Kılıçdaroğlu, KKTC'ye hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
1 Mayıs kutlamalarına ilişkin sorular üzerine Kılıçdaroğlu, demokrasilerde kutlamalara yasak getirilemeyeceğini belirtti.
Devletin veya hükümetin, vatandaşla polisi karşı karşıya getirmemesi gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Cumhuriyet tarihinde ilk kez, sivil bir iktidar döneminde bir bayram dolayısıyla Türkiye'de, İstanbul'da sıkıyönetim ilan edildi. Otobüsler, vapurlar yasaklandı, köprüler açıldı. Ne diye? Halk, bayramını kutlamasın diye.
Bırakın insanlar kendi bayramlarını nerede kutlamak istiyorlarsa orada kutlasınlar. Niye yasak getiriyorsunuz? Hangi gerekçeyle yasak getiriyorsunuz? Taksim'de kutlamak istiyorlarsa Taksim'de kutlasınlar. Vatandaşla polisi karşı karşıya getirmek devletin görevi değildir. Hükümetin görevi değildir. Polis vatandaşın güvenliğini sağlar. Şu veya bu şekilde darbedilmemesi, hırsızlık yapılmaması, vatandaşın güvence altına alınması... Bunlar için vardır polis."
Polisin vatandaşlara coplu ve biber gazlı müdahalesinin uygun olmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Türkiye'nin dünyaya rezil edildiğini" savundu.
Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bütün dünya yarın İstanbul'u konuşacak. Neden konuşacak? Hangi gerekçeyle konuşacak? Geçen yıl İstanbul'da Taksim'de bayram yapıldı. Hiç kimsenin burnu kanamadı. Herkes huzur içerisinde akşam evine gitti. 17 yaşındaki kız çocuğumuz ameliyat oldu, hastanede yatıyor. İki polis arkadaşımızın bilekleri kırılmış veya ameliyat olmuş. Neden bunu yapıyorsunuz? Dün söylemiştim: Eğer siz vatandaş ile polisi karşı karşıya getirirseniz bir kişinin burnu kanarsa bunun sorumlusu siyasal iktidardır diye.
Kendi sorumluluklarını kimin üzerine atıyorlar şimdi? Bakın arkadaşlarımız kendi binamıza giderken bile, biber gazı bunların üzerine sıkıldı. Kendi binamıza gidiyoruz yani CHP'nin ilçe binasına, bu bile yasaklanıyor. Böyle bir yasak anlayışı olabilir mi? Hem demokrasi diyeceksiniz hem özgürlük diyeceksiniz hem yasak getireceksiniz hem de insanların şu veya bu şekilde özgürce bir bayramını kutlamalarını engelleyeceksiniz. Bunu demokrasilerde kabul etmek mümkün değildir."
Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın, "CHP iktidara gelirse herkes kanunsuzca istediğini yapacak demek ki" şeklindeki açıklamasını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, "Bu lafın ciddiye alınır hiçbir tarafı yok. Devletten, devlet yönetiminden, devletin geleneğinden haberi olmayan insanlar ancak böyle konuşurlar. Bülent Arınç'ı da çok ciddiye almıyorum. Ciddiye alınacak bir insan da değil. Nabza göre şerbet vermesini bilen bir insan o" ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu, AK Partili Zeyid Aslan'ın CHP'li Kamer Genç'e yönelik sözleri üzerine kınama cezası almasını nasıl değerlendirdiğine ilişkin bir soruya ise "Kendi milletvekili ile ilgili Recep Tayyip Erdoğan ne yapacak onu merak ediyorum" yanıtını verdi