Geçtiğimiz hafta TBMM’de AKP Grup müdürlerinin kapısını iki kişi çaldı. Bunlardan biri marangoz, diğeri talebi anlatan kişi. Bölgeden, küçük bir ilçeden kaymakamın talimatıyla gelmişler. Uzak yoldan. Grup müdürleri, bu iki kişiye hemen ilgili gösterdi ve ne istediklerini sordu. Kaymakam adına konuşan kişi, “Bizim kaymakam Bey, burada bir kapı beğenmiş. Onu bulup ölçüsünü alacağız” dedi. Tam anlamıyla şaşkınlık. Yüz ifadeleri “nasıl yani” der gibi. Adamlar çok ciddi. Grup yöneticileri, “Hangi kapı” dedi. Adamlar, kapıları gösterirlerse bulacaklarını söyledi. “Bizim grupta kapıların hepsi aynı. Hiçbir özelliği yok” dendi. Ama ikna zor. Sonunda, adamlar, kaymakamın beğendiği kapıyı aramaya gitti. Ancak, tahmin etmek zor değil. Meclis’i bilenler hemen anlamıştır. Kaymakamın beğendiği kapı, grupta değildir. Ya Genel Kurul’un ana giriş kapısıdır. Ya da gezerken dikkatini çektiği başka kapı. Bu olayın tanığı gazeteciler.
AKP’de ‘Başkanlık’ tartışması Twitter’dan
Başbakan Tayyip Erdoğan, “Bizdeki bazı cahiller başkanı bir kral olarak takdim etme cüretine girerek yalan söylüyorlar” dese de partide “başkanlık”la ilgili tartışma sürüyor. Hem de bazısı sosyal medyadan. Geçtiğimiz hafta, eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile İstanbul Milletvekili Şirin Ünal “Twitter”dan birbirlerine gönderme yaptı. Başkanlıktan yana tavır koyduğu anlaşılan Ünal, BM’de 193 ülkenin nasıl yönetildiğini rakamlarla yazdı. Verdiği rakamlara göre “Başkanlık ve yarı başkanlıkla yönetilen 95 ülke var. 70’i Parlamenter sistem. Ünal, tweetini “aklın yolu birdir” diye bitirince Günay’ın hedefi olmaktan kaçamadı. Günay, attığı tweette, “Genellemeler yanıltır” dedi. Ünal, uyarıyı anında fark etti. Teşekkür ettiği Günay’a, “Acele genellemeler yapmak” bir muhakeme hatasıdır. Yer darlığından çok açık yazılamadı” dedi.
‘Padişahlık’ yetkisine tek başına mücadele
Bağımsız İstanbul Milletvekili Levent Tüzel, CHP; MHP ve BDP’nin sonradan imzalarını çektiği emekli milletvekillerini de daha ayrıcalıklı yapan düzenlemeye karşı tek başına mücadele etti. Teklifin verilmesinden itibaren her fırsatta bu işin yanlış olduğunu anlatan Tüzel, üyesi olmasa da Plan ve Bütçe Komisyonu’na giderek yine karşı çıktı. Bazı iktidar milletvekilleri Tüzel’den memnun olmadı. Toplumdaki, milletvekilleri hakkındaki olumsuz algısına, yoksulluğa dikkat çekti. Tüzel, “Toplumun yüzde 70’i bugün asgari ücret dediğimiz 800 liranın altında geçinmek zorunda” dedi. Toplumsal eşitsizliği ortadan kaldırma önerisinde bulundu. Hiçbir parti o gün, Tüzel’i dinlemedi. Ama o konuşmadan tam bir gün sonra Tüzel’in dediğine geldiler.
(Hülya KARABAĞLI / Zaman)
