Müslümanlar için 1931 ruhu nedir?

TİMETURK / Haber Merkezi

Halifesiz-başsız bırakılmış İslam Alemi'ni bir Birlik altında toplamaya yönelik 1931 yılında gerçekleştirilen İslam Birliği Genel Kongresi'nin, bayram günlerinde bile ittifak kuramayan günümüz Müslümanları için önemi bugün daha iyi anlaşılıyor.

KUDÜS HENÜZ ‘İSLAM BİRLİĞİ'NİN MERKEZİ İDİ

Bugün ‘İslam Birleşmiş Milletleri' olarak anlaşılması gereken İslam Birliği Genel Kongresi, zamanın Kudüs Müftüsü Hacı Emin el-Hüseyni'nin girişimleriyle 1931'in 10 Aralık günü Kudüs'te toplanmıştı. Henüz hür İslam Toprakları arasında bulunan Kudüs'te gerçekleştirilen Kongre'de hayati önemde kararlar alınmıştı. 22 İslam ülkesinin katıldığı Kongre'de İslam inancını ve değerlerini yaymak için etnik köken ve mezhep ayrımı yapılmaksızın Müslümanlar arasında işbirliğini sağlamak ve genel İslam kardeşliğini geliştirmek yönünde kararlar alındı.

İSLAM DÜNYASI 81 YIL ÖNCE KUDÜS'TE TOPLANMIŞ

Türkiye, Suriye, İran, Irak, Filistin, Yemen, Tunus, Trablusgarp (Libya), Mısır, Yugoslavya, Endonezya, Doğu Türkistan başta olmak üzere 22 ülkeden/bölgeden 153 delegenin katıldığı Kongre, mezhep ayrımı yapılmaksızın İslam kardeşliğini geliştirmek ve Müslümanların menfaatlerini birlikte savunmak için İslam ülkelerinin temsilcilerinin kendi iradeleriyle bir araya gelmeleriyle toplanmıştı.

TÜM MÜSLÜMANLAR ORADAYDI

İslam Birliği Genel Kongresi'nin 81 yıl önce ortaya koyduğu vizyonun, İslam Dünyası'nın bugün içinde bulunduğu mezhep çekişmeleri, dış saldırılar gibi olumsuzluklara karşı iyi bir örnek olduğu kaydediliyor. Kongre; Türkiye, İran, Suriye, Irak, Mısır, Trablusgarp (Libya), Tunus, Yemen, Filistin, Lübnan, Doğu Ürdün, Cezayir, Hicaz (Suudi Arabistan), Rusya (Ortaasya Türk Devletleri), Mağrib (Fas), Hint kıtası, Seylan (Sri Lanka), Nijerya, Cava Adası (Endonezya), Doğu Türkistan, Kafkasya ve Yugoslavya'dan 153 delegenin katılımıyla gerçekleştirildi.

İSLAM BİRLİĞİ'NİN ÖN ADIMLARI ATILMIŞTI

Kongrenin hitamında ortaya konan 17 maddelik kararlar da oybirliği ile kayıt altına alınmıştı. Emperyalist-Haçlı Batı'nın saldırgan politikaları ve Kudüs'de kıpırdanmaya başlayan Siyonist tehlikenin yaşandığı günlerde Müslümanları yaklaşan tehlikelere karşı koruma ve aralarındaki birliği ikame etmeye yönelik Kongre'nin bu gün gelinen noktada tam olarak başarıya ulaştığı söylenemiyor.

Şİİ İMAMIN ARKASINDA ONBİN MÜMİN KUDÜS'TE CUMA NAMAZI KILDI

Kongre oturumlarında alınan karar gereği Müslümanlar arasında birliğin sağlanmasının nişanesi olarak Şii din alimi Muhammed el-Hüseyin Al-i Kaşif, “Sünni, Şii ve İbadiyye'lerden oluşan ve onbini bulan cemaate” Mescid-i Aksa'da Cuma namazı kıldırdı.

GİRİŞİM AKAMETE UĞRATILDI

İslam Birliği Genel Kongresi'nde alınan 17 maddelik kararlar arasında, bugün eksikliği tüm İslam coğrafyasında hissedilen ekonomik işbirliği ve İslam savunma işbirliği konularında hayati kararlar alınmıştı. İslam Konferansı Örgütü gibi fonksiyondan uzak kimi yapılanmalar, tarihlerini 1931 İslam Genel Kongresine bağlasalar da, Müslümanların bugün içinde bulundukları durumun, ortaya çıkan sonuçlar itibariyle de 1931'daki samimiyetten çok uzak olduğu değerlendiriliyor.

SOLMAZ : “İSLAM BİRLİĞİ GENEL KONGRESİ ZAMANINI AŞAN MUAZZAM BİR HADİSE İDİ”

1931 Yılında Kudüs'te toplanan İslam Birliği Genel Kongresi ile ilgili görüşlerine başvurduğumuz, Tarih Uzmanı Doç. Dr. Gürsoy Solmaz şunları kaydetti : “Birinci Cihan Harbi'nin hemen ardından yakılıp yıkılmış İslam coğrafyasının garip evlatları'nın 1931 yılında, günümüzden 81 yıl önce Kudüs'te bir araya gelmeleri ve 17 maddelik çok çok önemli bir beyanname ortaya koyabilmeleri muazzam bir irade ve kararlılığın sonucudur. Muazzam bir hadisedir. Kongre'nin Kuran'da adı geçen bu beldede gerçekleşmesi ayrıca önemlidir. Alınan kararlar aksiyoner bir yaklaşımla, fonksiyonel bir sonuca vardırılamamıştır. O Kongre'nin ortaya koyduğu hedefleri Müslümanlar bugün hayal bile edememektedirler.”

KARARLARIN GÜNCELLENMESİ ŞART

“Bu alınan kararların, verilen hükümlerin güncellenmesi İslam Dünyası'nın istikbali, güvenliği, refahı ve hürriyeti için zorunludur. Bugün hedeflerimizi ve birlik mefkuremizi 1931 yılında toplanmış bulunan böylesi bir kongreye bağlayabilmeliyiz. Zamanını aşan, bugüne ışık tutan böylesi bir Kongre ve ortaya koyduğu beyanname İslam Dünyası için bir umut olmalıdır. Avrupa'nın birleşirken bizi bölmeye çalıştığı günümüzde bu Kongre daha bir önem kazanmalıdır.” (Yeni Akit)