Haber Merkezi / TİMETÜRK
Leonard Vincent'in haberine göre 100 kadar asker Asmara'da darbe teşebbüsü başlattı.Devlet TV'sinin yayınını kesmeye zorlandı.
Eri-TV'nin müdürü Asmelash Abreha'nın okuduğu açıklamada 1997 anayasasının uygulanacağını ve siyasi tutukluların salıverileceği belirtildi.
Özel TV'ların yayının da durdurulduğu ifade edildi. Habere göre Pazartesi günü başkent Asmara'da silah sesleri duyuldu. Ordu başkanlık sarayının etrafında önlem aldı.
Gazeteci Mehari Abraham'a göre askerler şehre ağır ve hafif silahlar soktu. Tankların başkent caddelerinde olduğu belirtiliyor.
Enformasyon Bakanlığı askerle tarafından kuşatıldı. Stockholm'da yaşayan İnsan hakları aktivisti Meron Estefonos expressen.se sitesine bu sabah yaptığı açıklamada Asmara'daki arkaşlarıyla konuştuğunu ve Enformasyon Bakanlığı'ndaki çalışanların esir alındığını iddia etti. Esir alınlar arasında Başkanın kızı da bulunuyor.
Son Dakika: Asmara Havaalanı ve Merkez Bankası'nın da darbecilerin kontrolünde olduğu bildirildi.
KISACA ERİTRE TARİHİ VE SİYASİ MÜCADELE
Eritre Islam cografyasinin bagimsizligini yakin bir zamanda elde etmis bir ülkesidir. Bir zamanlar Eritre'de verilen bagimsizlik mücadelesi Türkiye dahil bütün Islam alemindeki Islami olusumlarin gündemindeydi. Çünkü burada komünist Etyopya sultasina karsi Eritre'deki Müslüman halkin bagimsizlik ve hürriyetlerine kavusmalari için mücadele veriliyordu ve bu mücadele Islami bir duyarlilikla baslatilmisti. Ancak ne yazik ki Islam cografyasinin daha baska bölgelerinde oynanan oyun burada da oynandi ve zaman içinde bagimsizlik mücadelesinin yönü degistirildi.
Komünist blogun çökmesiyle birlikte Etyopya'daki diktatörlük rejiminin çökmesinden sonra Eritre bagimsizligina kavustu. Ancak ortaya çikan devlet yillarca bagimsizlik mücadelesi veren Müslüman halkin haklarini savunan bir devlet degil Dogu Avrupa'nin hatta Kizil Deniz'e kiyisi olan ülkelerin birçogunu rencide eden bir çiban basiydi. Bu çiban basini çagdas sömürgeci güçler, bölgede uzaktan kumandali bir kukla yönetim olusturmak ve onun vasitasiyla kendilerine kafa tutanlari hirpalamak için ortaya çikarmislardi. Bu yüzdendir ki Eritre'de ortaya çikan yönetim Körfez savasinda Amerika'nin yaninda yer almayarak Irak'a destek veren Yemen'in cezalandirilmasinda kullanildi. Bu cezalandirma isleminde Eritre, Yemen'in Kizil Deniz'deki üç adasini isgal etti. Yine Amerika'nin dümen suyuna girmeyen Sudan'in cezalandirilmasinda da Eritre'den yararlanildi. Oysa Sudan, Eritre'den kaçan bir milyon mülteciyi barindirmis, Eritre'deki bagimsizlik mücadelesine de en büyük lojistik destegi vermisti. Eritre, bir ara iyi geçindigi yeni Etyopya yönetimiyle de geçtigimiz aylarda arayi açti ve savasa girdi.
Ancak bu günlerde Eritre'nin artik tutumunu degistirme ihtiyaci duydugunu görüyoruz. Geçen ay, Sudan'la en üst düzeyde diplomatik iliskileri baslattigini açikladi. Bu gelisme ayni zamanda Eritre'nin Güney Sudan'daki ayrilikçi Sudan Halk Kurtulus Cephesi (SPLA)'ne de destegini çekmesi anlamina geliyordu.
