Fener ve Beşiktaş, UEFA'yı ikna formülü arıyor

Türkiye’de, 3 Temmuz 2011 tarihinde başlatılan şike iddialarına yönelik soruşturma ve sonrasındaki dava, önceki gün farklı bir boyut kazandı. UEFA, Fenerbahçe ile Beşiktaş’ı Disiplin Kurulu’na sevk etti. Sarı-Lacivertlilerin 2 yıl Avrupa’dan ihracı, Başkan Aziz Yıldırım’ın yanı sıra yöneticilerden Ali Yıldırım, Şekip Mosturoğlu, İlhan Ekşioğlu ve Cemil Turan’ın futboldan ömür boyu uzaklaştırılması istendi. Beşiktaş için de 1 yıl menin dışında Serdal Adalı ile Tayfur Havutçu’nun futbolla ilişiğinin kesilmesi talep edildi. Kulüplere savunma hakkı verilirken kararın 24 Haziran’dan sonra açıklanacağı bildirildi. Kamuoyu şimdi sürecin nasıl işleyeceğini merak ediyor.

Avrupa Futbol Federasyonları Birliği’nin resmî yazısını pazartesi alan Fenerbahçe ve Beşiktaş ise vakit kaybetmeden uzman avukatlarla görüştü ve savunma çalışmalarına hemen başladı. Kulislerde yükselen seslere göre; iki camianın planı Avrupa yolunun kapatılmasının önüne, cezanın ertelenmesi yoluyla geçmek. Bir başka seçenek de UEFA Disiplin Müfettişi Miguel Lietard Fernandez-Palacios tarafından tanzim ve imza edilen rapora dair itiraz hakkını kullanmak. Bu husustaki dayanak, ülkemizdeki sportif ve adlî yargılamanın sonuçlarındaki farklılık. İki kulüp öncelikle, TFF Tahkim Kurulu’nun 6 Mayıs 2012’deki açıklaması ile Özel Yetkili İstanbul 16’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2 Temmuz 2012 tarihindeki yaptırımlarının pek örtüşmediği gerçeğinden hareket etmeyi amaçlıyor. Avrupa futbolunun patronundan bu ayrımın gözetilmesinin istenmesi bekleniyor.

CEZALARIN ERTELENMESİ TALEP EDİLECEK

UEFA kriterleri, şike şüphesinde dahi takımların bir alt lige gönderilmesini ve Avrupa kupalarına alınmamasını gerektiriyor. Tahkim Kurulu’yla son bulacak kritik süreçte 2011-12 sezonunda Şampiyonlar Ligi’ne alınmayan Kanarya gibi Kartal’ın da 1 yıl Avrupa’ya gönderilmemesi gündemde. Ancak bunun hemen uygulanmayarak ötelenmesi kuvvetle muhtemel. Kamuoyundaki iddialar ışığında adı anılan ekipler, 5 sene içerisinde herhangi bir şike olayına dahil olmamaları halinde söz konusu cezalar tamamen kaldırılacak. Buna rağmen bazı kesimlerce şahıslarla kulüplerin ayrılacağı ve kişilerin cezalandırılacağı ileri sürülüyor.

Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın durumu, 21-22 Hazi-ran’da, İsviçre’nin Nyon kentinde görüşülecek. Siyah-Beyazlılar ayın 19’una, Sarı-Lacivertliler de 20’sine kadar gerekli beyanlarda bulunma hakkına sahip. Kontrol ve Disiplin Kurulu’ndan olumsuz bir netice çıkması halinde UEFA Tahkim Kurulu yolu açık. Tahkim’in tavrı da negatif olursa bu kez Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi (CAS) ve İsviçre federal mahkemelerinin kapıları aşındırılacak. Mevcut durumun riskine işaret eden spor hukukçuları ise UEFA’nın, kendi organizasyonları başlamadan işi sonuçlandıracağını düşünüyor.

