Kışanak: Siyasi taahhütler vererek bu süreci başlattılar
BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, çözüm sürecine başlarken, hükümetin askeri operasyonlar noktasında kendileri taahhütte bulunmadan böyle birşeyin olmayacağını söylediğini aktararak, 'Siyasi taahhütler vererek bu süreci başlattılar. Bu süreçte sıkıntılar olduğunu görüyoruz. Bazı bölgelerde askeri hareketlilikler var. Bu konuda kısmi sıkıntılar var, bunun gözlenmesi gerekiyor' dedi.
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-07-03 16:53:40
BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, Meclis'te kendisini ziyarete eden Barış İçin Kadın Girişimi üyelerini kabul etti. Kabule BDP Grup Başkan Vekili Pervin Buldan da katıldı. Grup üyeleri, hazırladıkları raporu Gültan Kışanak'a sundu.
ANF'nin haberine göre kabulde konuşan Kışanak, grubun önemli bir çalışma yürüttüğünü söyleyerek, "Böyle bir süreçte bu ziyaretiniz ayrıca anlam katıyor" dedi. "Çözüm sürecine en hazırlıklı, en organize olan kesimlerden bir tanesi kadınlar diyebiliriz" diyen Kışanak, kadınların çok büyük acılar yaşandığı dönemlerde bile çalışmalarını sürdürdüğünü belirtti.
Kışanak, "Bu ülkenin en ağır sorunu, en zor sorunu konusunda kendisini görevli, yetkili ve sorumlu görmesi ve bunu gerçekleştirebileceğine dair inanca sahip olması, bunun için bir çaba içerisinde olması kadınlar adına sevinilecek, gurur duyulacak bir adım" diye konuştu. BDP'nin çözüm sürecinde barışın sağlanması için ısrarcı olduğunu ve bu konuda gayretli olduğunu dile getiren Kışanak, "Biz başından beri şunu söyledik. Barış süreçlerine, çözüm süreçlerine kadınların aktif ve etkin katılması gerekir. Hala bu konuda yeterli duyarlılığın oluşmadığını düşünüyoruz" dedi. Kadın temsiliyetine dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Kışanak, Akil İnsanlar Komisyonu oluşturulurken ve İmralı ziyaretleri sırasında da bu temsiliyetin oluşturulamadığına vurgu yaptı.
Çözüm sürecinin bir al-ver süreci olmadığına dikkat çeken Kışanak, "Kim kime ne aldı, ne verdi tartışması yerine neye ihtiyacımız var, ne yapmalıyız tartışmasını yapması lazım" dedi.
3aşamalı çözüm yaklaşımı konusunda birinci aşamanın bitip bitmediği yönünde bir tartışma olduğunu ve bunun da yanlış bir yöntem olduğunu ifade eden Kışanak, "Bu konuda ne yazık ki biraz politik, biraz siyasi manevra alanı yaratan tartışma var ve biz bunu problem alanı olarak görüyoruz. 'Bu bitmeden bu olmayacak' algısı oluşturmak yanlış bir şeydir" ifadesini kullandı.
Çözüm sürecinde birinci aşama bitmeden ikinci aşamaya geçilemeyeceği yönündeki tartışmaları eleştiren Kışanak, şunları dile getirdi:
"Geri çekilme sürecinin sorunsuz bir şekilde ilerlemesi noktasında, şu anda izlenen yol; siyasi hükümetin taahhütte bulunması. Askeri operasyonlar, siyasi iradeyle yapılır. 'Biz bu konuda ihtiyaç duymadan bu tür operasyonlar yapılmayacak' denildi. Siyasi taahhütler vererek bu süreci başlattılar. Bu süreçte sıkıntılar olduğunu görüyoruz. Bazı bölgelerde askeri hareketlilikler var. İnsansız hava araçları hala çalışmalarını sürdürüyor. Bu konuda kısmi sıkıntılar var, bunun gözlenmesi gerekiyor. Ayrıca bu geri çekilme süreciyle birlikte yerelde yaşanabilecek olası sıkıntılar var, bunların önüne geçilmesi için bu gözlemlerin mutlaka yapılması gerekiyor. Bu sıkıntılardan birisi korucuların durması ve giderek yeni korucu kadroların açılmasıdır. Biz söylüyoruz, ama hükümet bazı siyasi demeçlerle bunu geçiştiriyor. Şu anda sivil yaşamın içerisinde, gündelik yaşamın içinde, elinde silah bulunan 80 bin insan var. Koruculuk böyle büyük bir problem alanı. Bu konuda adım atılmaması geri çekilme sürecinde de problem oluşturan bir konu. Bunun da değerlendirmeye tabi tutulması, silahların bu sivil insanların elinden alınması ve bu silahların devreden çıkarılması gerekiyor."
