Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Başkanlık
Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası Başbakan Yardımcısı Arınç, Taksim ve kızılay'da grupların düşüncelerini ifade ettiklerini, Türkiye'nin bunu yaşamaması gerektiğini olaylara yol açanların ve gerçek amacın ne olduğunu bildiklerini söyledi.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, "İyi niyetle başladığı söylenen eylemler konusunda, eğer konu çevre duyarlılığı ise eğer konu insan hakları ise eğer konu demokrasi ise bunları konuşmak ve bunları muhataplarımızla tartışmayı gerçekten isteriz" dedi.
Başbakan Erdoğan, eylemleri yapan grupları ile ilgili randevular verildiğini, bu görüşmelerde işin gerçeği anlatılacağını kendilerinin dileklerinin demokratik bir çerçevede değerlendirileceğini söyledi.
Arınç, Başbakan Vekili olduğu dönemde Taksim Gezi Parkı heyeti olarak kendisinden randevu istediklerini kendileri ile görüştüğünü, Taksim ve Gezi Parkı ve Topçu Kışlası hakkında ne düşündüklerini sorduğunu, sonra da kendilerinin kamuoyuna açıklanan taleplerini koyduklarını söyledi. Arınç, Yürütmeyi Durdurma Kararı'na uyacaklarını belirttiklerini, kendilerine ilgili kurumlarla görüşme yapacaklarını söylediğini ancak platformun dayatma yoluna gitmeyi tercih ettiklerini bunu da kabul etmeyeceklerini söyledi.
"Kendilerinin bazı taleplerinin kabul edilebilir talepler değildi. Bütün gözaltılar serbest bırakılsın derken polisi öldürenler, tretuarlar perişan adilmiş, araçları yakmış, bunları serbest bırakmak yargıya müdahale değilmidir. Kendilerine okudukları bildiriye karışmam dedim, şimdi de bize konuştuğumuzu konu ne oldu diye soruyorlar.
Hukuk devleti demek kanun hakimiyetinin sağlandığı bir düzen demektir. Bizim dediklerimizi kabul edeceksiniz demenin demokrasi ile alakası yoktur. Daha sonradan başka gruplar ortaya çıktı ve asıl muhatap kendileri olduğunu söyledi. İstanbul bu kadar sahipsiz değil." dedi.
-Taksim'de mağdur olan esnafların durumları ile ilgili hükümet gerekli görüşme yapılacak ve bir karara bağlanacaktır.
-Taksim olayları ile ilgili dış bağlantılar konusunda somut deliller var. Olayın iç ve dış bağlantıları var. Olay bir merkezden planlanıp yayılıyormuş gibi bir durum var. Sonuca ulaştığımız zaman bu belki kamuoyuna yansıtılmayabilir ama gerekli şeyler de yapılacaktır.