Çalışlar: Tek eksik kadınların olmamasıydı

Kürt meselesinde devam eden barış sürecini topluma anlatmak için yola çıkan akil insanlar heyeti iki aylık çalışmalarını bitirme aşamasına geldi.

Nilay Vardar'ın Bianet'teki haberine göre Karadeniz Grubu'ndan gazeteci Oral Çalışlar, toplantıların en büyük zaafının kadınların yüzde 10'ların altında kalan katılımları olduğunu söyledi. En sert milliyetçi tepkilerin de yerel gazetecilerden geldiğine dikkat çekerek toplantıların medyaya hep olumsuz yanlarının yansıtılmasını da buna bağladı.

Batıdan beklenmeyen çıkışlar

"Yeni bir Türkiye'nin doğmakta olduğunu Karadeniz'de de hissettik" diyen Çalışlar, toplantılardan en dikkat çeken konuşmaları bianet'e anlattı.

"Kastamonu toplantısında konuşan avukat Mehdi Kesin, kendinsin Öcalan davasında şehit ailelerinin avukatı olduğunu söyledi ve o zaman televizyonlara yansıyan konuşmasında 'Öcalan asılmalı ve cenazesi Türkiye topraklarına bile gömülmemeli' dediğini söyledi. Şimdi süreci desteklediğini ve bu işin arkasında duracağını ifade etti.

"Düzce toplantısında konuşan Akçakoca Ticaret Odası Başkanı, 'Barış olacaksa Öcalan da affedilebilir' diyerek batıdan hiç beklenmeyen ilginç bir çıkış yapmış oldu."

Kent demokrasisi deneyimi

Çalışlar, iki aylık çalışmalarından çıkan tabloyu şöyl özetledi:

"18 ilde, 250-400 kişilik şehrin kanaat önderleri, değişik siyasi eğilimden temsilcileri, kitle örgütü temsilcileri, muhtarları, sendikacıları ile 4-5 saat süren toplantılar yaptık. Bunların dışında her ilde şehit aile ya da derneklerini ziyaret ettik.

"Ayrıca özel olarak esnaf ve memurlarla da görüşmeler yaptık. Her siyasi görüşten insan düşüncesini açıkça dile getirdi. Bu aslında belki de şimdiye kadar Türkiye'de hiç gerçekleşmemiş bir kent demokrasisi denemesi de sayılabilir. Çünkü hayatlarında hiçbir araya gelip siyasi tartışma yapmamış çok değişik ve karşıt görüşteki insanlar burada saatler süren oturumlarda birbirilerini ilk kez dinlediler.

"Din adamlarını barışçı dilleri dünyaya açık değişimci yaklaşımları Anadolu'daki yeni bir durumu ifade ediyor. Genellikle din adamları içe kapanmacı ve korku üzerinden varlıklarını sürdürmüşlerdi bu durumun değiştiğini gördük.

"En önemeli zaaflarından biri kadınların çok az sayıda katılmalarıydı. Analar ağlamasın vurgularının yapıldığı bu toplantılarda katılımın yüzde 10'ların altında kalması ciddi bir zaaftı."

Medyaya olumsuz yansıması

Çalışlar, birkaç bölgedeki idarecilerin ihmallerinden kaynaklanan güvelik zafiyetlerinin dışında herhangi bir sıkıntı yaşamadıklarını belirtti ve yerel gazetecilerin en sert milliyetçi tepkiler verdiklerine de dikkat çekti.

"Ne yazık ki medyada kapılardaki cılız gösteriler ve içerideki havayı hiç yansıtmayan birkaç içeriksiz konuşma öne çıktı. Zengin, değişik bakış açılarını yansıtan konuşmalar ise medyada nerdeyse hiç yer almadı.

"Diğer dikkat çekici nokta da yerel gazetecilerin milliyetçi görüşleri en sert dile getirenler arasında yer almasıydı. Medyaya yansıyan olumsuzluğun buradan kaynaklandığı söylenebilir."

Endişeler

Çalışlar, toplantılarda endişelerin neredeyse aynı cümlelerle dile getirildiğini söyledi:

"Ne verildi de PKK sınırdışına gidiyor, anayasadan Türklük ibaresi çıkarılacak mı, Türkiye eyalet sistemine geçip bölünecek mi, Öcalan bırakılacak mı, PKK'lılar ya geri dönerlerse, Bu geri çekilmenin amacı Tayyip Erdoğan'a başkanlık sistemini sağlamak mı."

Çalışlar: Tek eksik kadınların olmamasıydı

Akil İnsanlar Heyeti Karadeniz Grubu'ndan gazeteci Oral Çalışlar, toplantılarda kadınların az katılımına ve yerel gazetecilerin tutumuna dikkat çekti.