Prof. Altan: Rektörlük seçimi, muhtarlık seçimi kadar demokratik değil
Bayburt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burhanettin Altan, üniversite rektörlerinin belirlenmesi işlemlerinin, muhtarlık veya belediye seçimlerine göre, seçimden çok atama özelliği gösterdiğini söyledi.
&n
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-08-01 15:15:07
Prof. Altan, "Bir mahalle halkına, bir il veya ilçe halkına tanınan yönetimde irade
belirtme hakkı, toplumun düşünen, bilen kesimini temsil eden öğretim üyelerine tanınmamaktadır. Üniversite yönetimi, YÖK ve cumhurbaşkanlığı vesayeti altındadır.
Üniversitelerin evrensel değerlerinden biri olan özerklik, üniversite rektörü seçimi vesayet altında oldukça gerçekleştirilemez." dedi.
Bayburt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burhanettin Altan, yaptığı açıklamada,
Türkiye, dünyadaki diğer ülkelerle kıyaslanınca, köklü bir akademik kültürü olduğunu söylemenin hiç de gerçek dışı bir iddia olmadığını, bununla birlikte kültürün diğer unsurları ile birlikte akademik kültürün sürekli kayıp verdiğini ifade etti. Prof. Burhanettin Altan, şöyle dedi:
"1982 yılına kadar rektörler akademisyenler tarafından seçilirdi. 1982 Anayasası ile rektör seçimleri kaldırılmış ve 07.07.1992 yılında yürürlüğe giren 3826 sayılı yasa ile üniversite rektörlerini belirleme işlemleri bugünkü şeklini almıştır. 1982 yılına kadar üniversiteler, kendi rektörlerini herhangi bir vesayet söz konusu olmadan seçebilirken, bu yılda yapılan bir yasal değişiklikle bugünkü sistem getirilmiştir. Yasa değişikliğinin altında yatan şartlara yakından bakıldığında, yasa değişikliğinin amacının demokrasilerin olmazsa olmazı olan 'çok sesliliği' engellemek, 'gül bahçesindeki dikenleri ayıklamak' olduğu sonucuna varılmaktadır. Bugün 'askerlerin vesayeti altında yapılmış bir anayasa' olarak nitelendirilen bu anayasa ile yönetilen üniversitelerin durumları, daha demokratik olacağı iddia edilen anayasa yürürlüğe girene kadar, hiç değilse üniversite mensuplarının iradelerine saygı gösterilerek iyileştirilebilirdi. Bugün üniversitelerin yeni anayasa hazırlamalarına ilgi göstermediklerinden yakınılmaktadır. Kim bilir, belki de üniversiteler bu çarpıklığa tepkilerini, doğal bir refleks olarak anayasa çalışmalarından uzak kalarak göstermektedirler.
Sonuç olarak, bugün Bayburt Üniversitesi'ne rektör belirleme işlemlerinde öğretim üyelerine verilen rol demokratik bir sistemle bağdaşmamaktadır. Oylamaya katılmamanın da
demokratik bir hak olduğunu ve Bayburt Üniversitesi'ne rektör belirleme işlemlerine sahip çıkmanın, en azından demokrasinin yerleşmesi ve işlemesi açısından önemli olduğu
hatırlatmak isterim."
SON VİDEO HABER
Haber Ara