El Kaide tartışması devam ediyor: Defne Bayrak, Hakan Albayrak'a yazdı

TIMETURK / Defne Bayrak

Bismillahirrahmanirrahim
Hem El Kaide neden genelleme yaptı diyor hem de genellemeye gidiyorsunuz neden?

Hakan Bey’in El Kaide’ye ilişkin son yazdığı yazıyı okudum. Yazılarında şöyle bir ifade kullanmışlar: ‘Tefsir müktesebatı geniştir. Hadis rivayetleri müktesebatı da geniştir. Çok zorlarsanız, ayet ve hadisleri bağlamlarından kopararak istediğiniz “delil”i bulabilirsiniz (siz bulamadınız, ayrı mesele).’

Buradan anladığım kadarıyla kendileri tefsir ve hadis rivayetleri müktesebatına pek itimat etmiyor. –Yanlışsam lütfen düzeltiniz- Bir de şöyle bir ifade kullanmışlar: ‘İhvan-ı Müslimi’i çekip alsanız, dünyadakiİslami hareketlerin önemli bir kısmı çöker...’ Kendileri bize Müslüman Kardeşler hareketinin İslam ülkelerinde benimsediği ‘demokrasi’ anlayışınıhangi temele dayandırdığını sadece Kur’an ayetlerine ve hadislere dayanarak açıklayabilirler mi? Baştan şunu da vurgulayayım. Lütfen İslam’da liderler, halifeler seçimle gelmiştir, gibi bir ifadeyle konuya delil getirilmeye çalışılmasın. Zira halifelik devrinde yapılan seçimlerin hiçbirinde şeriatla yönetilsin mi yönetilmesin mi gibi bir uygulama görülmemiştir. Seçimler şeriat yönetimini üstlenecek liderin kimin olacağı üzerine yapılmıştır.

Bir diğer nokta: ‘Bir de, Allah rızası için söyleyin, Usame Bin Ladin’in El Cezire’ye verdiği mülakattaki açıklamalarını “ilmî” ve meselenin ciddiyetiyle mütenasip kabul ediyor musunuz gerçekten? İlim ve ciddiyeti yeniden mi tanımlıyorsunuz, ne yapıyorsunuz siz? (Mezkûr mülakatın tercüme metnini internete koyduran kardeşlerimiz bu meselede bize saldıran kardeşlerimizdendir. Hazırladıkları ‘küresel cihad haberleri’ sitesinde, Bağdat’ta bir Şii mahallesinde bomba patlatılarak sıradan kimselerin öldürülmesi haberini “Bağdat’ta Şia temizliği yapıldı” başlığı ile verebilen kardeşlerimiz. O metni sahipleniyorlar. O metni tekzip eden kimse de çıkmadı.)’

Bu ifadelerde kastedilen ilk etapta o röportajı çevirip yayınlanması için veren kişi olarak ben oluyorum sanırım. Öncelikle haberi ‘Bağdat’ta Şia temizliği yapıldı’ şeklinde yayınlayan çalıştığım ‘Küresel Haber Sitesi’değil Küresel Bülten sitesidir! Velev ki çalıştığım siteden almış olsalar, ben de bu başlığı desteklesem dahi sitede çıkan tüm başlıklardan ben sorumlu muyum? Bir de Hakan Bey acaba El Kaide’nin operasyonlarının meşruiyeti üzerine tartışmayı sürdürmek yerine şahsi açıklarımızı mı araştırmaya koyulmuştur?

Devam edelim: Bu başlığı benim attığımdan emin misiniz? Neden genelleme yapıyorsunuz? Eğer ben sorumlu isem ABD yönetimini başa getiren Amerikan halkının da aynı şekilde ABD yönetiminin yaptıklarından sorumlu olmasıgerekmez mi? Ya da yazıda ‘Mezkûr mülakatın tercüme metnini internete koyduran kardeşlerimiz bu meselede bize saldıran kardeşlerimizdendir.’ İfadenize dönersek bu tercümeyi nete koyduran kardeşlerimiz demişsiniz, bu yazıyı ben koydurdum ve neden ‘kardeşlerimiz’ diyerek başkalarını da zan altında bırakıyor ve olayı genelliyorsunuz? Konu hakkında yazdığım cevap çalıştığım siteden yayınlanmadı. İş arkadaşlarımızdan hiçbirinin ismi de yazının altında yer almadı. O zaman neden siteyi hedef gösteriyorsunuz? Bu delilsiz dayanaksız iftira ve zulüm değil midir?

Allah Resulü (s.a.s.) Beni Kurayza’ya zulüm mü etmiştir? Taif’te kadın ve çocukların da ölebileceğini bilmiyor muydu? Gece baskınıyla ilgili sorulduğunda onlar da onlardandır’ buyururken oradaki kadın ve çocuklardan bahsetmiyor mu? Konuyla ilgili hadisteki ‘Onlar da onlardandır’ ifadesini lütfen sadece hadisle açıklayabilir misiniz? Yani peygamberimizin (s.a.s.) bu sözüyle neyi kastettiğini kendisi bizzat açıklamış mıdır? ‘ Bu noktada hadisçilerin açıklamalarına ne noktada güvenebiliriz? Bunda kıstas nedir?