1,5 yıl öncesine geri döndük

Avrupa’nın her yerinde şike ve bahis iddiaları kol geziyor. O yüzden UEFA, bu konuda çok müsamahalı gözükme taraftarı değil. Biz olayları Türkiye şartlarına ve Türk mantığına göre değerlendiriyoruz; ama sonuçlar beklediğimiz gibi çıkmayabilir. UEFA en ağır cezaları şike ve ırkçılığa veriyor. Erteleme teorik olarak var; ancak hukukî anlamda düşük. 3 Temmuz’dan beri 2 yıl geçti. UEFA’dan bu yönde açıklama gelmeyince ‘üzeri örtüldü’ şeklinde imaj oluştu. Beklediler ve dosyayı kendilerine göre uygun zamanda hazırladılar. Türkiye’de disiplin talimatlarını değiştirip yargılayabilirsin, fakat UEFA için bu durum geçerli olmaz. Ne olacağını kestiremiyorum. Savunmalar alınacak, Tahkim ve CAS süreci var. Bana göre daha büyük sıkıntılar kapıda. UEFA, Mehmet Ali Aydınlar yönetimindeki Federasyon’dan 3 şey istemişti. Fenerbahçe, CAS davasından feragat edecek, 2 sene Şampiyonlar Ligi’ne katılmayacak ve dönemin TFF’si kamu vicdanını rahatlatacak kararlar alacaktı. Ne var ki ülkemizde ‘Küme düşme olmasın, ülke futbolu zarar görmesin’ denilerek farklı yöntemler izlendi. Şimdi durum riskli noktaya geldi. Kulüpler UEFA’dan ceza alırsa yerel Federasyon da kayıtsız kalamaz. UEFA, TFF’den kararlarını gözden geçirmesini isteyebilir. Yani 1,5 sene öncesine yeniden döndük. UEFA, kendi organizasyonları başlamadan bu işi bitirmek istiyor. (Yunus Egemenoğlu Eski TFF Hukuktan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi)

Yöneticiler, yüksek ihtimalle ceza alacak

UEFA’nın disiplin soruşturmasının devam ettiği ve kulüplerimiz açısından riskin sürdüğü ifade edilmişti. Bugün gelinen noktada yapılacak çok fazla şey kalmadı. Bu iki güzide kulübümüz savunmalarını verecek ve haziran ayı bitmeden UEFA Disiplin Komitesi kararını açıklayacak. Kanaatime göre Fenerbahçe’nin daha önce 1 sene katılmaması göz önünde tutularak cezası ertelenebilir. Ancak yine de risk çok fazla. Adı geçen yöneticilerin ceza alma ihtimali de çok güçlü, çünkü UEFA müfettişleri uzun bir hazırlıktan sonra dosyayı komiteye sundu. TFF, UEFA talimatlarına uymakla yükümlü. Ayrıca cezaların kesinleşmesi halinde UEFA’nın taleplerine uymak zorunda. UEFA’dan çıkacak kararın Yargıtay’ı olumlu ya da olumsuz etkilemesi ise mümkün değil. (Şekip Hardal Spor Hukuku Uzmanı Avukat)

CAS’a kadar yolu var

UEFA yaptığı yazılı açıklamayla yol haritasını belirtmiş durumda. Kulüplerimiz kısa sürede savunmalarını yapacak. Süreç hızlı bir şekilde ilerleyecek. Bunun da sebebi gelecek sezondaki turnuvaların başlamadan nihai kararın verilmesinin amaçlanması. Disiplin Kurulu’ndan arzu etmediğimiz kararlar çıkarsa kulüplerimiz UEFA Tahkim Kurulu’na müracaat edecek. Kişisel kararım, oradan da çok kısa sürede karar çıkacağı yönünde. Tahkim’den çıkacak karar da olumsuz olursa kulüplerimiz CAS’a gidecek. (Kemal Kapulluoğlu Eski TFF Hukuk Danışmanı)

Türk futbolu için yeni sıkıntılar çıkabilir

Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) yönetim tarzını doğru bulmuyorum. UEFA, TFF’den bazı taleplerde bulunabilir. Maçların askıya alınmasını bile isteyebiir. Yetkisi var. Yeni deliller ortaya çıktı. UEFA’nın kararının ardından TFF sıkıntı yaşayacak. TFF; FIFA ve UEFA’nın bütün kararlarına uymak zorundadır. TFF’nin burada çok büyük sıkıntılar çekeceğini düşünüyorum. Fenerbahçe ile ilgili çok ciddi endişelerim var. 24-25 Haziran’da Disiplin Kurulu’nun kararları kulüplere tebliğ edilir. Tahkim’in vereceği karar önemli. Onlar da temmuz ortasına kadar karar verir. Süreç çok sıkışık. (Türker Arslan eski Tahkim Kurulu Başkanı / Haber Türk’ten alınmıştır.)

