ABD'nin Osmanlıya haraç verdiği anlaşma:Trablus
Osmanlı'nın 1795 yılında ABD'nin kendi teknelerine dokunmaması karşılığında Osmanlıya haraç ödediğini biliyor muydunuz?Trablus anlaması'nın önemi: ABD tarihinde kendi dilinde olmayan tek uluslararası anlaşma Türkçe'dir ve ABD tarihinde vergi vermeyi kabul ettiği tek ülke Osmanlı Devleti’dir.
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-09-05 00:59:20
TİMETÜRK / Haber Merkezi
Avrupalı devletlere göre çok daha genç olan ABD bandıralı ticaret gemileri 1773 yılından itibaren Akdeniz’de seyretmeye başlamışlardı.O zamanlar tüm Akdeniz Osmanlı Devletinin kontrolündeydi. Bu görevi, Cezayir Beylerbeyimize bağlı filolar sürdürüyor, deniz sularındaki gemi trafiğini onlar denetim altında tutuyor, tanınmayan yabancı gemileri durdurup tutukluyordu.
Amerika Birleşik Devletleri’nin de, ya da eski arşiv kayıtlarımızda görünen adıyla "Memâlik-i Müctemia-i Amerika Devleti"nin başı, Osmanlı’nın Kuzey Afrika'daki Garp Ocakları'yla fena halde dertteydi. Cezayir, Tunus ve Trablusgarblı "Resmî Korsanlarımız" Akdeniz’de kendileriyle veya doğrudan Osmanlı Devleti’yle anlaşma yapmamış olan veya savaş halinde oldukları devletlerin gemilerini yakalayıp el koyuyor, fidye isteyerek karşı tarafı ekonomik olarak ve moralen çökertiyorlardı.
Fransa, Akdeniz'deki ticaret gemilerinin güvenliğini sağlamak için Osmanlı'ya yıllık 200.000 İspanyol doları vergi ödemekteydi. Bu miktar İngiltere için de yıllık 280.000 İspanyol doları olarak belirlenmişti. Ancak o yıllarda Amerika'nın Osmanlı Devleti ile imzaladığı bir dostluk anlaşması yoktu. İşte bu yüzden Osmanlı Korsan Gemileri bu sularda dolaşan Amerikan gemilerine saldırmaya ve mürettebatını esir etmeye başladılar.
1783 yılında, Avrupa standartlarına göre mütevazı da olsa, yeni bir denizci devlet olan ABD, denizlerde tek başına bayrak gezdirmeye başladı. 25 Temmuz 1785'te, Atlas Okyanusu'nda Cadiz açıklarında, bu yeni bayrağı taşıyan ilk gemi Cezayir açıklarında Osmanlı gemileri tarafından ele geçirildi. Bu gemi, Boston limanına bağlı, Kaptan Isaak Stevens'in idaresindeki Maria idi. Arkasından, Philadelphia limanına bağlı, Kaptan O'Brien'in Dauphin'i de aynı akibete uğradı. 1793 Ekim ve Kasım aylarında 11 ABD gemisi daha Osmanlıların eline geçti. Amerikan Kongresi, 27 Mart 1794 yılında, Osmanlı denizcilerine karşı koyacak güçte savaş gemileri inşa edilmesi veya satın alınması için, Başkan George Washington'a 700.000 altına yakın harcama yetkisi verdi.
5 Eylül 1795'te ABD bu tehdide karşı bir anlaşma yapmayı kabul etti. Bu anlaşmaya göre ABD, Cezayir'deki esirlerin iadesi ve gerek Atlas Okyanusu'nda, gerekse Akdeniz'de ABD sancağı taşıyan hiçbir tekneye dokunulmaması karşılığında, 642.000 altın ve yılda 12.000 Osmanlı altını (21.600 dolar) ödeyecekti. Dili Türkçe olan ve 22 maddeden oluşan anlaşmaya, Amerika Birleşik Devletleri adına Joseph Donaldson ve Osmanlı İmparatorluğu adına Cezayir Beylerbeyi Cezayirli Hasan Paşa nam-ı diğer Hasan Dayı imza koydular. Bu, ABD'nin iki asrı aşkın tarihinde, yabancı bir dille imzalanan tek anlaşması olduğu gibi, yabancı bir devlete vergi ödenmesini kabul eden tek ABD belgesidir. ABD, 22 maddelik bu antlaşmaya 1818 yılına kadar bağlı kalıp vergi ödemiştir.
Anlaşma fermanları karşılıklı olarak halen İstanbul'daki Deniz Müzesinde ve Washington müzesinde bulunuyor.
Anlaşma’nın en ilginç ve hala da tartışılan 11. Maddesi çok dikkat çekicidir: “ABD yönetimi hiçbir anlamda Hıristiyan dini üzerine kurulmuş olmadığından – ki hükümet kendi içinde hiçbir şekilde Müslüman kanunlarına, dinine ve düzenine düşmanlık beslemez – ve adı geçen Devletler hiçbir zaman bir İslam devleti ile bir savaş ve husumet halinde bulunmadıklarından, ilân ederler ki dinî görüşler hiçbir zaman iki ülke arasında hüküm süren uyumun bozulmasına meydan vermeyecektir.”
SON VİDEO HABER
Haber Ara