Dolar

34,8875

Euro

36,7318

Altın

3.007,86

Bist

10.058,63

Milli sinyalizasyonla 2 milyar lira cepte kalacak

TCDD, TÜBİTAK-BİLGEM ve İstanbul Teknik Üniversitesi işbirliğiyle Ulusal Demiryolu Sinyalizasyon Sistemi geliştirdi.

13 Yıl Önce Güncellendi

2012-08-01 12:32:01

Milli sinyalizasyonla 2 milyar lira cepte kalacak
Demiryollarında en az altyapı çalışmaları ve ray döşenmesi kadar önemli olan sinyalizasyon sistemi de bundan sonra milli olacak. Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) Genel Müdürlüğü, TÜBİTAK-BİLGEM ve İstanbul Teknik Üniversitesi işbirliğiyle Ulusal Demiryolu Sinyalizasyon Sistemi geliştirdi. İlk etapta sinyalizasyon sistemi olmayan 6 bin 100 kilometrelik demiryolu hattına uygulanması planlanan sistem sayesinde, yaklaşık 2 milyar lira devletin kasasında kalacak.

TCDD, 2009 yılındaki 10. Ulaştırma Şurası'nda belirlenen "Yerli demiryolu sanayinin geliştirilmesi" hedefi doğrultusunda harekete geçen TCDD, Türkiye'nin ilk yerli sinyalizasyon sistemini uygulamaya koydu.

TCDD, TUBİTAK-BİLGEM ve İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) işbirliğinde, Türk mühendisler "Ulusal Demiryolu Sinyalizasyonu Projesi"ni geliştirdi. 4,6 milyon liraya mal olan sistem, Adapazarı Mithatpaşa İstasyonunda devreye alındı. Altı aydır sorunsuz bir şekilde çalışan sistemi yaygınlaştırmak isteyen TCDD, 338 kilometre uzunluğunda ve 21 istasyonu kapsayan Afyon-Denizli-Isparta hattında yerli sinyalizasyon sistemini uygulamaya koyacak. Söz konusu hattın yerli sinyalizasyon sistemine kavuşması için 65 milyon lira harcanacak. Eğer bu hat yabancı bir firmaya ihale edilseydi, yaklaşık maliyeti 165 milyon lirayı bulacaktı.

Sinyalizasyon sistemi olmayan 6 bin 100 kilometrelik demiryolu hatlarının yerli sinyalizasyon sistemiyle inşa edilmesi halinde ise yaklaşık 2 milyar lira devletin kasasında kalacak. Bölgesinde önemli bir demiryolu üssü olmayı hedefleyen Türkiye'nin, geliştirdiği bu sistemleri başlangıçta Orta Doğu ülkeleri ve Türk Cumhuriyetler olmak üzere tüm dünya geneline ihraç etmesi hedefleniyor.

Bakan Yıldırım: "Türkiye'nin parlak geleceğine talibiz"

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Ulusal Sinyalizasyon Sistemine ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2003 yılından bu yana çağdaş, modern bir Türkiye inşa etmek için kollarını sıvadıklarını ve karayolu, denizyolu, havayolu, demiryolu ve bilişim yollarını inşa etmeye başladıklarını, 10 yıl içinde de önemli mesafeler kat ettiklerini söyledi.
Hedeflerinin sadece yollar yapmak olmadığını, ilgili bütün sektörlerin canlanmasını hatta güçlenmesini sağlama gayreti içinde olduklarını ifade eden Yıldırım, şöyle konuştu:
"Türkiye'deki geçmişten günümüze kadar elde edilen kazanımları yok saymıyoruz, iyi ve güzel olan hepsine sahip çıkıyoruz, ama bizim asıl hedefimiz; Türkiye'yi parlak bir geleceğe kavuşturmak. İşte biz bu parlak geleceğe talibiz. Bu nedenle de bütün iş alanlarımızda yerli üretime çok önem veriyoruz. 2009 yılında 10. Ulaştırma Şurası'nda belirlenen 'yerli demiryolu sanayinin geliştirilmesi' hedefi doğrultusunda 'Ulusal Demiryolu Sinyalizasyon Projesi'ni geliştirdik, uygulamaya koyduk ve projeyi yaygınlaştıracağız.
TCDD'nin, sinyalizasyon çakışması olmayan 6 bin 100 kilometrelik demiryolu hatlarını yerli sinyalizasyon sistemiyle inşa edilmesi halinde, yaklaşık 2 milyar lira devletin kasasında kalacak. Bunu çok önemsiyoruz. Yerli demiryolu endüstrisinin geliştirmek mecburiyetinde olduğumuzu biliyorduk. Bu kapsamda yaptığımız çalışmalar neticesinde, bugün sadece yerli sinyalizasyon sistemini değil, bununla birlikte kendi hızlı tren raylarımızı, traverslerimizi, bağlantı elemanlarımızı Türkiye'de üretebileceğimiz endüstriyel bir alt yapıya kavuştuk."

"Dışa bağımlılık ortadan kalkacak"

Mevcut durum itibari ile Türkiye'de 12 bin kilometrelik demiryolu hattının sadece yüzde 33'ünün, başka bir ifadeyle yaklaşık 4 bin kilometrelik hat kesiminin sinyalizasyon sistemine sahip olduğunu belirten Yıldırım, bu hatlarda kullanılan sistemlerin tümünün yabancı firmalar tarafından üretilen farklı sinyalizasyon sistemleri olduğunu, tüm hatların sinyalizasyonu için bir bütün halinde ihaleye çıkılamaması, hatlarda farklı sistemlerin kullanılmasına neden olduğunu kaydetti.
Söz konusu durumun, Türkiye'de sinyalizasyon sistemlerine yönelik yan sanayinin önünde bir engel teşkil ettiğini hatırlatan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Bu durum, sistemler arası entegrasyonun gerekli olduğu bölgelerde yüksek maliyetlerin oluşmasına neden oluyor. Ayrıca mevcut sistemlere ilave edilmesi gereken ek bir bileşenin maliyeti, yazılım değişikliği nedeni ile çok yüksek olabiliyor. Sinyalizasyon sistemlerini tesis eden firmaların yurt dışında yerleşik oluşu, sistemlerin ilk yatırım maliyetleri ile yedek parça ve malzeme fiyatlarının yüksek olmasına neden oluyor. Bakım ve ihtiyaçların temininde de zaman kayıpları yaşanıyor. Ulusal Demiryolu Sinyalizasyon Projesi ile demiryolu sinyalizasyonunda dışa bağımlığı ortadan kaldırmayı, buna benzer birçok kritik sorunu düşük maliyetle çözmeyi hedefliyoruz."(AA)
SON VİDEO HABER

İHH'dan Suriye'deki fırınlar için un desteği çağrısı

Haber Ara