Mali için Zaman mı yoksa Star Gazetesi mi yalan söylüyor?
Zaman Gazetesi 'Mali'de Aralarında Osmanlı elyazmalarının da olduğu tahmin edilen koruma altındaki yüzlerce eser, kutularından çıkarılarak tek tek imha edilmiş' dedi. Star Gazetesi ise 'Fransızların, muhalefetin kalesi Timbuktu’ya girdiğinde dünyaya duyurduğu tarihi el yazmalarının bulunduğu ‘kütüphane yandı’ iddiası yalan çıktı. Tarihi el yazmalarının savaş başlamadan önce inşa edilen korunaklı bir binaya nakledildiği ortaya çıktı.' dedi
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-02-01 12:36:26
TIMETURK / Haber Merkezi
Star: Yakmadılar
Star Gazetesi'nde Kemal Gümüş imzalı olarak yer alan haber:
Fransızların, muhalefetin kalesi Timbuktu’ya girdiğinde dünyaya duyurduğu tarihi el yazmalarının bulunduğu ‘kütüphane yandı’ iddiası yalan çıktı. Tarihi el yazmalarının savaş başlamadan önce inşa edilen korunaklı bir binaya nakledildiği ortaya çıktı.
Fransız ordusunun Mali’de isyancı muhaliflerin elinden aldığı Timbuktu’daki tarihi kütüphane ile birlikte içindeki el yazması eserlerin isyancılar tarafından yakıldığı iddiası yalan çıktı. Timbuktu’daki tarihi Ahmet Baba Yazma Eserler Kütüphanesi’nde araştırmacı olarak görev yapan Dr. Muhammed Said Mathee, Fransızlar’ın Mali’deki olayları çarpıttığını söyledi. İki gün önce Fransız ve İngiliz haber kaynaklarının dünyaya duyurduğu ve isyancıların tarihi kütüphaneleri yaktığı şeklinde servis ettiği haberlerin gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı.
Yananlar eski saklama kapları
Cape Town Üniversitesi’nde Öğretim üyesi olan Dr. Muhammed Said Mathee “Kütüphane ile Capetown üniversitesi arasında başlatılan proje kapsamında görev almıştım. Tarihi kitapların yakıldığı şeklinde haberler doğru değil çünkü o eserlerin korunması için daha önce yeni bir bina inşa edilmişti ve tüm eserler yeni binaya taşındı. Yakılanlar ise kitapları korumak için yapılmış olan eski saklama kaplarıdır. Kitapların tamamı sağlam” şeklinde konuşarak tepki gösterdi.
Müdahale barışı zorlaştırdı
Fransız müdahalesiyle birlikte bölgesel barışın daha da zorlaşacağını belirten Dr. Mathee: “Zaten kütüphane için yeni bir bina yapılıp yazma eserler bu binaya taşınmıştı. Timbuktu’yu kontrol eden Ensaruddin bulunduğu süre zarfında eserlerin korunmasına özel önem verdi. Ancak Timbuktu’da bu eserlerin çalınması ve bölgeye gelen yabancılara satılması çok sık rastlanan bir olaydır. Medyanın bu konuyu farklı yansıtmasının iki nedeni var. Birincisi Fransa’nın müdahlesini meşrulaştırmak. İkincisi ise Fransa’nın kütüphaneyi (Amerikanın Irak’ta yaptığı gibi ) tahrip edip bu çirkin eylemi İslamcı grupların üzerine atmak istemesi ve bu şekilde islam dünyasının tepkisini de azaltmak istemesidir. Acı olan ise yüzbinlerce eserin gereken ilgiyi görmemesi ve sadece günümüze kadar bin tanesinin tercüme edilmesidir” dedi.
