Hatta ağzında küçük kabarcıkların bile olduğunu aktardı. 14 yıldır ilk kez onun bu kadar kırgın, sinirli ve halsiz bir vaziyette gördüm. Bağımsız doktor talebini bizzat ağabeyim istedi."
'ADADAN ÇIKARILMALI'
Mehmet Öcalan ile görüşen heyet adına konuşan TTB Diyarbakır Şube Başkanı Kemal Kardaş, 64 yaşında olan Abdullah Öcalan'da bazı hastalıkların görülmesinin olağan bir durum olduğunu söyledi. Öcalan'ın tam teşekküllü bir hastanede kontrollerinin yapılmasının sağlık açısından zorunlu olduğunu savunan Kardaş şöyle dedi:
"64 yaşına girmiş bir kişinin bu yaşlarda ilk önce şeker, tansiyon, prostat, kalp sıkıntıları ortaya çıkabilir. İmralı'da yapılan rutin kontroller yeterli değildir. 14 yıldır rutubetin yüksek olduğu bir adada tutuluyor. Mutlaka tam teşekküllü bir hastanede, tüm kontrollerinin yapılması gerekiyor. Bu yüzden o adadan çıkarılması ve hastaneye getirilmesi lazım. Bağımsız doktor heyeti oraya gitmelidir, ancak orada yapılabilecek fazla bir şey yok. Bu yüzden tam teşekküllü hastane şarttır. Kontrolleri yapılmalı ve bir daha o adaya geri götürülmemelidir."
Kemal Kardaş, hukuki açıdan bakıldığında da 14 yıl cezaevinde kalıp hastane yüzü görmeyen başka bir tutuklu bulunmadığını ileri sürerek, bu durumun ciddi anlamda hak ihlali olduğunu iddia etti.
Haber Ara