Sonuç olarak sunu söyleyebiliriz ki Eritre'nin özellikle yakin tarihi Islami duyarlilik tasiyanlarin ibret almalari gereken önemli gelismelerle doludur. Eritre ayni zamanda tarihte adaletiyle ün salmis olan ve Mekke'deki müsriklerin zulmünden kaçan ilk muhacirlerin sigindigi ülkenin krali Necasi'nin yönetiminde kalmis topraklardandir. Bu açidan Islam davetinin yayilmasi sürecinde özel bir yeri vardir. Biz de bu ayki "Islam Cografyasi" bölümümüzde bu ülkeyi tanitiyoruz
Eritre Hakkinda Genel Bilgiler
Resmi adi: Eritre Cumhuriyeti
Baskenti: Asmara (Nüfusu: 400 bin)
Diger önemli sehirleri: Keren, Akordat, Mitsiva, Assab, Nakta.
Yüzölçümü: 117.400 km2
Nüfusu: 4.000.000 (1999 tahmini). Nüfusun % 15'i sehirlerde yasamaktadir. Ortalama ömür 47 yildir. Nüfusun % 46'sini 14 yasin altindakiler olusturmaktadir.
Nüfus artis hizi: % 3.1
Etnik yapi: Eritre'de en büyük etnik kitle nüfusun yaklasik % 48'ini olusturan Tigrinyalilardir. Tigrinyalilarin büyük çogunlugu hiristiyandir. Tigrinya dili denen bir dili konusurlar. Yerlesik hayata geçmis olan Tigrinyalilar genellikle hayvancilikla ve hurda vs. ticaretiyle ugrasirlar. Ikinci büyük etnik grup ise nüfusun % 31'ini olusturan Tigrelerdir. Tigrelerin tamami Müslümandir. Konustuklari Tigre dili Tigrinya diline yakindir. Göçebe hayati sürmekte ve genellikle hayvancilikla ugrasmaktadirlar. Üçüncü büyük etnik grup ise nüfusun % 4.3'ünü olusturan Afarlardir. Afarlar kendilerinin Arap kökenli olduklarina inanmaktadirlar. Kiyilarda yasayan Afarlar çogunlukla balikçilikla, iç kesimlerde yasayanlarsa genelde göçebe hayvancilikla geçinirler. Kendilerine özel bir dilleri vardir. Afarlarin hepsi Müslümandir. Ancak bugünkü yasantilarinda Islâm öncesi dinlerinin izleri kismen görülmektedir. Onlardan sonra % 3.8 orana sahip olan Becalar gelir. Çogunlugu Sudan sinirlari içinde yasayan Becalar, Kusi dilleri grubuna giren bir dil konusurlar. Becalarin da tamami Müslümandir. Diger etnik unsurlarin basta gelenleri ise Kunamalar, Agaular, Saholar, Naralar ve Amharalardir. Bunlarin arasinda da Müslümanlar çogunluktadir.
Dil: Resmi dil Arapça ve Tigrinya dilidir. Halk arasinda ayrica yukarida zikredilen etnik unsurlarin dilleri de konusulmaktadir.
Din: Resmi istatistik verilere göre nüfusun % 50'si Müslümandir. Müslümanlarin tamami sünnidir. Geriye kalan nüfus ise hiristiyan ve çogunlugu ortodokstur.
Cografi durumu: Bir Dogu Afrika ülkesi olan Eritre, dogudan Kizildeniz, güneyden Cibuti, güneybatidan Etyopya, kuzeyden ve kuzeybatidan ise Sudan'la çevrilidir. Basta Baraka olmak üzere sicak dönemlerde kuruyan birkaç akarsuyu bulunmaktadir. Topraklarinin yaklasik % 11'i tarim alani, % 30'u otlak, % 4'ü ormanliktir. Kizildeniz kiyisinda tarima elverisli araziler bulunmaktadir. Bati bölgeler nispeten dagliktir. Eritre'de Etyopya'ya nispetle daha ilimli ve daha yagisli bir iklim hâkimdir.