MALİ’YE ‘BARIŞ GÜCÜ’ BM GÜNDEMİNDE
BM Güvenlik Konseyi’nin 20 Aralık’ta kabul ettiği 2085 sayılı kararda Mali’ye Afrika ülkeleri öncülüğünde bir barışgücü (AFISMA) konuşlandırılmasının planlandığı bildirildi. Öte yandan Mali Cumhurbaşkanı Taroure ülkenin kuzeyini elinde tutan Tuareg militanları ile ulusal barışma için konuşma önerdi. Taroure, diyalog için ön şartının MNLA’nın silahlarını bırakması ve herhangi bir toprak talebinde bulunmaması olduğunu söyledi.
SAVAŞIN PARASI JAPONYA’DAN
Mali’de asıl olarak Fransız ve Afrika askerleri çatışsa da savaşın finansını birçok ülke irlikte karşılıyor. bunların arasında en dikkat çekici olanı ise Japonya. Japonya, Mali’deki askeri operasyonlara 120 milyon dolar maddi yardımla ilk sırada yer alırken, ikinci sırada 96 milyon dolarla ABD bulunuyor. Almanya öncülüğündeki Avrupa Birliği’nin mali yardımı ise 67 milyon dolar. Japonya’nın Mali’deki askeri operasyona en büyük mali desteği vermesinin altında, Çin’in Afrika’daki nüfuzunu her geçen gün arttırması gösteriliyor.
Zaman: Yaktılar
Zaman Gazetesi'nde Cumali Önal imzalı haberde şunlar belirtilmiş:
Mali’nin önemli şehirlerinden Timbuktu, büyük bir dram yaşıyor. Şehirde türbeler havaya uçurulmuş, kütüphanede bulunan her biri hazine değerindeki elyazması kitaplar yakılmış. Yaklaşık bir yıldır şehri kontrol eden isyancılar, tek kurşun atmadan Timbuktu’yu Fransızlara bırakmış.
Hiçbir direnişle karşılaşmadan Fransız kuvvetleri öncülüğünde Mali askerleri tarafından teslim alınan dünyaca ünlü tarihî kent Timbuktu, zor günler geçiriyor. Dindar bir toplum olan Malililer, yaklaşık bir yıl önce topraklarını işgal eden ve kendilerine baskı uygulayan isyancıların niyetinin ne olduğunu hâlâ anlayamadıklarını söylüyor. İlk iş olarak halkın gözü önünde bir kişinin elinin kesildiğini, bir kişinin de idam edildiğini anlatıyorlar. Bir başkası, Sidi Mahmud Haydari Türbesi’nin havaya uçurulduğu yeri gösteriyor. Büyük caminin girişi İslam’a uymadığı gerekçesiyle yıkılmış. En hazini, kentin kütüphanesindeki paha biçilmez elyazması eserlerin tahrip edilmesi. Aralarında Osmanlı elyazmalarının da olduğu tahmin edilen koruma altındaki yüzlerce eser, kutularından çıkarılarak tek tek imha edilmiş.
Kona gibi şehirlerde direnişle karşılaşan Fransız birlikleri, Timbuktu’yu tek kurşun atmadan ele geçirmiş. Yerel halkın anlattıklarına göre, buna sebep bir yıl önce şehri ele geçiren isyancıların uygulamaları. Kenti aylarca birkaç yüz kişiyle ellerinde tutan isyancıların önemli bir kısmını çocuklar oluşturmuş. Hatta bazı çocuklar, silahları kaldırmakta dahi zorlanıyormuş. İsyancıların gelmesiyle birlikte kenti terk etmek zorunda kalanların büyük bir kısmı evlerine hâlâ dönmüş değil. Bu da kente terk edilmişlik görüntüsü veriyor. Bir kısmı Mali’nin farklı kentlerinde akrabalarının yanında kalırken, bazıları komşu Moritanya’ya sığınmış.
