AB'yi 4 büyükler finanse ediyor

AB'nin 2011 yılı bütçesinde toplam gelirler 130 milyar avro ve harcamalar 129,4 milyar avro düzeyinde gerçekleşti.
Avrupa Birliği'nin (AB) 4 büyükleri olarak tabir edilen Almanya, Fransa, İngiltere ve İtalya geçen yıl birlik bütçesine 30 milyar avronun üzerinde net katkı yaparken, bu paranın büyük bölümü Polonya başta olmak üzere Doğu Avrupa ülkelerine aktarıldı.
Bir önceki yıla göre gelirlerde 2,2 milyar avro ve harcamalarda 7,2 milyar avro artış kaydedildi.

AB ekonomisinin itici gücü Almanya, geçen yıl birlik bütçesine 23 milyar 127 milyon avro gelir sağlarken karşılığında 12 milyar 133 milyon avro alabildi. Böylece Almanya'nın AB bütçesine geçen yılki net katkısı 11 milyar avro düzeyinde gerçekleşti.
Kuruluşundan itibaren AB'yi sırtlayan Almanya'nın birlik bütçesine 2010 yılındaki net katkısı da 12 milyar avro düzeyinde gerçekleşmişti.

Brüksel'le ilişkileri sürekli tartışılan İngiltere, AB bütçesine geçen yıl 7 milyar 255 milyon avro net katkısıyla Almanya'nın ardından ikinci sırayı aldı.

Yeterli arazisi olmaması nedeniyle AB'nin cömert tarımsal desteklerinden mahrum kalan İngiltere, Margaret Thatcher'in başbakanlığı döneminde 1984 yılında elde ettiği imtiyazla birlik bütçesine sağladığı gelirin bir kısmını geri alabiliyor. Tarımsal üretiminin sınırlı kalması nedeniyle İngiltere'ye tanınan bu ayrıcalık, zaman zaman diğer üyelerin tepkisini çekiyor. Bu haliyle bile AB bütçesine katkıda ekonomisi daha büyük olan Fransa'nın önüne geçen İngiltere, bu durumun değişmesi için Brüksel'den tarım desteklerine ayrılan kaynağın kısılmasını, bunun yerine Ar-Ge desteklerinin artırılmasını talep ediyor.

Son aylarda kurtarılma tartışmalarıyla gündeme gelen İtalya, geçen yıl AB bütçesine 6,5 milyar avro net katkısıyla bu alanda üçüncü oldu. Birlik bütçesine 16,1 milyar avro gönderen ekonomik krizdeki İtalya, karşılığında Brüksel'den 9,6 milyar avro alabildi.

Almanya ile eksen oluşturarak AB'nin yönetimine talip olan Fransa'nın birlik bütçesine katkısı, siyasi gücüyle doğru orantılı gerçekleşmedi. Brüksel'e 19 milyar 617 milyon avro gönderen ve karşılığında ortak bütçeden 13 milyar 162 milyon avro alan Fransa'nın net katkısı, 6 milyar 455 milyon avro düzeyinde gerçekleşti.

Ev sahipleri kara geçti

Geçen yıl AB bütçesine net katkı yapan diğer üye ülkeler, 3,8 milyar avroyla Hollanda, 1,6 milyar avroyla İsveç, 975 milyon avroyla Danimarka, 813 milyon avroyla Avusturya ve 662 milyon avroyla Finlandiya şeklinde sıralandı.

Bu yılın ikinci yarısında dönem başkanlığını üstlenen Kıbrıs Rum kesimi ise AB bütçesine 184,8 milyon avro gönderirken karşılığında 183,6 milyon avro alarak cüzi miktarda da olsa net katkı yapmış oldu.

Normalde diğer zengin komşuları gibi birlik bütçesine net katkıda bulunmaları gereken Belçika ve Lüksemburg, AB kurumlarına evsahipliği yapmaları karşılığında önemli miktarda gelir elde ettiler.

Geçen yıl Brüksel'deki çalışanlarına 4,6 milyar avro maaş ödeyen AB, bu yolla Belçika ekonomisine de 1,9 milyar avro gelir sağladı.

AB'nin merkezi başka bir ülkede olsaydı Belçika'nın mevcut refah seviyesiyle ortak bütçeye 2,7 milyar avro net katkıda bulunması gerekecekti.

Avrupa Yatırım Bankası, Avrupa Adalet Divanı ve Eurostat gibi birçok birlik kurumuna evsahipliği yapan Lüksemburg da maaş ödemeleri sayesinde geçen yıl AB'den 1 milyar 250 milyon avro gelir elde etti.

Polonya'ya piyango

Geçen yıl AB'nin en karlı üyesi, Brüksel'den 10,9 milyar avro net katkı alan Polonya oldu. Başka bir ifadeyle AB, Polonya'da kişi başına düşen milli geliri yaklaşık 300 avro artırdı. Polonya, bir önceki yıl da birlik bütçesinden 8,2 milyar avro net katkı alarak bu alanda yine ilk sıraya yerleşmişti.

Krizle boğuşan Yunanistan, AB'nin 2011 bütçesinden gelen 4,6 milyar avroyla biraz nefes aldı. Yunanistan'ın üye olduğu 1981 yılından itibaren AB'den sağladığı net gelir 100 milyar avroyu buldu.

Geçen yıl AB bütçesinden net katkı alan diğer üyeler 4,4 milyar avroyla Macaristan, 3 milyar avroyla Portekiz, 2,55 milyar avroyla İspanya, 1,43 milyar avroyla Romanya, 1,35 milyar avroyla Litvanya ve Çek Cumhuriyeti, 1,1 milyar avroyla Slovakya, 729 milyon avroyla Letonya, 712 milyon avroyla Bulgaristan, 446 milyon avroyla Slovenya, 346 milyon avroyla Estonya, 301 milyon avroyla İrlanda ve 69 milyon avroyla Malta şeklinde sıralandı.