Sağduyuya çağrı
Toplumsal uzlaşı ve yeni bir barış sürecine ilişkin umutların arttığı şu günlerde ne yazık ki şehrimizde gelişen olaylar tüm halkımızı endişeye sokmuştur. Dicle Üniversitesi’nde geçen üç gün içinde yaşananlar hepimizde derin endişelere sebep olmuştur.
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-04-11 17:01:15
Toplumun tüm kesimleri akan kanın durması için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir. Bu bağlamda siyasi parti ve cemaatler de bu sorumluluktan azade değildir.Bölgemizin hassasiyetleri dikkate alındığında biz bölge halkının tüm bileşenleri ile bu hassas dönemde iyi bir sınav verebilmemiz gerekmektedir. Bu nedenle özellikle toplumsal grupların gençlik örgütleri daha da dikkatli olmalıdır. Çıkış nedeni ne olursa olsun bölgemizdeki yapıların her türlü provakasyon ve kışkırtmalara karşı çok daha dikkatli olması gerekir. Bu konuda yapılacak en küçük bir hata başta Kürtler olmak üzere bölgenin tüm sakinlerini geri dönülmez sıkıntılara sokacaktır.
Bu çerçevede yaşanan olayın taraflarına sükûnet ve sabırlı olmayı, tahriklere karşı dikkatli olup teenni ile hareket etmeyi ve diyalog kapılarını açık tutmayı tavsiye ediyoruz. Bölgemizin ve insanımızın meydana gelebilecek bir kardeş kavgasına kesinlikle tahammülü yoktur. Eğer yaşanmasını istemediğimiz kötü sonuçlar söz konusu olursa halkımızın bunu kesinlikle affetmeyeceğinin bilinmesini istiyoruz. Her iki kesime de halk tarafından kendilerine verilen kredilerin süresiz ve mutlak olmadığını bilmelerini ve bu sorumluluk bilinci içinde hareket etmelerini tavsiye ediyoruz.
Bir sivil toplum kuruluşu olarak şiddetin çözüm olmadığını tecrübe etmiş olan taraflara diyalogun, sükûnetin ve barış yollarını aramanın en iyi çözüm olduğunu tekrar hatırlatıyoruz. Bu konuda tüm dernek ve kuruluşların da üzerine düşen sorumluluğu bir an önce yerine getirmeleri çağrısında bulunuyoruz.
Haber Ara