Dolar

34,9508

Euro

36,6815

Altın

2.988,33

Bist

10.119,37

Barış artık ete kemiğe bürünüyor

Selahattin Demirtaş, 8 Mayıs'tan itibaren resmen geri çekilmenin başlayacağını belirterek 'Bundan somut adım olmaz. Barış ete kemiğe büründü' dedi.

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-05-02 08:26:04

Barış artık ete kemiğe bürünüyor


Radikal'den Rifat Başaran'ın haberine göre PKK’nın 8 Mayıs’ta sınır dışına çekilmesiyle başlayacak yeni dönemi, “Barış ete kemiğe bürünüyor, o nedenle daha umutluyuz” sözleriyle değerlendiren BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, “ CHP kendi klasik statükocu kimliğinden sıyrılıp, ulusalcı hassasiyetleri bir kenara bırakıp, sosyal demokratik hassasiyetleri öne çıkarırsa birlikte AKP ’ye karşı demokrasi mücadelesi yürütebiliriz” dedi. Demirtaş, TBMM’de bir araya geldiği gazetecilere şu mesajları verdi:


Çekİlme sonrası görüşme: Çekilme başladıktan bir müddet sonra işlerin nasıl gittiğine dair belki İmralı’da, Kandil’de bir görüşme yapabiliriz. Sürecin nasıl ilerlediğine dair, somut gözlemlerimizin aktarılması ve tartışma yürütmek üzere. Ama tarihi belli değil. Âkil insanlar da kendi aralarında temsili bir heyet seçip gidip İmralı ile görüşebilirler. Çünkü çağrıyı yapan Öcalan’ın kendisi. Süreci başlatan o. Dolayısıyla âkil insanlar gidip onu da dinledikten sonra kamuoyuna, halka çok daha rahat bir şekilde anlatabilirler ne olup bittiğini. Sayın Başbakan’ı dinlediler. Orada da bir dinlesinler, görecekler ki ortada MHP ’nin, CHP’nin bağırıp çağırdığı gibi tehlikeli bir süreç değil.

CHP’nİn teklİflerİ:
Geri çekilme hükümet için reformlar yapma konusunda imkân sağlıyor, ortam yaratıyor. Dolayısıyla hükümet bu ortamı doğru değerlendirmeli, yasal, anayasal reformlar yapmalı. Bizim taleplerimiz belli. Sayın Kılıçdaroğlu, grup toplantısında konuşuyordu, seçim barajından ifade özgürlüğüne, gösteri hakkından demokratik siyasi partiler yasasına, özel yetkili mahkemelere kadar... Aşağı yukarı bizim yol temizliği dediğimiz CHP’nin de neredeyse birebir Meclis’e sunduğu tekliflerin benzeridir.

Demokrasİ mücadelesİ:
İkinci aşama dediğimiz demokratikleşme aşamasında CHP kendi klasik statükocu kimliğinden sıyrılıp, ulusalcı hassasiyetleri bir kenara bırakıp, sosyal demokratik hassasiyetleri öne çıkarırsa birlikte AKP’ye karşı demokrasi mücadelesi yürütebiliriz. Doğru olan budur. Birlikte muhalefet yapabiliriz. Kalıcı barış da o zaman olur.
Koşullar normalleşİrse: Kandil’in İmralı ile doğrudan görüşme talebi var, açık veya gizli İmralı’ya gelmek istiyorlar. Biz de ilk günden beri söylüyoruz İmralı ile Kandil arasında temasın olması lazım diye. Sıkıntıyı görüyorduk çünkü. Koşullar normalleşirse olabilir. Süre koyamam ama Türkiye’de koşullar normale dönerse. Normalden kastettiğimiz ölümler durdu ama bunun da ötesinde güvenli bir ortam oluşursa hükümet bunu yapabilir.

Alevİlerİ CHP etkİledİ:
Alevi tabanına doğru da çalışmalar planlıyoruz. Halk toplantıları, bölge gezileri. Alevilerle buluşmayı düşünüyoruz. CHP’nin tavrı etkiledi Alevi kitlesini. Bir de AKP’nin Sünni kimliğine karşı, tarihten kaynaklı travmatik bir algı var Alevilerde. AKP’yle bir çözüm sürecine girmemiz baştan itibaren bir önyargıdan kaynaklı AKP’ye karşı tedirginlikten dolayı, AKP’ye tepkiden dolayı sürece tepkiye dönüştü. Kiminle kavgalıysan, kiminle savaşıyorsan onunla barış yapılır. Bir de AKP’yi desteklemek değildir barışı desteklemek. Alevi kitlesinin bunu iyi anlaması lazım. Barışı desteklemek AKP’yi, bir partiyi desteklemek değildir. Aleviler bu müzakere sürecinde, AKP’nin karşısında, bizim yanımızda yer almalılar. Müzakerede iki taraf var şu anda. Biz ve AKP. Aleviler tam da ezilenlerin tarafında yer almalılar. Müzakere masasında yerlerini almalılar.

Aşağıda İşler yolunda: CHP’ye haber de gönderdik. Yanıt vermeyeceğini bildiğim bir anamuhalefet liderinden resmi randevu talep etmem. Kendileri görüşmek isterse biz ondan sonra talep edebiliriz. Ama öyle bir sinyal almadık, bilgilenmek istemiyorlar. ‘Aman bilgilendirmeyin bizi olur da sürece katılırız’ diye. Öyle bir ihtiyacımız da yok. Ama arkadaşlarımız milletvekilleri ile bakanlarla görüşüyorlar. MHP ve CHP ile de görüşüyor. Kürsüde bağırırlar ama aşağıda işler yolunda. Bütün bizimkilere soruyorlar, bizimkiler anlatıyorlar. Gayri resmi bilgilendirme oluyor kulislerde. CHP, biraz da PKK ve Öcalan ile bu işin yürütülüyor olmasından rahatsız ama o da bir gerçek. CHP 1950’de bu işi çözse idi Öcalan daha doğmamıştı, muhatap almaya gerek yoktu. Ama çözmediler, işler bu noktaya geldi. Mecburen görüşecekler. CHP’nin bunu görmesi lazım.
Çözüme karşı sosyalİst yok: BDP, PKK var olmadan önce Kürt sorununu Türkiye gündemine taşımış, mücadelesini yürütmüş sol, sosyalist kesimler var, Türkler var yani. Daha Kürtler el atmadan bu mücadeleyi yürütmüş Türkler, Türk devrimciler var. Önemli oranda solu onlar temsil ediyor. Dolayısıyla solcular, sosyalistler çözüm sürecine karşıdır demeyi ben de doğru bulmuyorum. Öyle bir şey de yok zaten. Buna karşı olan da sosyalist değildir, geçin onları.

Barış ete kemİğe bürünüyor: Barış sürecinde daha umutluyuz. Çünkü KCK resmen açıklama yaptı, 8’inde çekiliyor. Bundan daha somut bir şey olur mu? Başta kaygılarımız vardı olur mu olmaz mı, sıkıntılar vardı, görüşme trafiği sonuç almamıştı. Şimdi netleşti. Barış artık ete kemiğe bürünüyor. O nedenle daha umutluyuz. Özellikle 2. aşama hızlı ilerlesin, reformlar hızlı yapılsın. Spekülatif olacak ama herkesin bir gözü İran’da, bir gözü Suriye’de olacak. Oralarda sular durulmadan burada kalıcı, nihai 3. aşama dediğimiz şey çok zor gibi gözüküyor.

Haber Ara