Dolar

34,9533

Euro

36,7005

Altın

2.997,96

Bist

10.009,59

Dümdüz edilen Gazze

İsrail’in 8 Günlük Gazze Vahşeti’nin yıkımı gün yüzüne çıkıyor. İsrail, tüm uluslararası anlaşmaları ihlal ederek Gazze’nin elektrik, su ve kanalizasyon şebekeleriyle altyapıyı hedef aldı.

13 Yıl Önce Güncellendi

2012-12-27 13:09:50

Dümdüz edilen Gazze


TİMETÜRK/Eva Bartlett*

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik 8 günlük saldırısının 4’ncü günü 17 Kasım’da İsrail Başbakan Yardımcısı Eli Yishai açık açık İsrail ordusunun “yollar ve su dahil tüm altyapısını yok ederek Gazze’yi Ortaçağlara döndürmesini” istemişti.

Ertesi gün eski İsrail Başbakanı Ariel Sharon’un oğlu Gilad Sharon İsrail’in “Gazze’deki tüm mahalleleri yerle bir etmesi” çağrısında bulundu. Sharon, “Tüm Gazze’yi dümdüz edin. Gazze’de elektrik, gaz ya da hareket eden araç, hiçbir şey kalmamalı” demişti.

İsrail-Hamas ateşkesinden neredeyse 1 ay sonra, Gazze’deki hükümet ve uluslararası kurumlar, Şerit boyunca İsrail’in altyapıyı bombalaması sonucu ortaya çıkan toplam zararı belirlemeye çalışıyorlar.

İlk değerlendirmeler, doğrudan hasarın 250 milyon dolar civarında olduğunu söylüyor. Hamas hükümet sözcüsü Tahir Nanu’ya göre ayrıca 700 milyon dolar kadar dolaylı bir yıkım söz konusu.

Korkunç yıkım ve zararı daha somut ifade edecek olursak; köprüler, binlerce ev, yüzlerce BM sığınağı, onlarca cami, birçok hükümet binası, medya ofisleri, finans kurumlar, hastaneler, sağlık ocakları, 2 stadyum, bir engelli spor kompleksi, su, kanalizasyon, elektrik şebekeleri, 100’den fazla okul, Gazze’nin hayat tünelleri ve sayısız yol.

İsrail bombardımanı sırasında El-Cezire’ye göre 400 bin insan 5 trafonun vurulması nedeniyle elektriksiz kaldı. Ateşkesten sonra elektrik şebekesindeki yıkımın gerçek boyutları ortaya çıktı.

Bilinen 4 trafonun yanında saldırısında Şerit’teki 32 trafonun İsrail daha bombalandığı ya da zarar gördüğü belirlendi. Gazze Elektrik Dağıtım Şirketi’nden (GEDCo) Usame Dabbour İsrail yıkımını şu sözlerle anlatıyor:

“Saldırılar sırasında hasar gören hatların çoğunu bağlayabildik. Ancak bu geçici tamiratları düzeltmemiz gerekiyor zira bunlar teknik standartlara göre yapılmadı. Sınır bölgelerinde yaklaşık 5 bin insan hala elektriksiz. Onları bağlayamıyoruz zira ateşkese rağmen hala o bölgelere gitmek çok tehlikeli”.

Elektrik telleri, direkleri, GEDco araçları da İsrail saldırısında hasara uğramış ve ayrıca bir İsrail tankı şirketin deposuna saldırmış. Dabbour şunları kaydediyor: “Doğrudan hasarımız 5,5 milyon dolar civarında. Yaklaşık 7,7 milyar şekel de dolaylı zararımız var.” (Gazze’de İsrail şekeli kullanılıyor. Bu nedenle alınamayan ödemeler, geçici tamiratlar şekel cinsinden hesaplanıyor.)

İsrail ordusu ilk kez Gazze’nin elektrik şebekesini hedef almıyor. Ne zaman Gazze’ye saldırsa elektrik şebekesi ilk hedeflerden biri oluyor  BM’e göre 2008-2009 Gazze Katliamı’nda İsrail Gazze’nin elektrik şebekesine de 10,4 milyar dolarlık hasar verdi.

2006’da Gazze’nin tek elektrik santraline yapılan saldırı neticesinde Şerit’te sürekli elektrik kesintileri yaşanıyor. Bazen bu kesintiler 18 saati bile aşıyor.

Gazze’nin su ve kanalizasyon şebekesi de İsrail bombalarının hedefi oldu. Gazze Su Dağıtım Şirketi’nden (CMWU) İbrahim Alica, su ve kanalizasyondaki hasarın tüm Şerit boyunca yaşandığını belirtiyor. Beyt Hanun’dan Refah’a kadar bölgelerde sivil caddelerin İsrail’ce bombalanması neticesinde altından geçen boru hatları paramparça oldu.

Aynı zamanda su depoları da İsrail’in hedefiydi. Alica “Han Yunus’un doğusunda Huza’da bir rezervuarı yok ettiler. İsrail’e hiçbir tehdit oluşturmuyordu” diyor.

Aynı köyde 2 su koyusu da İsrail tarafından bombalandı. Han Yunus’ta 350 bin litre kapasiteli su deposu ve Han Yunus’ta Amal mahallesindeki ana isale hattı da İsrail tarafından yok edildi. Merkez Gazze’de bulunan Nusayrat ve Muğraba kasabaları hala susuz bulunuyor. İsrail, bu 2 bölge arasındaki köprüyü vurduğunda altından geçen su borusu da zarar gördü. Bunun neticesinde bölgede 20 bin insana su verilemiyor.

21 Aralık’ta bu köprü İsrail tarafından dördüncü kez bombalandı. 14 yaşındaki Basam Ebu Dahruç şunları söylüyor:

“Muğraga’daki ailelerin yarısı bu köprüyü kullanıyordu. Çocuklar okula buradan gidiyordu. Şimdi dolaşmak zorundalar. Kışın İsrail, barajlarını açıp vadiyi suyla dolduruyor. Su çok yükseldiğinde kimse vadiyi geçemiyor.”

Daha batıda merkez Gazze’yi kuzeye bağlayan köprü de İsrail’in hedefi oldu. İsrail, inşaat malzemelerinin Gazze’ye girişine izin vermediği için yıkılan köprülerin inşası mümkün olamıyor.

İlk belirlemelere göre İsrail, Gazze’nin tarımına da 20 milyon dolarlık bir zarar verdi. 136 okul ve kreş yok edildi ya da hasar gördü. 450 ev yıkıldı. BM’e göre 3 bin insan yerinden oldu.

Gazze Vahşeti’nin mimarı İsrail Başbakanı’nın yardımcısı Eli Yishai 17 Kasım’da Gazze’nin yok edilmesini istemişti. Yishai, “isterse açık alanlardan ateş açsınlar, altyapılarını yok etmeli ve 100 evi yerle bir etmeliyiz” demişti. Lahey ve Cenevre Anlaşmaları, “düşman mülkünün gereksiz yıkımını” ve “mülke aşırı zarar vermeyi ve el koymayı” yasaklıyor.

Eva Bartlett, Gazze’ye Özgürlük Hareketi’yle bölgeye giden ve İsrail’in 2008-2009 katliamından sonra kalmayı seçen az sayıdaki Batılı insan hakları aktivistlerinden ve gazetecilerinden biri.

Ingaza.wordpress.com’daki bu makale Oğuz Eser tarafından Timeturk.Com için tercüme edilmiştir.

Haber Ara