Bahsi geçen Kur’an ayetlerini ve hadisleri Kur’an ve hadisışığında açıklarsanız sevinirim!
Kadın ve çocukların, kafirler kadın ve çocuklarımızıöldürdüğü takdirde caydırma maksadıyla kasten dahi öldürülebileceğinin caiz olduğunu söyleyen büyük İslam alimleri, tefsirciler mevcuttur. Minberu’t Tevhid ve’l Cihad Şer’i Komitesi, Şeyh Ebu Munzir El Şankıti, Şeyh İbn Useymin, Şeyh Yusuf El Ayiri bu yönde fetva veren adreslerden sadece bir kaçıdır. Bu açıklamalarını da bahsi geçen ayet ve hadislere dayandırmaktadırlar. O halde Usame bin Ladin de bizim sivillerimizi öldürdükleri sürece biz de onların sivillerini öldürürüz derken kafasından türettiği boş fikirlere dayanmamış,aksine birçok hadis ve tefsircinin, fıkıh aliminin açıklamalarına başvurmuştur. Ayrıca Usame bin Ladin ya da El Kaide hiçbir zaman sırf kadın ve çocukların mevcut olduğu mekanları kasıtlı olarak hedef almamıştır. Ancak hedef alınan bölgelerde 'sivillerin' varlığı söz konusu olmuştur. Kendisinin dayandığıdelillerin sizce bir hükmü yoksa lütfen aynı ayet ve hadislere hiçbir beşerin yorumuna yer vermeden açıklık getirir misiniz?

Amerika ahd ya da zimmet ehli bir ülke değildir. Aksine Müslüman topraklarını işgal eden ve bu topraklarda her türlü katliamıgerçekleştiren, büyük yıkıma, geri kalmışlığa, özürlere, sakatlıklara neden olan bir canidir. -Usame bin Ladin röportajında bu konuya da uzunca değinmiştir. Dileyen inceleyebilir-. Aynı şekilde Şeyh Yusuf Ayiri de Haçlı Savaşı'nın Hakikati isimli kitabında bu konuyu derinlemesine ele almış ve detaylı şekilde açıklamıştır. Sizce bu caniye Müslümanlar nasıl bir cevap vermeliydi? Amerika’nın yaptıklarının misli nedir? Amerika, Yemen gibi bazı İslam topraklarında vekalet savaşı yürütmekte kendisi karadan saldırılar düzenlememekte ve sadece havadan ülkeyi bombalayıp mücahitlerin yanısıra 'sivilleri' de öldürmektedir. Amerikan askerlerinin karadan operasyonlar düzenlemeyip sadece vekalet savaşı sürdürdüğü, Müslümanların evlerini havadan bombardımanla başlarına yıktığı savaşlarda misilleme nasıl olacaktır? Allah Resulü (s.a.s.) müşrikleri Arap Yarımadası'ndan çıkarın buyururken siz Amerika'nın, işbirlikçi yönetimlerin misafirperverliğinde Kutsal Topraklar dahil tüm Arap Yarımadası'nda varlık göstermesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Müslüman ülkelerde Amerika büyükelçiliklerinin bulunması doğru mudur? Amerika bazı Müslüman topraklarını işgal ederken bazı Müslüman ülkelerin Amerika ile anlaşmalar yapması doğru mudur? Hudeybiye Anlaşması Müslümanlarla müşrikler arasında topluca yapılmışbir anlaşma değil midir? Müslümanların bir kısmı bu anlaşmanın dışında mıkalmıştır? O zaman bir yandan Müslüman topraklarının bir kısmı işgal edilirken bir yandan işgalciyle başka Müslümanlar anlaşabilir mi? Yoksa tüm Müslümanlar bu işgalciyi defetmek için tüm güçlerini seferber mi etmelidir? İşgal sözkonusuyken başka Müslümanların işgalciyle herhangi bir şekilde anlaşması ne hükmündedir?

Benim yazım saldırı Mihca kardeşinki ‘istihza’ içerikli miydi? Sizinle alay ettiğinden nasıl emin olabilirsiniz? Niyeti neden saf ve temiz olmasın? Bu da Müslüman bir kardeş hakkında ‘sui zan’ beslemek değil midir?

Hamas neden Mekke Zirvesi’nde Filistin topraklarından taviz vermiştir? Neden işgalciye karşı cihad yolunu terkedip demokrasiye yönelmiştir? İşgalciye karşı silahı bırakmanın hükmü nedir? Neden Hamas ve Mursi Yahudilere karşı silahını çeviren mücahitleri hapse atmaktadır? Amerika neden Müslümanları Müslüman ülkelerdeki hava üslerinden vurmaktadır? Neden Müslüman Kardeşler’den yöneticiler işgalci Amerika’dan maddi yardımlar alarak bu yardımlarla Müslümanları avlamaktadır? El Kaide’den çok daha eski bir oluşum olan Müslüman Kardeşler Cemaati’nin, Amerika’nın 11 Eylül’e gelene kadar ya da daha sonra yaptığı zulüm ve işgallere verdiği cevap ya da tepki ne olmuştur? Müslüman Kardeşler merkezli yönetimlerin bu uygulamalarının Kur’an ve Sünnetteki yerini açıklar mısınız?

Şura Suresi’nin 40. ayetinde ‘bir kötülüğün karşılığı, aynı şekilde bir kötülüktür’ buyurulmaktadır. Nahl Suresi’nin 126. ayetinde de ‘Eğer ceza verecekseniz, size yapılanın misliyle cezalandırın.’ buyrulmaktadır. El Kaide’nin, sivillerin de öldüğü operasyonlarında en azından dayandığı ayet ve hadisler, tefsirler vardır. Ama korkarım ki siz bu delilleri beğenmeseniz de Müslüman Kardeşlerin uygulamalarında dayanacağı bir ayet ya da hadis mevcut değildir. Tabi ki Müslümanlara Amerikan Ordusu’nda çalışıp gerektiği takdirde işgal edilen Müslüman topraklarında Müslümanlara karşı savaşma cevazı veren, demokrasi savunucusu Yusuf El Kardavi gibilerin fetvalarını getirecekseniz o başka!