Kentte hâlâ Fransız birlikleri devriye geziyor. Havaalanı çevresinde konuşlanan Fransız askerlerin yanında, Mali’ye yardıma gelen Batı Afrika birlikleri de yer alıyor. Kentte Mali bayraklarından çok Fransız bayrakları görmek ise ister istemez isyancıların neticede kime ve neye hizmet ettiğini düşündürüyor bize. Mali’ye özgü kerpiç evlerin ağırlıkta olduğu kentin dar sokaklarında yürürken, halkın bizi Fransız zannederek Fransa lehine attıkları sloganlarla isyancıların oluşturduğu atmosferi bir daha ortaya çıkıyor. Aslında aynı sloganlarla hemen her kentte ve köyde karşılaştık.
İsyancıların koyduğu kurallar, en çok kaddınların hayatını zorlaştırmış. Şehrin duvarları, İslami sloganlarla dolu. Bir kısmı silinirken ya da üzeri karalanırken bir kısmı hâlâ duruyor. Kentin girişinde “İslam’ın minaresi ve şeriatın uygulandığı kente hoş geldiniz” ifadesi yer alıyor. Kent içinde de İslam Polisi ve İslam Mahkemesi gibi tabelaları görüyoruz.
Ülkenin ikinci büyük kenti Segu’dan Timbuktu’ya giderken sayılarının birkaç bin kişiyle sınırlı olduğu belirtilen isyancıların nasıl oluyor da Türkiye kadar bir alanı kontrol ettiklerini anlamakta zorlanıyoruz.
İki kent arasındaki yolculukta neredeyse bir günümüz geçiyor. Bu yolu aşarak gelen isyancılar güzergâh üzerindeki köylere neredeyse hiç uğramamış. Sadece bazı büyük kasabalarda kısa süreliğine durarak propaganda yapmışlar. Dindar bir toplum olan Malililer, topraklarını işgal ederek kendilerine baskı uygulayan isyancıların niyetinin ne olduğunu hâlâ anlayamadıklarını da belirtiyor.
İslam ülkeleri medyasının Mali ilgisizliği
Zaman ekibi olarak Timbuktu’ya kendi imkânlarıyla giren ilk gazetecilerdik. Burada bizim dışımızda, sadece orduyla gelen Fransız medyası var. Dünyanın konuştuğu Mali, İslam ülkelerindeki medya tarafından ise neredeyse hiç izlenmiyor.
İslam ülkelerindeki bir kısım medya, Fransız müdahalesine destek verirken bir kısmı ise Selefi ya da El Kaide bağlantılı gruplara “İslamiyet’i ve Mali’yi savundukları” gerekçesi ile toz kondurmuyor. Fransızların Malililer tarafından nasıl çılgınca alkışlandığını görüyoruz. Namaz kılan Malililer dahi, Fransız bayraklarını bellerine dolayarak ibadetlerini gerçekleştiriyor. İlginçtir, Fransızların ülkelerini bir tufandan ve felaketten kurtardığını söylüyorlar. Bu algıya kimler, neler yaparak sebep oldu? Afganistan’dan Pakistan’a, Yemen’den Somali’ye tüm İslam dünyasında terör estiren El Kaide yanlısı grupların Mali’de oluşturduğu hava bu. Küçücük çocukların ellerine silah veren, yasaklarla bir yere varılabileceğini hesaplayan anlayış.
Kültür mirası Timbuktu
1988’den bu yana UNESCO’nun dünya kültürel mirasları listesinde yer alan Timbuktu, Sahra Çölü havzasında İslam’ın yaygınlaşmasında büyük rol oynadı. Şehirde Batı Afrika’nın en eski camileri Djingareyber, Sankore ve Sidi Yahya bulunuyor. Ayrıca 15. yüzyılda yapılan Sankore Camii bünyesinde kurulan Sankore Medresesi, İslam tarihinin en köklü üniversitelerinden birisi. Asırlarca bölgenin İslami ve ilmi başkenti olan şehirde bulunan ve bir kısmı 12. yüzyıldan kalma elyazmalarında, İslam ilimleri ve astronomi alanında kıtanın en eski çalışmaları yer alıyor.
SON VİDEO HABER
Haber Ara