Yönetim sekli: Eritre'deki mevcut yönetimde Eritre Halk Kurtulus Cephesi söz sahibidir. Bunda Etyopya'daki komünist rejimin zayiflamasindan sonra Batili ülkelerin ve Israil'in bu örgütü fiilen desteklemelerinin ve silahlandirmalarinin etkisi olmustur. Bu cephenin liderligini yapmis olan Asyas Afewerki bagimsizlik sonrasinda geçici Devlet konseyi baskanligina getirildi. Anayasanin ve sistemin belirlenmesinden sonra da cumhurbaskanligina seçildi ve halen bu görevi sürdürmektedir. Görünüste çok partili bir sistemden söz edilse de uygulamada tek parti hakimiyeti söz konusudur. Eritre, BM ve Afrika Birligi Örgütü üyeligine kabul edilmistir.
Idari bölünüs: 10 idari bölgeden meydana gelmektedir.
Tarihi: Eritre'de Islâm'in tarihi Resulullah (a.s.) dönemine kadar uzanir. Mekke müsriklerinin zulmünden kaçan bazi Müslümanlarin Habesistan'a siginmalari sonucunda Habesistan kralliginin yönetimi altinda bölgelerde yasayan halk Islâm'la tanisti ve özellikle Eritre bölgesinde birçok insan Müslüman oldu. (Bu hicretten en çok etkilenen bir halk da Somali halkidir. Allah izin verirse Somali'yi tanitirken bu ilk hicretin Somali'deki tesirlerinden daha ayrintili olarak söz edecegiz.)
Emeviler döneminde Islâm hilafetine baglanan, sonra Abbasi hilafetine tabi olan Eritre, 1557 - 1885 yillari arasinda da Osmanli devletine tabi olmustur. 1885'te Italyanlar tarafindan isgal edildi. Italyanlar II. Dünya Savasi'ndan yenik çikinca Eritre Ingiliz sömürgecilerin eline geçti. Eritre halki 1946'da, sömürgecilerin vatanlarini terk etmeleri için BM nezdinde ve daha baska kanallardan mücadele vermeye basladi. Bu mücadelede öncülügü Seyh Ibrahim Sultan Ali'nin liderligindeki Islâmi Birlik (Râbita) Partisi yürütüyordu. Ancak bazi sömürgeci güçlerin kiskirttigi hiristiyan Eritreliler Habesistan (Etyopya) ile birlesmek istediklerini bildirdiler. O zaman Eritre halkinin % 70'ini olusturan Müslümanlarin bagimsizlik istemelerine ragmen BM teskilati hiristiyan Eritrelilerin isteklerini dikkate alarak Eritre'nin Habesistan'la birlesmesini öngören 390 sayili bir karar çikartti. Ancak Eritre'nin bagimsizlik mücadelesini organize etmek üzere olusturulan ve liderligini Hamid Idris Avati'nin yaptigi Eritre Kurtulus Cephesi, BM'in kararini tanimayarak 1961'de fiili mücadele baslatti. Öte yandan Habesistan kralligi 1962'de BM'in söz konusu kararina dayanarak Eritre topraklarini kendi topraklarina kattigini açikladi. Habesistan kralliginin bu haksiz kararina ragmen lideri de savasçilari da Müslümanlardan olusan Eritre Kurtulus Cephesi silahli mücadeleye devam etti. Hiristiyan Eritreliler ise bagimsizlik mücadelesine karsi Etyopya ordusuna yardimci oluyorlardi. Eritreli hiristiyanlar 1975'ten sonra metot degistirerek Eritre Kurtulus Cephesi'nin içine sizmaya basladilar. ABD ve Israil tarafindan özel olarak yetistirilen ve kendilerine komando denen hiristiyanlarin asil gayelerinin ortaya çikmasi üzerine Eritre Kurtulus Cephesi