DÖNEM boyunca öğrencinin derslerdeki performans ve sınav notlarına yansıyan başarı düzeyinin, karnede özet olarak tekrar gösterildiğine dikkat çeken Liana Keşçioğlu, 'Aslında sonuçlar sürpriz olarak değerlendirilmemeli. Bir başka ifadeyle, çocuğun başarısı ile ilgili takip, sadece karneyle değil, çok öncesinden başlamalı. Başarı sonuç odaklı değil, süreç odaklı değerlendirilmelidir' dedi.
ANNE ve babaları sadece kötü karneye değil iyi notlara karşı da uyaran Keşçioğlu, iyi gidişin devam etmesi için gerekli ortamın hazırlanması gerektiğini belirterek karne sürecinde ailelerin dikkat etmesi gereken noktaları şöyle anlattı: 'Unutulmamalı ki, dönemsel başarılar değil, devamlılığı olan başarılar kişileri hedefe götürebilir. Karnede, bazı ders notları yüksek iken bazıları düşük ise çocuğun ilgi ve yönelimlerine dikkat edilmelidir.
Sonuç olarak, başarı ya da başarısızlık hayatın içindeki doğal sonuçlardır. Bize düşen, başarıları olgunlukla karşılarken, başarısızlıklarla mücadele etme gücünü kazanmaktır. Anne-babalara düşen, her zaman destekleyici olmalarıdır. Karneleri 'her şeyin bittiği yer' olarak değil, çocuğun performansıyla ilgili ipuçları veren belgeler olarak değerlendirin. Buradan hareketle, çocuğun eksikleri ve ihtiyaçlarının saptanması, bir sonraki dönemde buna uygun destekleyici çalışmalar yapın.
ÖDÜL VERMEYİN
Karnedeki notlar ne olursa olsun, maddi ödüller vermek yerine, tatilde çocukla birlikte ortak faaliyetler planlayın.
AYRICA, çocuğun genel bir başarısızlığı varsa olumsuz tutum ve yaklaşımlar sergilemek yerine, uzman desteği almayı düşünün.
HERKES AYRI ÖĞRENİR
HER çocuğun kendine özgü bir öğrenme stili vardır. Karnedeki notlar genel olarak düşükse çocuğun akademik benlik algısı mutlaka değerlendirilmeli. Sorunun kaynağı ve gerçek ihtiyacın ne olduğu saptanmaya çalışılmalı. Gerekli görülüyorsa bir uzmana da danışılmalı.
Çocuğunuzu iyi tanıyın
ANNE-babaların çocuklarını iyi tanıması, ilgi ve yönelimlerini, güçlü ve zayıf yönlerinin farkında olmaları gerekiyor. Buna bağlı olarak, çocuktan gerçekçi beklentiler içinde olunmalı. Anne ve babalar bu çerçevede kendi beklentilerini mutlaka gözden geçirmeli.
Asla etiketlemeyin
ÇOCUKLARIN karnedeki başarısızlık durumlarında, 'ilgisiz, tembel, başarısız, beceriksiz, vurdumduymaz' gibi etiketlemeler çok yanlış. Çocuklar arkadaşlarıyla kıyaslanmamalı, eleştirilip aşağılanmamalı. Karne alındığında, karne üzerinde konuşulmalı, kendini değerlendirmesini yapma ve çözüm düşünmesine fırsat verilmeli.
