Danıştay, havuz inşaatında ölen çocuğun ailesine ödenecek tazminatı durdurdu

Bursa'nın Karacabey ilçesinde, 30 Eylül 2004'te yarı olimpik yüzme havuzu inşaatında biriken yağmur suyunda boğularak hayatını kaybeden Ömer Matlı İlköğretim Okulu öğrencisi Yasin Korkmaz'ın (15) ailesine ödenecek 70 bin liralık tazminatın yürütmesi Danıştay tarafından durduruldu.

    1995 yılında temeli atılan 'Karacabey yarı olimpik yüzme havuzu' müteahhit firmayla yaşanan sorunlar nedeniyle tamamlanamamış, belediyeye de devredilmemesi nedeniyle herhangi bir çalışma yapılamamıştı. Yağmur suyuyla dolan yaklaşık bin metrekarelik alanda derinlik zaman zaman 1 metreyi aşıyordu. Yarı olimpik yüzme havuz projesini gerçekleştirmek üzere kazılan çukur, 30 Eylül 2004'te Ömer Matlı İlköğretim Okulu öğrencisi Yasin Korkmaz'ın ölümüne sebep oldu. Üzücü olayın ardından Yasin'in ailesi olayda ihmali bulunduğu iddiasıyla Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'nü Bursa 2. İdare Mahkemesi'ne şikayet etti. Üç yıl süren dava sonucu, Bursa 2. İdare Mahkemesi, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'nün Yasin Korkmaz'ın ailesine yasal faizleriyle birlikte 55 bin lira ödemeye mahkum edildi.

    Davalı tarafın itirazı üzerine yerel mahkemenin verdiği karar Danıştay'a temyize gitti. Danıştay, 15 yaşındaki çocuğu sokağa salarak gözetim hükmünü yerine getirmeyen aileye verilen tazminatı fazla buldu. Yerel mahkemenin verdiği tazminat kararını bozan Danıştay, ödenecek tazminat miktarının düşürülmesini istedi. Yeniden davayı değerlendiren Bursa 2. İdare Mahkemesi, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'nü bu kez 70 bin lira tazminat ödemeye mahkum etti. Davalı tarafın ikinci kez temyize götürdüğü davada Danıştay 10. Dairesi, bu kez yerel mahkemenin kararının yürütmesini durdurdu. Danıştay, önümüzdeki aylarda dava ile ilgili onama veya bozma kararını resmen açıklayacak.

    Korkmaz ailesinin avukatı Sinan Yumitkan, Danıştay'ın bu yürütmeyi durdurma kararıyla davanın bir kaç yıl daha uzayacağını söyledi. Avukat Yumitkan şunları kaydetti: "Havuz inşaatındaki olay 2004'te oldu. Açılan dava ise 8 yıldır sürüyor. Danıştay'ın bu kararından sonra dava daha da uzayacaktır. Yargılama süresinin uzaması da bir hukuk ihlali olduğunu biliyoruz. Dosyayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne götürmeyi hedefliyoruz."