bunlari tasfiye etmeye basladi. Bu kez onlar da Eritre Halk Kurtulus Cephesi adinda ayri bir örgüt kurdular. Bu örgüt daha çok Eritre Kurtulus Cephesi'ne karsi savasmaya ve onun ele geçirdigi bölgeleri ellerinden almak için çarpismaya basladi. ABD ve Israil basta olmak üzere çesitli sömürgeci ülkeler de örgütü silah ve para yönünden desteklediler. Bu ülkeler "insani yardim" diye Eritre Halk Kurtulus Cephesi'ne silah yardimi yaptilar. Küba basta olmak üzere bazi komünist ülkeler de Eritre'ye asker göndererek adi geçen örgütün gerillalarinin yaninda çarpistirdilar. Eritre Halk Kurtulus Cephesi militanlari ele geçirdikleri bölgelerdeki Müslümanlara agir zulümler yapiyor, mal varliklarina el koyuyor, hatta kadinlara tasallut ediyorlardi. Bununla da kalmayip ele geçirdikleri bölgelerde Islâm ilkelerine göre yasanmasini yasakliyorlardi. Öte yandan 1974'te Habesistan'daki krallik rejimini devirerek yerine komünist bir rejimi hâkim kilan ve ülkenin adini Sosyalist Etyopya olarak degistiren yöneticilerle zaman zaman gizli görüsmeler yaptiklari oluyordu.
Etyopya'daki komünist rejimin zayiflamaya baslamasi üzerine sömürgeci güçlerin ve özellikle Israil'in Eritre Halk Kurtulus Cephesi'ne yardim ve destekleri artti. 1991 baslarinda Etyopya'daki komünist rejimin çökmesi ve Etyopya Devrimci Demokratik Halk Cephesi'nin yönetimi ele geçirmesi üzerine, ayni yilin Mayis ayinda Eritre Halk Kurtulus Cephesi gerillalari Eritre topraklarinin baskenti Asmara'yi ele geçirerek bu bölge üzerindeki Etyopya hâkimiyetine son verdiler. Bu olaydan sonra geçici bir Eritre hükümeti olusturuldu. Daha sonra 23 - 25 Nisan 1993 tarihlerinde gerçeklestirilen halkoylamasinda, seçmen kütüklerine kayitli 1 milyon 18 bin kisinin % 98'inin oy kullanmasi ve bunlarin da % 99.8'inin bagimsizlik yönünde oy vermesi üzerine 24 Mayis 1993'te Eritre'nin bagimsizligi ilan edildi. Bagimsizlik sonrasinda üyelerini genellikle Eritre Halk Kurtulus Cephesi mensuplarinin olusturdugu 4 yillik bir geçis dönemi hükümeti olusturuldu. Bagimsizlik mücadelesinde etkili bir rol oynayan Eritre Islâmi Cihad Hareketi ise yönetimin disinda kaldi. Bu durum üzerine Eritre Islâmi Cihad Hareketi kurulan geçis dönemi hükümetine karsi tavir alarak Eritre'nin Islâmi kimliginin korunmasi için mücadeleyi sürdürmeye karar verdi.
Dis problemleri: Eritre yönetiminin saldirgan tutumu sebebiyle bu ülkenin birçok komsu ülkeyle arasi açilmistir. Bunlarin basinda ise Yemen, Etyopya ve Sudan gelmektedir. Ancak Sudan'la diplomatik iliskileri baslattigindan bu ülkeyle iliskileri iyilesme sürecine girmis bulunuyor. Diger iki ülkeyle arasindaki problem ise tümüyle çözüme kavusturulmus degildir. Yemen'le arasindaki problemin sebebi Kizil Deniz'de bulunan ve Yemen'e ait üç adanin isgal edilmesidir. Etyopya'yla anlasmazligin sebebi ise sinir konusundaki ihtilaftir. Ayrica Eritre yönetiminin Israil'le siki münasebet içinde olmasi Ortadogu ülkelerini rahatsiz etmektedir.