Karakol inşaları sorun yaratıyor
Son dönemde yapılan karakol inşaatlarına değinen Kışanak, "Karakol inşaatları, güven sorunu yaratıyor. 'Yeni ve daha büyük bir savaşa hazırlık mı var?' algısı yaratıyor. Bu da geri çekilmeyi yavaşlatan etkenlerden birisi. Bu siyasi tartışmayla çözülecek bir şey değil. 'Ülke güvenliği için gerek var, bunu size mi soracağız?' diyorlar. Evet, bize soracaksınız. İnsanların günlük yaşamını etkileyen bir yapılaşma içindeyseniz, bazı noktalara dikkat edeceksiniz" uyarısında bulundu.
Kışanak, konuşmasının ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin dün Meclis'te AKP'li bakanlarla neler görüştüklerini sorması üzerine Kışanak, "Biz BDP olarak diyalogu, görüşmeleri, birlikte bir çözüm arayışını her aşamada zorladık ve zorlamaya devam edeceğiz. Başka yolu yok. Ne BDP'nin tek başına, ne CHP'nin tek başına bu kadar devasa bir sorunu çözme gücü vardır. Arkadaşlarımızın dün yaptığı görüşme de böyle bir görüşmeydi" dedi.
Siyasi atmosferin giderek gerildiğini, bunun sokakta bir karşılığı olduğunu, BDP'nin düzenlediği mitinglere polis müdahalesi olduğunu ifade eden Kışanak, "Bir de Lice'de ölümlü saldırı olunca şu anda ciddi bir gerilim oldu. Biz bu tansiyonun düşürülmesi için neler yapılabilir, bunu konuşmak istiyoruz. Bu görüşme de o nedenle oldu" diye konuştu. Lice'deki saldırı için "Bu kadar açık işlenen bir cinayetin hesabının ciddi bir şekilde sorgulanması gerekiyor" diyen Kışanak, görüşmelerde ayrıca polisin tavrına dikkat çektiklerini ve Meclis'in tatile girdiğinde çözüm sürecinin nasıl işleyeceğini konuştuklarını dile getirdi.
Kışanak, hükümet ile yaptıkları görüşmede Lice'nin gündeme gelip gelmediği sorusu üzerine "Bize karşı söyledikleri kamuoyuna söylediklerinden çok farklı değil. Fakat bu ölümün yaşanması vahimdir. 'Bu olmamalıydı, müfettiş gönderdik bekliyoruz' dediler. Biz de bunun yeterli olmadığını kendilerine ifade ediyoruz" diye konuştu. Kışanak, Akil İnsanlar Komisyonu ile ilgili bir soru üzerine ise, "Gördüğümüz eksiklere, hatalara rağmen gene de pozitif katkıları olduğunu düşünüyoruz" dedi. Gültan Kışanak, Anayasa Mahkemesi'nin uzun tutukluluk süreleriyle ilgili verdiği kararı değerlendirerek, "Önemli bir karardır. Alınan karar doğrudur, gereklidir. Bununla ilgili bazı çalışmalar daha yapılmalı, aynı yaklaşım gösterilmeli" diye konuştu.
SON VİDEO HABER
Haber Ara