Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Uyku apnesi trafik kazası nedeni

Ağır apnesi olanların direksiyon başında uyuması ciddi kazalara yol açabiliyor.

13 Yıl Önce Güncellendi

2012-08-18 15:49:16

Uyku apnesi trafik kazası nedeni
KBB Uzmanı Prof. Metin Önerci, "Horlama, kişinin eşine zarar verir ancak uyku apnesi hem kendine hem eşine hem de çevresindekilere'' dedi.

Hacettepe Üniversitesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Metin Önerci, uyku apnesi ya da uykuda solunum durması adı verilen hastalığın, sık karşılaşılan bir halk sağlığı sorunu olduğunu belirtti.

Solunum durmasının, on saniyeden fazla ve bir dakikada beşten fazla olmasının hastalığın belirtilerinden sayılabileceğini ifade eden Önerci, horlayan, sabah yorgun ve sinirli olarak uyananların, gün boyunca uykulu olanların, yemek yedikten sonra uykusu gelenlerin uyku apnesi sorunu yaşadığından şüphelenmesi gerektiğini söyledi.

Özellikle ağır uyku apnesi yaşayanların trafikte çok tehlikeli olabileceğine dikkati çeken Önerci, bayram tatiline çıkacakların bu duruma dikkat etmesi gerektiğine vurguladı.

Önerci, ''Bayram öncesi trafik yoğun oluyor. Havaların sıcak olması, sürücülerin az uykuyla yola çıkması, kazalara davetiye çıkarıyor. Ayrıca uyku apnesi olan sürücülerin trafiğe çıkmaları kaza riskini daha çok artırıyor'' dedi.

Uyku apnesi olan uzun yol, ağır vasıta ve otobüs şoförlerinin özellikle yoğun bayram trafiğinde yola çıkmaması gerektiğini anlatan Önerci, ''Ağır apnesi olanların direksiyon başında uyuması ciddi kazalara yol açabiliyor. Horlama kişinin eşine zarar verir ancak uyku apnesi hem kendine hem eşine hem de çevresindekilere zarar verir. Bu hastalığı olan kişiler kendilerinin de çevresindekilerinin de hayatını riske atar'' diye konuştu.

Ağır uyku apnesi olanların kalp krizi geçirme riskinin normal kişilere göre fazla olduğuna dikkati çeken Önerici, bu sorunun hipertansiyon, kalp yetmezliği, felç gibi hastalıklara yol açtığını vurguladı.

''TÜRK HALKININ ANATOMİK YAPISI YATKIN''
Uyku apnesinin en fazla ABD'de görüldüğünü, ancak Türkiye'de de oldukça yaygın olduğunu vurgulayan Önerci, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Türk halkının anatomik yapısı buna yatkın. Kısa boyunlu, şişman, tıknaz kişiler apneye daha meyilli. Stanford Üniversitesi'nden Prof. Guilleminaoult, ülkemizde yaptığı gezilerde, Türkler'in kafa yapısının brakisefalik tipte (uzun yüz ve yuvarlak kafa) olduğunu ve bu yüzden Türkiye'de uyku apneli hasta sayısının söylenildiğinden daha fazla olması gerektiğini ifade etti. Ayrıca ülkemizde giderek artan obezite, yani aşırı kilolu olma hali de apnenin en önemli nedenlerinden biridir. Kilo verilmesi apneyi büyük ölçüde azaltır.''

Uyku apnesinin sinir sistemini de etkilediğini, bu hastaların konsantrasyon güçlüğü çektiğini, unutkan olduklarını, kolay sinirlendiklerini, isteksizlik ve iş veriminde azalma yaşadıklarını dile getiren Önerci, bu tür şikayetlerin aniden başlayabildiğini, ancak sıklıkla yavaş yavaş geliştiğini kaydetti.

UYKU TESTİ YAPTIRIN
Bir kişide uyku bozukluğu bulunup bulunmadığı, varsa bunun nereden kaynaklandığının belirlenmesi amacıyla uyku testleri yapıldığını hatırlatan Önerci, uyku bozukluğu olan kişilerin hastanede bir gece boyunca izlendiğini daha sonra cihazlar yardımıyla kaydedilen görüntülerin incelenerek teşhisin konulduğunu belirtti.

Uyku apnesi sorunu yaşayanların mutlaka tedavi olması gerektiğini kaydeden Önerci, hastaların maske kullanabileceğini ya da cerrahi yöntemlerle tedavi edilebileceğini ifade etti.

Haber Ara