STK'lardan siyasal iktidarın söylemine tepki

Gezi Parkı’nda polis müdahalesi dün tekrar yaşanırken sivil toplum örgütlerinin de polis şiddetini ve siyasi iktidarın tavrını protesto eden açıklamaları sürüyor. İnsan Hakları Derneği Genel Merkezi “Siyasal iktidar, ‘polisimi yedirtmem’ söylemiyle işkence ve kötü muameleyi meşrulaştırmaktadır” dedi.

Bianet'in haberine göre Ankara Tabip Odası, Başkent Dayanışması, DİSK Ankara Bölge Temsilciliği, KESK Ankara Şubeler Platformu, Mülkiyeliler Birliği ve TMMOB Ankara İKK ortak açıklamasında “Başbakan devlet terörüne son versin” ifadeleri yer aldı.

İHD: Siyasal iktidarın ‘Polisi yedirtmem’ söylemi işkenceyi meşrulaştırıyor

İHD’nin Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’nda dün yaşanan saldırıları, Çağlayan Adliyesi’nde avukatların ve Sosyalist Demokrasi Partisi İl Binası’nın basılarak göstericilerin gözaltına alınmasının kınandığı açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

“Siyasal iktidarı yaşam hakkı ve işkence yasağını pervasızca çiğnemekteki ısrarından vazgeçmeye çağırıyoruz. Başta BM Genel Sekreterliği olmak üzere dün itibarıyla çok sayıda uluslararası kurum ve kuruluş ile ülkelerin Türkiye’ye ilgili yapmış olduğu açıklamalar Türkiye’deki otoriter demokrasinin kaygı verici noktaya geldiğini göstermiştir. İHD, Türkiye’deki yaygın polis şiddetinin kınanması ve durdurulması için uluslararası kurum ve kuruluşlar nezdinde girişimlerde bulunmaya devam etmektedir.

“Siyasal iktidarın biran önce polis şiddetine son vererek, göstericilerin gerçek temsilcileriyle görüşüp diyalogu devam ettirmesi ve talepleri karşılama noktasında işbirliğine girmesi gerekmektedir.

“Siyasal iktidar, ‘polisimi yedirtmem’ söylemiyle işkence ve kötü muameleyi meşrulaştırmaktadır. Bu söylem terk edilmeli ve biran önce cezasızlığa son verilerek şiddet uygulayan polisler ile onların amirleri hakkında etkin soruşturma ve kovuşturma başlatılmalıdır.”

Ankara’dan Ortak Açıklama: Tüm ülke başbakanın egosunun gazı altında

Ankara Tabip Odası, Başkent Dayanışması, DİSK Ankara Bölge Temsilciliği, KESK Ankara Şubeler Platformu, Mülkiyeliler Birliği ve TMMOB Ankara İKK ortak açıklamasında ise dün İstanbul’da yaşanan saldırılardaki yaralıların durumu belirtildi:

“Üçü merkezi sinir sistemi hasarına yol açan kafa travması olmak üzere üç kırık, dokuz plastik mermi yaralanması, bir ciddi kesi, bir göğüs travması ve bir açık kafatası kırığı.”

73 Avukatın da gözaltına alındığına değinilen açıklamada “Başbakan devlet terörüne son versin, otoriter tutumlarından derhal vazgeçilsin, demokrasi ve özgürlük taleplerine kulak versin” sözleri yer aldı:

“Yeni ölümlerin olmasından, yaralı sayısının artmasından ve polis müdahalesinin bir katliama dönüşmesinden endişeliyiz.

“Ankara’da bugüne kadar olaylarda, hastane kayıtlarında 906, seyyar revirlerde 412 olmak üzere toplam 1318 vatandaşın yaralandığını biliyoruz.

“Ne yazık ki bu ülkenin Başbakanı, bu vahşeti durdurmak yerine, bir ego kavgası vermekte ve bu ülkenin yurttaşlarını karşı karşıya getirecek açıklamaları sorumsuzca yapmaktadır.

“Bu ülkede Sunnisi Alevisi, Türkü Kürdü, Lazı Çerkezi, İşçisi, öğrencisi, memuru, esnafı, ev kadını, işsizi… herkesin ama herkesin barışa, demokrasiye ve özgürlüklere soluduğumuz hava kadar ihtiyacı vardır. Ama bugün havamız gazlıdır. Tüm ülke, başbakanın egosunun gazı altındadır.

“Buradan Başbakan’ın yanında olan, karşısında olan tüm yurttaşlara; Alevisine, Sunnisine, Dinsizine, Kürdüne, Türküne, bu ülkede yaşayan herkese… Meclise, bugün bu ülkenin gençlerine gaz atan polislerine sesleniyoruz: Ülkemizi uçuruma sürükleyen bu EGOYU durdurmak zorundayız!”

“Gezi Parkı’ndan yükselen talepler bizim taleplere ve Gezi Parkı ve AOÇ’ye sahip çıkan çocuklarımıza sahip çıkıyoruz” denilen açıklamada Atatürk Orman Çiftliği’nde süren yapılaşmanın, ağaç kesilmelerinin, satışların ve talanın acilen durdurulması talebi de yer aldı.

* Fotoğraf Yüce Yöney / 12 Haziran / Taksim / bia

STK'lardan siyasal iktidarın söylemine tepki

İHD Genel Merkezi 'siyasal iktidarın söyleminin işkenceyi meşrulaştırdığını' söylerken Ankara'daki STK ve sendikalardan lardan gelen ortak açıklamada 'Başbakan devlet terörüne son versin' denildi.