Siyonist kahraman Churchill(!)

TİMETÜRK / Batu Serdağ

Filistin’de dökülen Müslüman kanlarından sorumlu Winston Churchill’in İsrail’e katkıları nedeniyle işgal altındaki Kudüs’e büstü dikilecek. The Independent’tan Catrina Steward’ın haberine göre Winston Churchill, “Yahudi amacına ve Yahudilerin bir vatan sahibi olmaları isteklerine verdiği kesintisiz destek ve sadakat için onurlandırılacak”.

İngiliz liderinin heykelini dikilmesinin arkasında Kudüs Vakfı bulunuyor. Vakıftan Anthony Rosenfelder, “Tüm hayatını tutkulu bir Siyonist ve Sami-sever olarak geçiren Churchill bilinmiyor” diyor. Haberde, heykelin 1946’da İngiliz mandasına karşı askeri komutanlığa yapılan saldırının olduğu King David Oteli’nin birkaç metre uzağına yapılmasını “ironi” olarak değerlendiriliyor.

Churchill, İkinci Dünya Savaşı sırasında Yahudilerin Filistin’e dönmesini engellediği ve İngiliz mandası nedeniyle sevilmiyor. Ancak Filistin kıyımının resmi belgesi olan 1917 Balfour Deklarasyonu’na verdiği destek de herkes tarafından biliniyor.
Winston Churchill’in torunu Randolph Churchill, konuyla ilgili olarak “Tarihe oturması için zaman vermek önemlidir. İnsanların onun rolü (Churchill) hakkında düşünmeli ve değerlendirmeli. Geç olduğunu düşünmüyorum” yorumunda bulunuyor.

Filistin’in işgali ve İsrail’in kurulmasında genelde Henry Barfour, Wyndham Deedes ve David Lloyd George’un katkıları üzerinde durulurken, her şeyin arkasında bulunan Winston Churchill’den bahsedilmiyor.

Büst girişiminin destekçileri arasındaki İsrailli siyasetçi Isaac Herzog, “Churchill burada anılmıyor. Birçok neden için anılması gerekir” diyor.

Yazar Tom Sagev “Tam komple Filistin” adlı kitabında Winston Churchill’in yakın arkadaşı ve Siyonist liderlerden Chaim Weizmann’a “aptalca şeyler yaptıkları zaman dahi” Siyonistleri destekleyeceğini söylediği aktarılıyor.

Churchill’in İsrail’e verdiği bu türden kayıtsız destek herkesi ikna etmiyor. Bazıları Churchill’in Bolşevik İhtilali arkasındaki Yahudi komplosundan sürekli bahsetmesinden yola çıkarak Yahudi devletini desteklemesinin nedenin Yahudilerin başkalarını işlerine karışmasını engelleme isteğinden kaynaklandığını düşünüyor.

İsrail Demokrasi Enstitüsü’nden Eli Shaltiel “Yahudilere yönelik yaklaşımı karmaşıktı. Yahudi devleti, Yahudi sorununu çözmenin bir yoluydu. Kendilerine ait bir devletleri olunca, kendi özgünlüklerine hizmet edecekti. Diğer devletler gibi olacaklardı” diye bunu açıklıyor.

Churchill, Nazilerin Yahudileri sürgün politikası esnasında Filistin’e vize vermediği noktasında da eleştiriliyor. Macar Yahudilerinin toplama kamplarına öldürüldüğü iddiası da Churchill suçlandığı diğer mesele. Ayrıca Filistin’e giden bir Yahudi gemisinin alınmaması ve arkasından da Sovyetlerce batırılmasının da suçu Churchill’e yıkılıyor.

MI5’ın yeni açıklanan belgelerinde 1944’te şimdiki Yahudi hükümetinin köklerinden olan Stern Gang adlı Yahudi terörist örgütünün Ernest Bevimn yanında Churchill’i öldürme planı yaptığı ortaya çıktı. Churchill yerine 1944’te Yahudi teröristlerce Churchill’in yakın arkadaşı Lord Moyne Kahire’de katledildi.

Bu olayın ardından Segev’e göre “Siyonistlerin kaybettiği en büyük destekçilerinden olan” Churchill, şu açıklamayı yapıyor: “Eğer Siyonizm rüyalarımız suikastçıların silahlarının dumanlarında sona erecekse ve çabalarımız Nazi Almanya’sına eş yeni gangsterler yaratacaksa, benim gibi birçoğumuz bu kadar sabit ve uzun durduğumuz konumu yeniden değerlendirmeliyiz”.

Bu konuşmanın ardından birkaç yıl içerisinde ise işgal altındaki Filistin’de İsrail kurulmuş oldu. Winston Churchill’in 60 yıl önce öngördüğü Nazi terörist ve ırkçı bir devlet, her gün kan akıtmaya devam ediyor.

Siyonist kahraman Churchill(!)

İsrail, eski İngiltere liderinin heykelini dikiyor. Üstelik 1946’da İngilizlerin katledildiği otel saldırısının birkaç metre ötesine...