13 yaşındaki çocuğa akrepte 1,5 saat dayak

Gezi eylemlerinin en küçük gözaltısı Alperen Aydoğdu yaşadıklarının şokunu üzerinden atmaya çalışıyor. Gözaltına alındığı akrep aracında 1.5 saat dolaştırılan ve şiddet gören Alperen’in annesi Derya Aydoğdu, “Başbakan,‘Polise emri ben verdim’ diyor. Demek ki benim oğluma akrepte işkence edilmesini de o emretmiş. Şikâyetçi olacağım” dedi.

Radikal gazetesinden Mehmet Bilber'in haberine göre, 21 Haziran akşamı Dikmen Caddesi’nde düzenlenen Gezi eylemleri sırasında gözaltına alınan 13 yaşındaki Alperen Aydoğdu’nun akrep aracıyla gözaltına alındı. Ancak saatlerce sokaklarda oğlunu arayan anneye karakoldan, “Bizim elimizde öyle bir çocuk yok” cevabı verildi. Olayı duyan CHP ’li Milletvekili Orhan Düzgün devreye girerek emniyet yetkilileriyle görüşünce Alperen’i gözaltına alan akrepteki polislerle irtibat kurulabildi.

Alperen önce Adli Tıp’a götürülerek ‘darp yok’ raporu verildi. Daha sonra karakola getirildi ve sabah saatlerinde savcılıktan serbest bırakıldı. Araçta sert bir cisimle dövüldüğünü söyleyen Alperen’in başında ve bacaklarında morluklar gören annesi onu Hacettepe Hastanesine götürdü. Burada yapılan muayenede doktorlar darp edildiği yönünde rapor verdi. Yaşananları anlatan Anne Aydoğdu, “Oğlumu akrepte 1.5 saat dövmüşler. 13 yaşındaki bir çocuğa nasıl işkence yapılabilir?” diye soruyor ve bir anne olarak tüm yetkililerden şikâyetçi olacağını söylüyor.

“Anne çapulcuya gitmiyor muyuz?”

Oğlunun gözaltına alındığı güne kadar Dikmen’de henüz polis müdahalelerin başlamadığını belirten Aydoğdu, insanların kucaklarında bebekleriyle sokağa çıktığını, kendisinin de çocuklarıyla her akşam düzenlenen eylemlere katıldığını söyledi. “Akşam olduğu zaman 5 yaşındaki kızım ‘Anne bugün çapulcuya gitmiyor muyuz?’ diye soruyordu” diyen anne Aydoğdu 21
Haziran gününü şöyle anlattı:

“O akşam işten dönerken abimden telefon geldi. ‘Ortalık çok karışık dışarı çıkmayın’ dedi. Eve gittim, oğullarım Alperen ve Özgür’ü göremeyince hemen aşağı indim. Olayların yaşandığı yerde ikisini de buldum. Sonra eve dönerken sokak lambalarının elektiriği kesildi ve tekrar müdahale başladı. Koşuşturmacada çocukları yine kaybettim.”

Derya Aydoğdu’nun çocuklarına tekrar ulaşması kolay olmadı:

“Özgür’ü bulduğumda TOMA’dan sıkılan suyla ıslanmış, her tarafı kıpkırmızı, yanıyordu. Ancak Alperen’i bulamadım. Sonra arkadaşları Alperen’in 40 yaşlarında bir kadınla beraber bir akrepe bindirildiğini gördüklerini söylediler. Karakolu aradım ‘Elimizde böyle bir gözaltı yok, çocuğunuzun o saate dışarıda ne işi var’ dediler. Olay sosyal medyada duyulunca CHP’li Orhan Düzgün, Emniyet Genel Müdürlüğü’ne giderek Alperen’in bulunmasını istedi. O araya girince Alperen’i ortaya çıkardılar. Önce Adli Tıp’a götürülen Alperen’e temiz raporu verilmiş. Daha sonra Dikmen Karakolu’na getirdiler. Sabah savcılıktan serbest bıraktılar. Oğlum bir buçuk saat akrepte gezdirilmiş. Onunla birlikte gözaltına alınan kadın, ‘Çocuğunuzu çok dövdüler’ dedi. Kendisine de, ‘O saatte o..pular dışarıda olur senin ne işin var’ diye hakaret edip rozetlerini öptürmeye çalışmışlar. Karakoldan çıktıktan sonra kafasındaki şişlik ve morlukları görünce Hacettepe Hastanesi’ne götürdük. Orada Alperen’e darp raporu verdiler. Oysa Adli Tıp’ta ‘Darp yok’ raporu yazmışlardı.”

Psikiyatriste gidiyor Eşiyle karşı fikirlerde olduğunu söyleyen Aydoğdu, Alperen gözaltına alınınca üniversitelerden hocaların, öğrencilerin, avukatların ve doktorların aradığını görünce eşinin de fikrinin değiştiğini söylüyor:

“Eşim eylemcileri serseriler zannediyordu ama şimdi benden daha çapulcu” diye konuştu. Alperen’in bu olaydan sonra büyük travma yaşadığını anlatan Aydoğdu, psikiyatride tedaviye başladıklarını, Alperen’in sabahları ağlayarak uyanmaya başladığını anlattı. Aydoğdu, “O yüzden bu olayla ilgili onun yanında hiçbir şey konuşulmasını istemiyorum. Çocuğumun basında da gösterilmesini istemiyorum, çünkü hala büyük bir travma içinde...”

Kılıçdaroğlu ile görüştü

CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın kendileriyle sürekli irtibat halinde olduğunu belirten Aydoğdu, “Kemal Bey’in (CHP lideri Kılıçdaroğlu) bizimle görüşmek, durumu bizden dinlemek istediğini söyledi. Ben de gittim ziyaret ettim” diye konuştu.