Iç problemleri: Eritre her ne kadar Etyopya'dan bagimsiz olduysa da bagimsizlik sonrasinda yönetimin Eritre Halk Kurtulus Cephesi'nin tekeline geçmesi ve bagimsizlik mücadelesinde etkin rol oynayan Eritre Islâmi Cihad Hareketi'nin saf disi edilmesi bir iç mücadeleye yol açmistir. Eritre Islâmi Cihad Hareketi, sosyalist ve Batici anlayisa sahip, Israil'le yakin iliskileri olan Eritre Halk Kurtulus Cephesi'nin ülke yönetimini tekeline almasi, çok seslilige firsat vermemesi, geçis sürecini bahane ederek degisik siyasi egilimlerin kendilerini temsil edecek siyasi partiler kurmalarina imkân tanimamasi karsisinda silahli mücadeleyi sürdürme karari almisti. Eritre nüfusunun yaridan çogunu olusturan Müslüman kitle de Eritre Halk Kurtulus Cephesi'nin devlet yönetimini tekeline almasindan rahatsizdir.
Islami Hareket: Eritre'deki bagimsizlik mücadelesi Islâmi anlayis sahibi kisilerin öncülügünde baslatilmistir. Ancak zaman içerisinde dis güçlerin oyunlari ve müdahaleleri sonucunda Islâm'dan uzak kisiler bagimsizlik mücadelesinde etkin rol oynayan örgütlere sizmislardir. Baslangiçta Islâmi bir çizgide olan Eritre Kurtulus Cephesi'nin liderligini sol görüslü Abdullah Idris Muhammed'in ele geçirmesi üzerine örgütün çizgisi degisti. Bunun üzerine Islâmi anlayis sahipleri bu örgütten ayrilarak baska örgütler olusturma geregi duydular. Bugün Eritre'deki Islâmi mücadelenin basini 2 Aralik 1988'de kurulan Eritre Islâmi Cihad Hareketi çekmektedir. Bu hareket daha önce Eritre Kurtulus Cephesi'nden ayrilarak degisik gruplar olusturan Islâmi anlayis sahiplerini bir araya getirmistir. Islâmi Cihad Hareketi kurulusundan sonra hem Eritre Halk Kurtulus Cephesi'nin militanlariyla hem de Etyopya askerleriyle mücadele etmek zorunda kaldi. Ancak Eritre Halk Kurtulus Cephesi'nin sömürgeci güçlerce desteklenmesi ve Etyopya'daki komünist rejimin yikilmasindan sonra yönetimi ele alanlarin bu örgütle isbirligi yapmalari Islâmi Cihad Hareketi'nin saf disi edilmesine imkân saglamistir.
Ekonomi: Eritre ekonomisi birinci derecede tarim ve hayvanciliga dayanir. Nüfusun % 85'i kirsal alanda yasamakta, bunlarin çogu hayvancilikla ugrasmaktadir. Kirsal alanda yasayanlarin üçte ikisi yerlesik veya yari yerlesik hayat, kalani göçebe hayati sürdürmektedir. Gayri safi milli hasilasi,550 milyon dolar olarak tahmin edilmektedir. Kisi basina düsen milli gelir, 150 dolar civarindadir. Bagimsizlik öncesinde Etyopya yönetimi Eritre'deki bagimsizlik mücadelesi dolayisiyla bu bölgeyi özellikle ihmal etmisti. Dolayisiyla Eritre'nin sanayisi çok geri durumdadir.