Nazım okullu oldu!

Nazım'a bir okul gerek" diyerek iki haftada sosyal mecra ve basından yayılan sesimizi duyurmayı sonunda başardık, geçtiğimiz hafta Sali gunü yaptığımız görüşmeden sonra Acarkent Doga Koleji'ne Nazım Özgün'u beşinci sınıfa kaydettirdik:) Ortaokulda kaynaştırma olmadan "normal normal"okuyacak benim oğlum, bütün çektiğimiz sıkıntıya değdi bu zafer:)

Bugün okula başlayana kadar kendisinden en sık duydugum cümle:" Beni gercekten aldılar değil mı? Vazgeçmeyecekler değil mı?" Gunde bes kere "Okuldan aramadilar degil mi, vazgectik demesinler!" diye soran bir cocuk vardı bizim evde son bir haftada...O kadar etkilenmiş ki okullardan sürekli red cevabı almaktan, bu sabah okul üniformasını giyip servise binene kadar inanamadı:) Formasını giyince kendini beğendi, "Gerçekten Doğa'lı oldum şimdi ben, formamla cok yakışıklıyım" diyecek kadar da kendinden emin:))

Servis anı... İlk kez servis ile anaokulundan beri ilk defa yanından ben olmadan okula gitti bu sabah benim oğlum! Bunu yaşamayan birinin anlaması gercekten imkansız, ne gurur ne sevinç tam olarak ne hissettiğimi anlatan kelimeler... Servisin penceresinden el sallayip gitti, ben de ardından bakakaldim:) Benim küçük adamım ne kadar büyüdü!

Okula ondan önce varip kapıda rehber öğretmenimiz ile karşıladım Nazım'ı. Trafik ve yağmurdan dolayı biraz geç kaldığı icin telaşlıydı "acaba töreni kaçırdım mı, çok trafik vardı servis geç kaldı, acaba sınıfım nerede?" paniği rehber öğretmeni onun sınıfına götürüp, sırasına yerleştirince geçiverdi...

İsminin yazdığı yıldızını taktı, sırasına oturdu, sıra arkadaşı ile tanıştı, biraz fotoğraf çektim, sonra derse girdiler. İlk teneffüste ok gibi kapıdan çıkıp beni görünce ilk söylediği cümle: "Burası cok güzel bir okul!" Neden? diye sorunca gelen cevap aslında ayrımcılıktan ne kadar çok çektiğinin özeti gibi: "Neden olacak, burada yeni arkadaslarım benimle konuşuyorlar, öğretmenlerim de hep gülümsüyor bana, gercekten! :))) "

Bir anne olarak, bunca yıl sonra oğlumdan bu cümleyi duymak öyle huzur verici ki...

Rehber öğretmenimiz ve müdür yardımcımız Murat Keskin ile ortaokul müdürümüz Gülce Şahin başta olmak üzere, farklı durumundan haberdar olan öğretmen veya görevli herkes ona göz kulak oluyor, yardımcı olmaya çalışıyor. Farklı gelişim gösteren çocukların nasıl eğitim sürecine kazandırılması gerektiği konusunda bilgisi ve tecrübesi olan eğitimcilere rastlamak doğrusu bana da cok iyi geldi:) Zaten o kadar cok gülümsüyor, mutlu enerjisi öylesine belli oluyor ki halinden, sorun yasamasi pek mümkün değil gibi...Sinifini, dolabini, ogretmenlerini yavas yavas tanıyor, her gördüğü yeni şey onun için sanki bir macera! Teneffüslerde koridorları, farklı derslikleri, yemekhaneyi ve bahçeyi gören pencereleri keşfeden Nazım Özgün, 4.dersin teneffüsünde camdan büyük sınıfların futbol macını seyredip spiker gibi yanındaki diger çocuklara anlatıyordu bile:) Aralarda beni gördüğünde, karşılaştığımızda sürekli söylediği cümle, "Sen hiç merak etme Anniş, ben çok mutluyum, bana iyi davranıyorlar bak gördün mü?"

Oğlumun mutlu, gülümseyen yüzüne, pırıl pırıl okuluna, güleryüzleri ile onun kalbini ilk günden feth eden öğretmenlerine bakıyorum... Boğazım düğüm düğüm! ve hele teneffüs bitince yanındaki arkadaşının "hadi gel Nazım, sınıfımıza gidelim!"dediğini duyunca, ben de oğlum gibi gülümsüyorum ama artık gözyaşlarımı tutmuyorum artık... Nazım Özgün, gözyaşlarımı görünce gülüyor kahkahayla ve sınıfa girerken "Sen şimdi mutluluktan ağlıyorsun, ben biliyorum!" diyor:)))

Bir yanım çok mutlu ve gururlu, bir yanım ise çok buruk... Bizim kadar şanslı olamayan, bugün tüm çocuklar okula giderken onların ardından bakan yüzbinlerce özel gereksimli cocuğumuzu, kaynaştırma ile okuması gerekirken okullar almak istemediği için OCEM’lere geri gönderilen otizmli kardeslerimizi düşünüyorum..."Nazim Özgün" yazılı göğsündeki yıldızı hatırlıyorum sonra, hani öyle bir hikaye vardı, adam kumsaldaki yıldızları tek tek denize geri fırlatırken sormuşlar, ne fark eder ki, daha geride çok yıldız var diye.." ama o bir tane icin cok fark eder!" demiş adam... İşte benim oğlum da simdi okul denizine kavuşan tek bir yıldız, şimdi artık diger yıldızların da denize kavuşması, okullu olması icin çalışma zamanı! Özel gereksinimli cocuklarımızın okullara kabul edilmesi ve kaynaştırma sisteminin uygulama sorunlarının giderilmesi için farklı projeler planlıyoruz. Çünkü anladım ki, pes etmemek, haklarını bilerek sistemle ve yanlış önyargılar ile ayrımcılıklar mücadele etmek, sonunda hakli zafer yaratabiliyor:)

Nazım Özgün ile benim sesimize ses veren herkese cok teşekkürler, işte artık #nazimokulluoldu :)))

Nazım okullu oldu!

Asperger Sendromu nedeniyle uzun süre okuyacak okul bulamayan Nazım Özgün İpek ders başı yaptı. Nazım'ın annesi M. İrem Afşin #Nazima1okulgerek kampanyasına destek veren Radikal için yazdı