Bu titremeye dikkat
Yaş ilerledikçe görülme sıklığı artan ve 65 yaş üstü her 100 kişiden ikisinde ortaya çıkan Parkinson, titreme ve hareketlerde yavaşlama ile başlıyor.
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-06-11 10:57:03
Erkeklerde daha sık görülen Parkinsonda ailevi yatkınlık risk faktörü olarak gösteriliyor. Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Dilek İnce Günal, hastalığın bulgularının ve yayılım hızının kişiden kişiye farklılık gösterdiğini söylüyor. Tedavide kullanılan ilaçlar ve ilaçlardan alınan fayda da her bireyde farklılık gösteriyor. Bu nedenle hastanın genel sağlık durumu, kullandığı diğer ilaçlar, sosyal durumu ve yaşam tarzına göre tedavinin planlanması ve hastanın 3-5 aylık aralıklarla takip edilmesi önem taşıyor.
İLK BELİRTİ TİTREME!
Hastaların ilk yakındığı bulguların titreme ve hareketlerde yavaşlama olduğunu aktaran Prof. Günal, “Tek taraflı başlayan bu bulgular zaman içinde koldan bacağa veya karşı vücut yarısına ilerler. Erken dönemdeki yakınmalar tek kolun yürürken az sallanması, omuz ağrısı, bir bacağın yürüyüşte geri kalması ve yere sürülmesi olabilir. Hastaların yüz ifadeleri donuklaşır ve seslerinde şiddette ve tonasyonda farklılıklar olur. On hastanın yedisinde ise ilk bulgu titremedir. Tek elde istirahat sırasında olan titreme harekete başlayınca kaybolur. Ayakta dururken kolu aşağı sarkıtınca bir süre sonra başlar” diyor.
Hastalıkla geçirilen süre arttıkça kişi hastalığı tanıyor. Tedavide başarıyı sağlayan özelliklerden biri hasta ve yakınının hastalığı kabullenerek ilaçları düzenli kullanması. İlaçların amacı ise temel olarak hastalık nedeniyle kişinin yaşam kalitesinin bozulmasına engel olmak. Bir grup tedavi ajanı hastalığın ilerleme hızını yavaşlatıyor. Erken başlanan Parkinson tedavisinin beyinde dopaminerjik mekanizmaları düzenleyerek hasta için olumlu etki yarattığı biliniyor.
İLERLEYEN EVRELERDE BELİRTİLER ARTAR
Parkinson ilerledikçe hareketlerde yavaşlama ve denge problemleri belirginleşiyor. Tabloya eklenen sinirlilik, tahammülsüzlük, unutkanlık ve takıntıların hasta ve yakınlarını zor durumda bıraktığını belirten Günal, davranış kontrolünde ve tedavide izlenen yol hakkında şunları söylüyor:
“Davranış kontrolünde zorlanan hastaların ilaçları nöroloji doktoru tarafından gözden geçirilerek tedavileri yeniden düzenlenir. Bu dönemde ortaya çıkan davranışsal sorunlar temel olarak dopamin içeren ilaçlardan kaynaklanmaktadır. Yeni ilaç düzenlenmesi ve ek tedavi ile kontrol edilebilir. Ancak erken dönemde görülen sıkıntıların hastayı izleyen doktorla paylaşılması gerekir. İlaç tedavisinin yetersiz kaldığı veya yan etkiler nedeniyle kullanılamadığı hastalar için 3 tedavi seçeneği vardır.
Bunlar;
1. Cilt altı kateter kullanarak dopaminerjik ajanın sürekli hastaya verilmesi (Apo-morfin tedavisi).
2. Endoskopik girişimle açılan yolla jel formundaki dopaminin bağırsaktan pompa ile sürekli verilmesi (Duo-dopa tedavisi).
3. Beyin pili ameliyatlarıdır (Derin beyin stimülasyonu tedavisi).”
(ntvmsnbc)
SON VİDEO HABER
Haber Ara