Türban Şal, tesettür olmaz tartışması...

TIMETURK / Haber Merkezi

İsmailağa Cemaatine yakın İhvanlar internet sitesinde Türban şalın tesettür olamayacağı ile ilgili oldukça sert ifadelerle bir tartışma başladı. işte o tartışmanın fitilini ateşleyen haber:

" Bildiğiniz gibi başörtüsü Üniversitelerde ve İmam Hatip liselerinde serbest oldu. Daha önce yazdığımız bir yazıda eski mücadeleci başörtülü mücahidelerin olmadığını, moda belasına çarpılan Müslüman gençliğin hayasızlıkta açıkları bile geçtiğini (istisnalar olmakla birlikte) dolayısıyla başörtüsü de kafirler açısından bir tehdit kalmadığını yazmıştık.
Daha sonra fark ettik ki, başörtüsü serbest kalırken İslami Tesettür(!) modasını elinde barındıran büyük firmalar “şal” diye bir şey çıkartmışlar. “Türban şal” ya da “başörtüsü şal” olarak adlandırılan bu örtüyü başörtüsü yerine çıkartmışlar..
Öncelikle söylemek gerekir ki, bu örtü kesinlikle İslamın emrettiği tesettürü yerine getirmiyor. Boyun, omuz meydana çıkıyor, kimisinde bağır açılıyor, incelerinde saç gözüküyor… İslamın tesettür emrindeki hikmete ters olarak kişiyi alımlı gösteriyor. Yani İslami açıdan tam bir felaket…

İnsanlarımıza moda belası benimsetildiği için maalesef gençler bu konuda çabuk aldanıyorlar. Bir bakmışınız siyah, bir bakmışınız ortalık pembeye boyanmış. Niçin? Moda bu renk olduğu için!
TAKMASI KOLAY, ÇIKARMASI DA!
Dediğimiz gibi örtünün tesettürle alakası yok. Tamamen güzellik malzemesi olarak kullanılıyor. Ancak bunu birde psikolojik yönü var. Takılan şal zaten emanet gibi duruyor. Çıkarması da takması kadar kolay. Dolayıp takılıyor, dolayıp çıkartılıyor. Yani tesettürü önemsizleştiriyor. Bunu psikolojik olarak veriyor insana.
İMAM HATİP YÖNETİMİ İSTİYOR
Bazı kardeşlerimizle bu konu hakkında istişare yaparken çocuklarının İmam Hatip yönetimi tarafından bu şala zorlandığı, aynı renkte olması gerektiği gibi mecburiyetin getirildiğini söylüyorlar. Belki bir düzen ve tertip olması için gayret ediyorlar, belki iyi niyetliler ancak bildiğiniz gibi cehennem yolu iyi niyet taşları ile döşenmiştir.

AŞAĞILAMA DEĞİL…
Dışarıda başörtüsü ve şal takan hanım kardeşlerimiz bunu bir aşağılama olarak kabul etmesinler. Biz aynı uyarıyı çarşaflılara da yaptık. Topuz yapmayın, topuklu giymeyin dedik. Çünkü Tesettür süslenmek için değil gizlenmek için farz kılındı. Allahu Teala tesettür ile örtünün buyurdu, süslenin buyurmadı…

Ayrıca bu başı sıkmalar, balon gibi yapmalar, topuzlar vs. gerçekten çok komik bir hale sokuyor bayanları. İnsanlar indinde komik, Allah katında da sorumlu hale düşüyoruz. Hanım kardeşlerimize bu konuda yalvarıyoruz; bırakın tarzı, alın farzı… Güzelliğinizi helalinize saklayın. İnsanların sizi soyarcasına bakmasına müsaade etmeyin. Gelin, hep birlikte asr-ı saadeti yaşatalım.
“Ateş (cehennem) ehlinden iki sınıf vardır, henüz onları görmedim. (Birinci sınıf) Yanlarında sığır kuyruğu gibi bir şeyler taşıyıp onlarla insanlara vuran kimseler (İkincisi) Giyinmiş çıplak kadınlar ki, bunlar Allah’a taatten (itaatten) dışarı çıkmışlardır. Bunlar (hem kendileri baştan çıkmıştır), hem de başkalarını baştan çıkartırlar. Başları deve hörgücü gibidir. Bu gibi kadınlar, Cennet’e girmek şöyle dursun, onun kokusunu bile alamazlar. Halbuki Cennet’in kokusu şu şu kadar uzak mesafeden hissedilir” (Hadîsin ravisi Ebu Hureyre hazretleridir)