Demirtaş: Müzakereler tekrar sürdürülsün
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Sorun, müzakerelerle, diyalogla çözülsün densin. Bakın o zaman siyaset daha güçlü devreye girer. BDP daha güçlü bir şekilde devreye girer. İmralı'daki tecride son versinler. Oslo'da, İmralı'da yürüyen müzakerel
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-08-06 02:33:56
Demirtaş, Batman Belediyesi'nin Hürriyet Mahallesi'ndeki Şerzan Kurt Parkı'nda düzenlediği Ramazan şenliğine katıldı. Şenliğe Demirtaş'ın yanısıra milletvekilleri Nursel Aydoğan ve Ayla Akat Ata da geldi. Demirtaş, şenlikteki müzik programının Hakkari ve Şemdinli'de hayatlarının kaybedenler için kaldırıldığını belirterek, "Bugün mübarek Ramazan'ın bir başka günü, oruç tutanların, dua edenlerin hepsinin Allah dualarını, orucunu kabul etsin. Orucunu tutarken de namazını kılarken de en fazla barış için dua ediyorlar Allah duanızı kabul etsin. Bugün aslında arkadaşlarımız burada bir şölen hazırlığı yapmıştı. Ramazan ayı boyunca halk şölenleri gerçekleşecekti. Fakat arkadaşlarımız bugün yaşanan çatışmalardaki ölümler nedeniyle programın müzik kısmını iptal ettiler. Yaşanan ölümlere, acılara saygının gereği olarak bu akşam müzik programımız olmayacak" diye konuştu.
Barışı en fazla isteyen taraf olduklarını savunan Demirtaş, "Bugün yaşanan ölümler olmasın diye mitingler yapan, yürüyüşler yapan biz olduk. Fakat bugüne kadar karşımızda barış iradesi görmedik. Biz barış için sokağa çıktığımızda AKP'nin copu, gazından başka bir şey görmedik" şeklinde konuştu. Barışı sağlamak için mücadele ettiklerini belirten Demirtaş, "Sanki BDP bu savaşı istiyormuş gibi faturayı bize çıkarmaya çalışıyorlar. 20 yaşında gencecik askerler tabutlarla evlerine, ailelerine gönderiliyor. Arkasından büyük bir milliyetçilikle şehit edebiyatı yapılıyor. O genç askerin gitmeden önce kıymetini bilmiyorsun. O gençleri sokakta copluyorsun. O gençleri üniversiteden atıyorsun. İşsiz bırakıyorsun. Her türlü hakareti yapıyorsun, yetmiyor zorla askere gönderiyorsun, yaşamını yitirince de onun üzerinden şehit edebiyatı yapıyorsun" ifadelerini kullandı.
Medyanın yaşanan çatışmalara duyarsız kaldığını öne süren Demirtaş, "Bu kadar savaş, acı yaşanırken medyanın da kendi sorumluluğunu, payını bilmesi lazım. Her gün onlarca insan yaşamını yitiriyor, ortada büyük bir savaş var, ama gece gündüz tatil yörelerinin programını, yemek programlarını yapıyorlar. Her gün onlarca insan canını veriyor ama medya aldığı talimat gereği bütün bunların üstünü örtüyor. Bütün bunlar olmuyormuş gibi davranıyor. Halep'ten Şam'dan canlı yayın yapan Türk medyası Şemdinli'yi 13 gündür görmüyor" dedi.
Demirtaş, şunları söyledi: "Çukurca'da, Hakkari'de çocuğu asker olan ana ile oğlu dağda gerilla olan bir ana başını yastığa koyduğunda uyuyamıyor. O analar eğer barış istiyorsa Tayyip Erdoğan savaş isteyemez. En çok savaşa karşı çıkması gereken Türk analarıdır. Türk babalarıdır. Bu savaş sizin savaşınız değil. Nasıl Kürtler, barış anaları bu savaşa karşı çıkıyorsa Türk anaları da karşı çıkmalıdır. Gerekirse karakolların kapısına dayanmalı, askerlik şubesine dayanmalı, valiliklere gitmeli, evlatlarının hesabını sormalıdır. Şemdinli'de Çukurca'da benim oğlumu niye savaştırıyorsunuz demelidir. Bu kirli savaşa evladımı vermiyorum demelidir. Türk anaları bunu istemelidir ki eşitlik de barış da kardeşlik de gelişebilsin."
Suriye'deki gelişmeleri de değerlendiren Demirtaş, "Elbette Esed faşizmi de çökecektir. Bundan şüphemiz yoktur. Ama oradaki halkların hepsinin özgürlüğünden biz mutluluk duyarız. Ama onlar Suriye Kürdistan'ının bile insanlarının kendilerini yönetmesine tahammülleri yok. Müdahale ederiz diyor. Oldu bittiye izin vermeyiz diyor. Şimdi orada Suni Araplar 10 tane devlet kursa Başbakan hepsini alkışlar. Ama Kürtler orada bir özerk yönetim kurmaya çalışıyor. Gece gündüz dolaşıp entrikalarla bunu engellemeye çalışıyor" diye konuştu.
SON VİDEO HABER
Haber Ara