TFF TAHKİM KURULU’NUN CEZALARI (6 MAYIS 2012)

İLHAN EKŞİOĞLU: 3 YIL MEN

Eskişehirspor-Trabzonspor (22 Nisan 2011, 0-0) Gençlerbirliği-Fenerbahçe (7 Mart 2011, 2-4), Fenerbahçe-Ankaragücü (15 Mayıs 2011, 6-0) maçlarının sonucunu etkilemeye teşebbüs.

ŞEKİP MOSTUROĞLU: 1 YIL MEN

Eskişehirspor-Trabzonspor (22 Nisan 2011, 0-0) maçı sonucunu etkilemeye teşebbüs.

CEMİL TURAN: 1 YIL MEN

Fenerbahçe-Ankaragücü (15 Mayıs 2011, 6-0) müsabaka sonucunu etkilemeye teşebbüs.

ÖZEL YETKİLİ İSTANBUL 16. AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NİN CEZALARI (2 TEMMUZ 2012)

AZİZ YILDIRIM: 3 yıl, 9 ay hapis, 1 milyon 312 bin 500 lira adli para cezası

Suç: Şike ve teşvik

Şike: Kardemir Karabükspor-Fenerbahçe: (8 Mayıs 2011, 0-1), Fenerbahçe-Ankaragücü: (15 Mayıs 2011, 6-0), Sivasspor-Fenerbahçe: (22 Mayıs 2011, 3-4), Fenerbahçe-İstanbul Belediye: (1 Mayıs 2011, 2-0).

Teşvik primi: Eskişehirspor- Trabzonspor: (22 Nisan 2011, 0-0), Trabzonspor-İstanbul Belediye (15 Mayıs 2011, 3-1), Trabzonspor-Bursaspor (17 Nisan 2011, 1-0) / Beraat ettiği maçlar: Manisaspor-Trabzonspor (21 Şubat 2011), Fenerbahçe Kasımpaşa (26 Şubat 2011), Bursaspor-İstanbul Belediye (6 Mart 2011), Gençlerbirliği-Fenerbahçe (7 Mart 2011), Gençlerbirliği-Trabzonspor (20 Mart 2011), Eskişehirspor-Fenerbahçe (9 Nisan 2011)

AZİZ YILDIRIM: 2 yıl, 6 ay hapis

Suç: Örgüt kurmak

ALİ YILDIRIM: 1 yıl, 1 ay, 15 gün hapis, 35 bin lira adli para cezası.

Suç: Örgüt üyeliği

ŞEKİP MOSTUROĞLU: 1 yıl, 10 ay, 10 gün hapis, 100 bin lira adli para cezası.

Suç: Şike örgüt suçundan beraat.

İLHAN EKŞİOĞLU: 3 yıl, 1 ay, 15 gün hapis, 900 bin lira adli para cezası

Suç: Şike (Trabzon-Bursa, Eskişehir-Trabzon, Trabzon-İstanbul Belediye, Fenerbahçe-Ankaragücü, Sivas-Fenerbahçe)

CEMİL TURAN: 11 ay, 7 gün hapis

Suç: Şike

SERDAL ADALI: 1 yıl, 3 ay hapis, 250 bin lira adli para cezası

Suç: Şike (Beşiktaş-İstanbul Belediye, Ziraat Türkiye Kupası finali, 11 Mayıs 2011)

TAYFUR HAVUTÇU: 1 yıl, 3 ay hapis, 100 bin lira adli para cezası

(MEHMET TUFAN -ERHAN GÜVEN / Zaman)